Yeddi

26.8K 2.1K 6K
                                    

Okulun kantininde otururken en sevdiğim öğle arası aktivitelerinden biri olarak etrafımdakilere laf atıyordum. Derken Tuana masaya koyduğum çoraplı ayaklarımı indirip pat diye yanımdaki sandalyeye çöktü.

Gülen yüzümü bozmadan ona bakmaya devam edince hemen lafa girdi. "Ya benim memelerim küçük mü sence?"

"Amanda mı bulaştı yine?"

"Koridorda geçerken gördüm, memelerime bakıp seninki tek o ile yazılıyor galiba dedi."

Bunun üzerine zıkkımlanmaya ara verdim. "Ne?"

"Boobs." diye açıklama yaptı anlamadığımı görünce.

Gülüşümü saklamaya çalışırken başımı masaya eğdim. "İnce girmiş."

Bir yandan da Nesquikli sütle birlikte sigara içmeye devam ediyordum. O an serseri serbest stilimle içimdeki ekmek kafalı Elmır izlemeyi seven iki birbirinden bağımsız ruh yine birbirine girmişti.

Çocukluk kabusumun şarkısı kafamda çalmaya başladı.

Ben bir ineğiiiiim ben bir ineğiiiim sütümü iç amına kodum.

"Ulan yeter, Amerikan futbol topu kafalı mutant orospu çocuğu ya." diye sesli düşündüm dayanamayarak.

"Yine kendi kendine ne diyorsun abi sen?" diye sordu Tuana. "Söylesene memelerim küçük mü değil mi."

"Dürüst olmak gerekirse, benim nacizane görüşüm, tabii ki benim bakış açımdan farklı düşünen kimseyi rencide etmeden, ama aynı zamanda bu konuya farklı bir bakış açısı ile değinmeye çalışarak ve benim gibi her birinizin geçerli fikrini göz önüne alarak ortada üstüne konuşulabilecek bir meme göremiyorum abim."

"Ayrıca içme şu zıkkımı artık. Söz vermiştin, ne zaman bırakacaksın?"

"Zıkkım deyip geçme dünyalar güzeli. Artık sigara dumanıyla havada göt şekli bile oluşturabiliyorum ben. Uzun çabalarım sonucu bunu başardım."

"Muazzam yetenek. Çok uğraştın mı bunun için?"

"Yıllarımı verdim. Göstereyim mi?"

"Göster."

Dikkatle odaklandıktan sonra bütün vücudumu Tuana'ya döndürdüm ve gözlerimi kıstım. Sigara dumanını yavaşça dudaklarımın arasından yüzüne üfledim. "Bak oluştu." dedim bir anlık duraksamadan sonra sırıtırken.

Sadece üç saniye boyunca göndermeyi çözmeye çalıştı. Ardından kick boksa gitmesinin verdiği yetkiye dayanarak "Oğlum seni ağlatırım." diye yükseldi.

Ki bu haklı bir tehditti çünkü 9 yaşımdan beri birlikte büyümemizin getirdiği abilik vasfımla onu bir kez bile ağız tadıyla dövememiştim.

Sesimi alçaltma gereği duymadan ciddileştiğimi gösteren bir ifade takındım ve sandalyemde biraz dikleştim. Ne diyeceğimi duymak için bana doğru eğildi. Tuana'yla İngiliz okulunda Türkçe konuşarak dedikodu yapmak da inanılmaz sevdiğimiz şeylerden biriydi çünkü onun dışında benimle arkadaş olma şerefine erişebilecek kimse yoktu.

Etrafım aptallarla çevriliydi.

"Kurtlar sofrasına düştük Tuti." dedim kısık gözlerle etrafıma şüpheli bir bakış atarak. "Sağımız, solumuz, her yerimiz hilal taktiğiyle kuşatıldı... Birbirimizden başka kimseye güvenemeyiz artık... Ama sorun yok, harika bir muska yöntemi geliştirdim. Bu seneye özel en milliyetsever bozkurtlu donumu giydim. Bu onların gözünü korkutmaya yetecektir. Aaauuuu." Anlamaya çalışır bir vaziyette baktığını görünce "Lan sen hala dinliyor musun beni?" diye ekledim dalga geçerek.

yan rol • bxb Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin