¤10.BÖLÜM¤

1.7K 127 19
                                    

İyi okumalar ♡

♡yukarıdaki şarkı ile okuyabilirsiniz♡ biterse tekrar açın ♡

(1yılsonra)
♥'in ağzından:
Gene geldi o adam elinde tepsi ile. Korkarak yatakta geriye doğru gitmeye başladım. "Kızım?" Dedi ve gülümsedi.
"Bak sana ne getirdim? Açsındır şimdi sen, hadi yemeğini ye" diye devam ettirdi.

Tepsiyi masaya bıraktı ve gülümseyip odadan çıktı. Korkarak bakışlarımı o adamın getirdiği yemeğe çevirdim. Ya içine ilaç kattıysa, ya gene beni bayıltıp kırbaçlarsa, HAYIR! yemeyeceğim! Içinde ilaç olsa bile hatta ve hatta açlıktan ölsem bile yemeyeceğim o yemeği. Sağ elimle benden iki adımlık uzak olan tekerlekli sandalyemin bir tarafından tutup kendime çektim. Bir ayağımı kaybetmiştim ve tekerlekli sandalye kullanıyordum. Zaten anlamışsınızdır benim kim olduğumu ama hiç kimse hatta ve hatta oppalarım bile benim kim olduğumu öğrenene kadar adım siyah kalp kalacak.

Size geçmişi anlatmayı unuttum.

1 yıl önce ♥ (siyah kalp) öldükten sonra

Gözlerimi bembeyaz bir odada açmıştım ve bir adam vardı hemen yanımda. "Oppalarım-"
"Oppaların yok! Bundan sonra baban var! Ben senin babanım!" Dedi. Babam mıydı bilmiyordum ama babam olmadığı belliydi. O günden sonra bana işkence eder oldu. Mesela dövdükten sonra gelir sarılır ama sonra giderdi. Ondan sonraki gün kızgın demirlerle belime imzalarını atardı. (yani cizikler atardı)

Kesilen ayağımın üzerine kızgın demirlerle cizikler attı. Ve şuan cidden ağrıyor. Kollarımda, ensemde, bacağımda bir sürü çizik var. Her biri cidden fena ağrıyor.

Bugün kaçış günüm! Buradan kaçacağım!

{kaçışını siz hayal edin dkdkdidiekidrk)

Ellerimle tekerlekli sandalyemin tekerlegini döndürüyordum. Buğlem ablanın evinin önüne gelince sol elimle kapıya vurdum. Içerden bir ses "ben bakarım" diye bağırdı ve mutlu bir şekilde bir kadın açtı kapıyı.

"Ah sende kimsin? Dur buğlemi cağırayım. BUĞLEM, DİLENCİ GELMİŞ! SENDEN PARA ISTEYECEK GALİBA!" Diye bağırdı içeri doğru. Buğlem "IÇERİ GİR ÇABUK VE KAPIYI KAPA!" ve kalbim paramparça...

Başımı eğip "yalnış geldim kusura bakmayın!" Tam sol elimle tekerleğimi sürecekken buğlem abla elini uzattı.

"Al bunu bakalım tatlım..sende Içeri gir!" Dedi ve yanındaki kıza sinirli bir bakış attı. O abla gözlerini devirip içeri girerken ben gözyaşlarımı salmıştım bile.

"Neden ağlıyor-"
"Tanımadın dimi?"
"Seninle tanışıyor muyuz ki?"
"Biraz hafızanı zorla, mesela tekerlekli sandalyeli olmadığım günleri, bir düşün.."
"Yani benim hiç hayatımda tekerlekli sandalyeli biri olmadı ve aynı zamanda kaza geçir- şey vardı bir tane eda diye bir kardeşim vardı gerçekte kardeşim değildi ama kardesimdi işte. Hem sen neden öyle dedin?"
Başımı kaldırdım ve o mavi gözlere bakmaya başladım.
"Bak ben geldim, eda geldi... hani hastane köşelerinde bağırıyordun gitme gel diye! Bak geldim işte!" Dedim minik bir öfke ile. Gözyaşlarımı silip "kusura bakmayın yalnış geldim, hem paranızı istemiyorum kalsın. Bana sadece bts'in nerede olduğunu söyleyin!" Dedim sinirle.
"Ed-"
"Bana eda deme! Eda deme bana! Tamam mı eda falan değilim ben, öldüm anladın mı ÖLDÜM!" Diye bağırdım ve gözyaşlarım tekrar akmaya başladı. Sol elimin tersi ile gözyaşlarımı sildim.
"Hadi adresi verin bana.." dedim soğuk sesle.
"Ş-şey bts başka bir eve taşındı yani kızarkadaşları ile. B-bende ayrıldım o şirketten kardeşime bakıyorum..." Sol cebinden bir tane kağıt çıkardı ve sağ elime bıraktı.
"Burada kalıyorlar, şey ben içeri geçeyim" dedi ve içeri girdi.

Üvey abilerim  (BTS)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin