Hepinizin aklında bir soru var değil mi? Jimin bana sarıldı mı? Buna EVET demek çok isterdim fakat Jimin bir süre yüzüme baktıktan sonra hiçbirşey yapmadan okula gitmişti. İkilemde kalmış gibiydi, bir yanı benimle barışmak istiyordu, diğer yanıysa uzaklaşmak. Onu bu ikilemden kurtarmanın tek yolu ona yakın olmak, ona yakın olup kendimi affettirmek.
Sınıfta çantamı Jimin'in sırasının arkasına koydum ve oturup Jimin'i izlemeye başladım. Ne kadardır onu izlediğim hakkında hiçbir fikrim yoktu, eğer biri dikkatimi dağıtmasaydı onu öylece okul çıkışına kadar izleyebilirdim tabi sırada oturduğu sürece :D
Dikkatimi dağıtan şey sınıfa Wonho'nun girmesiydi. Bu sefer tek gelmişti. Korkarak yüzünü inceledim, yüzünde üzgün bir ifade vardı. Birkaç adımda yanıma geldi. Bir karar vermiştim, ona boyun eğmeyecektim, ona karşı koymalıydım.
-Taehyung.
İsmimi söylemesiyle şaşkınca ona baktım, o bana uzaylı falan derdi neden şimdi ismimle seslenmişti ki? Az önce kendime verdiğim gaz birden yok olup gitmişti, içimi yine bir korku kapladı.
-E-evet?
Derin nefes aldı ve bakışlarını yere indirdi.
-Konuşmamız gerek.
-Şuan konuşmuyormuyuz zaten?
Gülümsedim fakat hala bakışlarının yerde olduğunu görünce önce gülümsemem silindi ardından yutkundum.
-K-konuşalım.
Ayağa kalktığımda etrafına bakındı.
-Burada konuşalım, kimse yok zaten.
Gözlerim önce sırada oturup test çözen Jimin'e gitti ardından wonhoya döndüm.
-Peki, sen bilirsin.
Elimi tuttu ve beni duvar kenarında olan bir sandalyeye oturttu, kendisi de önüme oturdu.
-Ben özür dilerim.
Gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım, ne demişti o? Benden özür mü dinlemişti?
-N-neden özür diliyorsun?
-Sana çok kaba davrandım, canını yaktım ve daha birçok şey yaptım. Bunu bir daha yapmayacağım.
Emin olmak için gözlerimi yüzünde gezdirdim, o ciddiydi.
-Ben gidiyorum Taehyung.
Gözlerimi yüzünden çektim ve tahtaya çevirdim.
-Nereye?
-Babam beni yurt dışında eğitime göndericek, birazdan yola çıkacağım, her şeyi hazırladım.
-Ah, demek öyle. Ne diyeyim, iyi yolculuklar.
Bir anda ellerimi tuttu ve irkildim.
-Beni affetmeni istiyorum Taehyung, lütfen beni affet.
Kafasını yere eğdiğinde ağladığını anladım.
-Ağlıyormusun? Yani neden ağlıyorsun? Ağlama.
-Lütfen beni affet Taehyung, çok özür dilerim.
Ellerimi ellerinin arasından çektim ve çenesine koyup başını kaldırdım.
-Üzülme, seni affediyorum, sil göz yaşlarını yoksa seni affetmem.
Hızlıca gözlerini sildi.
-Şimdi gülümse bakayım.
Gülümsediğinde bende gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Brother ➳ Vmin
FanfictionKardeş olmak... Hayatına aniden yeni birinin dahil olması, ne garip birşeydir değil mi? Hayatına asla sevmem dediğin birinin dahil olması ve bütün hayatını değiştirmesi garip, bir yandan da güzeldir. Tabi bu duyguyu tek hissedenin sen olmadığın süre...