4.1~Orman~

983 92 149
                                    

-Salaklar! Ben size demedim mi denizden korkuyorum, beni denize sokmaya çalışmayın diye!

Hepimiz başımızı yaramaz çocuklar gibi yere eğdik.

-Ama hyung, kenarda küçük bebekler gibi kumdan kale falan yapıyordun.

-Ne olmuş? Ben kumdan Kale yapmayı seviyorum bir kere!

-Hyung özür dileriz.

-Hayır ya! Hyung ben bunu hak etmedim. Bu işi hep beraber yapmamıza rağmen niye dayağını sadece ben yiyorum?

Kook'un dediğiyle Jimin'le bıyık altından güldük. Doğruyu söylemişti. Hepimiz Hoseok hyung'u bir yerinden tutup denize götürüp atmıştık fakat dayağını sadece Kook yemişti.

-Çünkü kaçamayan tek sen vardın da ondan.

Kook dudağını büzüp parmağıyla beni işaret etti.

-Kaçamadım çünkü Tae bana şu kız seni kesiyor dedi. Bende kıza dönüp baktığımda sevgilisiyle öpüştüğünü gördüm, bu sırada da sen beni yakaladın.

Ellerimi suçlular gibi havaya kaldırdım.

-Dayak yemek istemediğimden böyle bir işe baş vurdum hakim bey.

Yoongi hyung hakimlerin elindeki şeyi masaya vurur gibi ses çıkardı.

-Sessizlik, karar verilmiştir ve suçlu Kook cezayı çekmeyi hak etmiştir.

Kook göz devirirken biz kıs kıs gülüyorduk. Hoseok hyungun ölüyorum diye bağırması üzerine erkenden kamp yerine geri dönmüştük. Hayır anlamadığım bu çocuk kampa gelince ölmeyecek mi de bizi kampa göndermişlerdi?

-Üzerinizi değişin de birşeyler yapalım.

Herkes onaylayıp kendi çadırına gitti. Üzerimi değiştirirken Jimin kaşının birini kaldırıp bana baktı.

-Ne?

-Tek tek giyinmiyormuyduk?

Sırıtıp kot pantolonumu giydim.

-Canım vücudumu görmeni istiyor belki.

Jimin de sırıtıp bana yaklaştı.

-Hmm öyle mi?

Gözlerini üst vücudumda gezdirdi.

-Tamam bu kadar yeter. Vücudumun değerli olduğunu söylemiştim ve ona uzun süre bakmak yok. Nadir şeyler nadir kalmalı.

-Ama nadir şey nadirlikten çıktı. Herkes senin o nadir vücudunu kesti.

Yan sırıtış yapıp kollarımı omzuna doladım ve yüzümüzü aynı hizaya getirdim.

-Kıskandın mı sen?

Jimin gözleriyle suratımı inceledi.

-Hmm.

Dudağımı ısırıp gözlerimi dudaklarına diktim.

-Çok mu?

Gözlerine kısa bir an baktığımda onun da gözlerinin dudaklarımda olduğunu gördüm.

-Çok.

-Demek çok kıskandın.

Gözlerini gözlerime çevirdi ve bıkkınca mırıldandı.

-Amma uzattı-

Lafını kesen daha fazla dayanamayıp dudaklarımızı birleştirmem olmuştu. Jimin gülümsediğinde alt dudağını dudaklarım arasına alıp emmeye başladım. Jimin'de karşılık verirken çadırın dışından gelen Kook'un sesi bizi ayırdı.

Brother ➳ VminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin