"Sen hiperseksüelsin Anılcan."
"O ne demek?"
"Götsüz duramıyorsun yani."
"Yo durabiliyorum işte."
"Bunu içimdeyken demen biraz ironik oldu."
James'in nefesi gittiğimiz gay barın başıboş kulisindeki aynayı buğulandırırken sırt üstü masaya dayadığım bedeninin yansımasını görebiliyordum. Zevkten gerilmiş yüzü aynadan bana dönüktü ve kulisin neon ışıkları kemikli yüzüne vuruyordu. Sertliğimi tekrar tekrar ona bastırmamla ağzından nefes nefese bir inleme dökülmüş, vücudunun elimin altında kasıldığını hissettiğim an hareketlerime hız katarak devam etmiştim.
"Hoşuna gitmediğini söyleyemezsin." diye fısıldarken elimle çıplak belini okşadım ve ürpermesini sağlayacak bir şekilde burnumu boynuna sürttüm. Vücudu her seferinde dokunuşlarımdan uyarıldığını gösteren tepkiler veriyordu ve buna bayılıyordum. Şu an kapı açılıp içeri herhangi bir bar çalışanı girse basılmamız işten bile olmazdı ama babalarımı örnek aldığımdan bu konuda hiçbir çekincem yoktu.
Ecdad knows how to party.
"Hastalıklı orospu çocuğu, acilen tedavi olman lazım farkında mısın?" derken bunun hoşuna gittiğini gösteren bir mırıltı çıkarmıştı.
"Tamam."
"Tamam mı?" dedi bu kadar kolay kabul etmeme şaşırarak.
"Tamam. Fitil yazacaklarsa olur. Bana bir çift göt verin bakın nasıl iyileşiyorum."
Parmaklarımı masaya sabitlediği parmaklarına geçirmiş bir halde ondan güç alarak vuruşlarımı yapmaya devam ettim. Bir an bile gevşemesine izin vermeden çocuğu dinlene dinlene beceriyordum. Artık o kadar sık girip çıkar olmuştum ki her seferinde tatlı noktasını bulmak benim için hiç zor olmuyordu.
"Onun indiği bir zamanı hatırlıyor musun?" diye sordu.
"Pipisu mu?" diye sordum, bu ismi benimkine çok küçükken takmıştım çünkü yalnız kaldığım zamanlar onun arkadaşım olduğunu sanıyordum... "Yo, kendimi bildim bileli burnu hep havadadır. Niye ki, inmesi mi gerekiyor?"
"Sağlıklı insanlarınki genelde 7/24 gözünü Allah katına dikmez." dedi ve beni dehşete düşürdü. "Sadece sabahları ve tahrik olunca görev başına geçerler. Senin er belli ki nöbet tutmuyor."
Bir an şok olarak James'in içinde gidip gelmeyi kestim. 17 sene boyunca ufaklığın götünün kalkık olmasına o kadar alışmıştım ki diğerlerinin de benim gibi olmadığı aklımın ucundan bile geçmemişti. Ve şimdi bütün bir hayatımın yalan olduğunu görebiliyordum... Tam anlamıyla yıkılmıştım...
Hayatım gözümün önünden geçti, küçükken mahalledeki çocukların bana nasıl Uçan Batmanlı diye hitap ettikleri, 'Terminatör 4: Anılcan'ın Yükselişi' esprisi yaptıkları, Redbull kanatlandırır reklamlarını izlerken dalga geçer gibi beni dürtüp gülmeleri ve bunun gibi bir takım sevimsizlikler.
"Ama benim şu ana kadar gördüğüm bütün pipiler kalkmıştı!" dedim.
"Sadece erekte halde gördün çünkü. Seviştiğin adamlarla normal hayatta da görüşmeye devam etme tenezzülünde bulunsan anlardın, pompacı piç."
"Yüzsüz olmasam bu lafına alınabilirdim." diye mırıldandım ama benim bir tür travma geçirdiğimi gören James beni hafifçe kendinden geriye itmiş ve bedenlerimizi ayırmıştı.
Bazen biri yol sorduğunda bile yönü böyle tarif ediyordum, alışmıştım her daim dik olmasına. Ve şimdi sadık dostumun aslında bir ucube olduğunu öğreniyordum. Coşkusunu asla kaybetmeyen bir pipiyle işemek de zordu hani. 45 derecelik Michael Jackson pozisyonunda klozetin başında durup içine doğru atışı yapmanız gerekiyordu, ereksiyon hakimiyetimi kaybediyordum bazen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yan rol • bxb
HumorKitap zaman dilimi olarak Adaş'ın 8 yıl sonrasında geçmekle beraber sureti umumiyede iptidaî fiatile behemehal ve mülâhazalarladır ki rasyonelleştirme gayeli ve münferiden ticarî hedefli bilûmum ahlaki değerleri tasrih etmemektedir kısaca içeride si...