6.bölüm

697 77 16
                                    

Merhaba ... iki bölüm arka arkaya olsun bakalım ...

Yorum yapmayı  ve oylarınızı vermeyi unutmayın ... 💕

Sevgilerrr ❤❤

😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻

Kalktım. Koltuğa oturdum. Uyumasın demişti doktor ... sabaha kadar ne yapacaktık bilmiyorum. Üzgün gözlerle bana bakıyordu. Ve ben onu uyutmamak için bir çare üretmeliydim....

"Hadi soru sormaca oynayalım"

"Ne !! Admir bana delirmişsin sen der gibi bakıyordu.

"Delirmedim,merak etme ama sabaha kadar uyumaman gerekiyor yani napalım seni uyutmayacağız "

"Lidya saçmalamazmısın lütfen "

Kaşlarım kalktı. Ayakta olsam ellerimi belime koyup ona gözlerimi kısıp bakardım. "Aynı bizim mahallede ki Lütfiye teyze gibi ... ne zaman topumuz bahçesine kaçsa elleri belinde " uyy sizi kapçuk uşaklar ,yine mu topuniz kaçti, kesceğum o topu " diyerek bize bağırırdı. Ne demekti ki kapçuk uşak acaba ... neyse  ..sonra yine kıyamaz verirdi. Güldüm. Admir bana bakıyordu. Haklıydı ... o kafasını çarpmıştı ama kafayı yiyen ben gibi davranıyordum. Toparlandım.

"Saçmalamam hiç saçmalamam hemde ama.... kaşlarımı kaldırdım.  "bu gece saçmalayacağız artık ne yapalım ?"

Admir gözlerini devirdi. Kalktım. Buz poşetini alnından aldım. Yine dolaba koydum. Daha iyi gözüküyordu.

"Nasıl oynayacağız ?"

"Hımm " düşündüm. Biraz onu tanımak için sorular sorabilirdim. Tabii oda bana sorabilirdi. Başka bir şey gelmedi aklıma ...

"Tamam, sorular soralım birbirimize, ama aklımıza ne gelirse tamam mı ? "

"Kim kazanacak peki ve ödül ne olacak?

İçimden "Oscar'ı vericem ben sana kazanırsan " demek gelsede sadece gözlerimi devirdim.

"Kazanan yada kaybeden olmayacak bu durumda ödülde olmayacak "

samimiyetsiz bir gülüş sundum ona ..

"Hiç tadı çıkmaz ki öyle ama "

İfadesizce ona baktım. Bayağı bayağı, Ali emminin 5 yaşındaki torunu Alican gibi davranıyordu. "Allah Allah Lidya nerden aklına geliyor bu benzetmeler ".... neyse acaba kafasına gerçekten darbeyi nerden almıştı ? ...

"Admir, bak sadece zaman geçirmek için bir fikir sundum sana ama eğer istemiyorsan sen bilirsin ? Hem ayrıca sana insanlık ediyorum. Kıymetini mi bilsen acaba ?" 

Dudaklarını büzdü. Bayağı küskün bir hale büründü. Bir kollarını bağlayıp, küstüm demediği kalmıştı. Onun bu haline kahkahalarla gülmek istiyordum. Çok sevimliydi ... ama gülmedim. Hatta ciddiyetimi hiç bozmadım.

Tekrar koltuğa oturdum. Bir süre sessizce durduk. Kendi kendimi yiyiyordum. "Hayır yani benim burda ne işim var ? Bir de gelmiş adamı eğlemeye çalışıyorum. Ah Lidya mecbursun demi .. bu kadar merhametli olmak zorundasın .."

"Tamam " dedi cılız bir ses ..

Kafamı eğdiğim yerden kaldırdım. Ona baktım.

Bana bakıyordu. Ama bakışlarına anlam veremiyordum. Gölgeler geçiyordu gözlerinden .. kafa salladım.

TADINDA AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin