---33---

440 47 18
                                    

Yeni bölüm isteyenler mi varmış?

Keyifli okumalar^^

***

"Konuyu bana anlatır mısın?" Diyen Kuzey'e baktım. Oturduğu sıraya oturdum ve anlatmaya başladım. Dikkatle beni izliyordu.

"Bak şimdi bu sayıdan başlayarak geriye doğru sıfıra kadar bütün sayıları çarpıyorsun, sıfır hariç. Buna faktöriyel denir." Dedim defterden örnekler gösterirken. Sonra kapının önünde bekleyen Kaan'ı gördüm.

"Anladın mı?" Dedim Kuzey'e dönüp.

"Teşekkür ederim, anladım." Dedi gülümseyerek.

"Rica ederim." Dedim. Sıradan kalkıp Kaan'a doğru yürümeye başladım.

"Ne işin var burada?" Dedim.

"Konuşabilir miyiz?" Dedi.

"Konuşamayız." Dedim ve tam arkamı dönecektim ki bileğimden tuttu. Hızla çektim ellerimi.

"Lütfen." Dedi. Ona baktım.

"Peki." Dedim. Bahçeye çıktık birlikte. Yağız müzik çalışmalarındaydı. On ikinci sınıf olduğu için son kez bir konser vereceklerdi okulda. Herkes kendi seçtiği şarkıyı söyleyecekti. Banka oturduk onunla.

"Özür dilerim." Dedi sakince.

"Önemli değil." Dedim ona.

"Önemli." Dedi.

"Kaan boşver olanları." Dedim. "Artık bitti her şey."

"Arkadaş kalabilir miyiz?" Dedi. Onu arkadaş olarak seviyordum. Kafamı salladım onaylarcasına. Tam sarılacaktı ki gözlerimle dur işareti verdim. Yağız'ın bizi böyle görmesini istemiyordum. Yavaşça kalktım ve okula doğru yürümeye başladım. Yağız'ın okulun kapısında beni beklediğini gördüm. Hızla yanıma gelip elimi tuttu. Ona bakıp gülümsedim. Bir gözünü kırpıp "ne oluyor" bakışı attı. Ve ben o bakışa düştüm. Omuz silktim "önemli değil" der gibi. Okul çıkışı birlikte şehir kütüphanesine gitme kararı aldık. Yağmur yağıyordu hafiften. Kulaklığın teki benim kulağımda, diğeri onun kulağında. Gökyüzüm Sen çalıyordu. Gülümsüyordu bize bakan insanlar. Kütüphaneye geldiğimizde birlikte aynı kitabı almaya karar verdik. Raflara baktık tek tek. Ucuz aşk romanları, şiir kitapları ve ansiklopediler... Üst raftan aldığım kitabı yerleştirmeye çalışıyordum. Yanımda Yağız vardı. Kitabı rafa yerleştirdim ve bir kitap düştü. Önce kafama çarptı ve sonra da Yağız'ın ayakucuna düştü kitap. Yağız başımı ovarken ben de acıyla kafamı tutuyordum. Sonra öptü kitabın çarptığı yerden.

"Geçti mi?" Dedi.

"Öpünce geçti." Dedim gülümserken. Yağız eğilip kitabı aldı yerden. Çok kalın değildi ama kafamı acıtmıştı. Elime alıp kapağına baktım kitabın. Kitabın ismine bakıp gülümsedim. Daha güzel bir tesadüf olamazdı herhalde.

"İsmine bak Yağız." Dedim kitabı göstererek.

"Oha! Sen nasıl bir mucizesin." Dedi başımı tutup saçlarıma bir öpücük daha kondurarak. Güldüm ve tekrar kitaba baktım.

"Gökyüzüm Sen." Dedim sesli söyleyerek kitabın adını. O da gülümsedi. "Ben değil biz mucizeyiz." Diye ekledim.  Üst rafa uzandım ve aynı kitaptan bir tane daha aldım. Birlikte isimlerimizi yazdırıp aldık kitapları. Yurda geldiğimde saatin yemek için erken olduğunu gördüm. Kulaklığımı takıp bahçede kimsenin olmadığı bir yer aradım. Spor salonunun arkasında yola bakan bir yer vardı. Oturacak yerler de vardı. Oturdum ve spor salonuna dayadım sırtımı. Rüzgar esti ve dağıttı saçlarımı. Sadece saçlarımı değil ruhumdaki kötü enerjiyi de dağıtıyordu sanki. Kulaklıktan gelen hoş melodiye verdim kendimi.

Yağmur yağsın
Rüzgar çıksın
Kuşlar sussun
Ama sen gitme
Yağmur yağsın
Rüzgar çıksın
Kuşlar sussun
Ama sen gitme...

Yağmur da yağsa, rüzgar da çıksa, kuşlar da sussa gitmeyecekti o. Hep kalbimde kalacaktı...

***

Galiba şarkıya aşık oldum. Öneren arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.♥️
(Suzan Hacıgarip - Yağmur)

Ömer'i özledik mi?
Yakında o da katılır bizimkilere...🖤

Sizi çok seviyorum...

Gökyüzüm SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin