●14.Bölüm● PART 1

919 25 0
                                    

Merhaba TY kuşları! Bölüm geç geldi, farkındayım ama dosya hazırladığım için böyle olmak zorunda oldu. :(

Umarım beğenirsiniz! Oylamayı unutmayın!

İYİ OKUMALAR!

Yoğun bakımın kapısı açılınca ayağa kalktım. Doktor görüş alanıma girdi. Hızlı adımlarla yanına vardım.

"O nasıl oldu? İyi mi?"

"Ciddi bir hasar görünmüyor. Zamanında yetiştirmeniz tehlikeyi kapattı. Hastayı odaya alacağız. Geçmiş olsun."

"Teşekkürler."

Doktorun gidişini izlerken koridorun sonunda Seyit'i gördüm. Bu hastane koridorların atmosferi hiç güzel değildi. Daha bir kaç hafta önce de gelmiştim. Galiba hastane koridorlarını hiç sevmeyeceğim. Sol taraftaki sandalyelere yönelince takip ettim. Bıkkınlıkla verdiği nefesle sandalyeye oturdu. Çok gergin duruyor. Dizlerini bacaklarının üzerine yaslamıştı. Elleriyle yüzünü sıvazladı. Bence konuşmanın tam zamanı diye düşünerek yanına oturdum.

"Neden birden ortadan kayboldun?"

Başını hiç çevirmeden soğuk kanlılıkla cevap verdi. "İşim vardı Ilca."

"Sadece seni merak ettim." Haklısın belki de sormamalıyım. Olayların onu etkilediğini düşünüyorum. Yoksa böyle konuşmazdı.

"O nasıl?" Yorgun sesiyle sırtını dikleştirdi.

"Daha iyi onu odaya alacağını söylediler."

"Seni evine bırakayım bugün çok yorulmuşsundur." Diyerek ayağa kalktı. Arkasından bende kalktım. "Sizinle kalay-" Yoğun bakımın kapısı açılınca sustum. Pür dikkatle sedye ile çıkan İbrahim'e odaklandım. Etrafında bir kaç tane hemşire vardı. İbrahim önümüzden geçene kadar gözlerimizi ayırmadık. Omzundan beline kadar uzanan sargı bezi vardı. Yüzü çok soluktu. Umarım çabucak iyileşirsin.

Gözden kaybolduklarında "Gidelim." dedi.

"Yanınızda kalabilirim. Onu görmek istiyorum."

"Yeteri kadar elinden geleni yaptın. Evinde dinlenmeni öneririm."

Pekala ısrar etmeyeceğim anlaşılan kalmamı istemiyordu. Peki neden soğuk konuşuyor? Konuyu değiştirdim. "Onu vuran adamları tanıyor musun?" dediğim gibi saliseler içinde kaşlarını çatarak başını çevirdi.

"Hayır! Bu nereden çıktı?"

"Orada ki heriflerin tesadüf olarak o sokağa girmelerini, bizi mermilerle taramalarını pek mantıklı bulmuyorum."

"Bunu bana mı bağlıyorsun?"

"Ben bunu kast etmedim. Bilmiyorum kim durduk yere birisini öldürmek istesin ki, belki seni, beni, onu veya bizi sevmeyen biridir."

"Bak Ilca," Koridorun sonuna geldiğimizde yürümeyi kesti. Karşıma dikilip ellerini pantolon ceplerine yerleştirdi.

"Burası büyük bir şehir olduğu gibi insanları da kalabalık. İyi olduğu kadar kötüsü de var. Onlar maganda da olabilir. Kim olduklarını bilmiyorum. Ama sana şunu söyleyebilirim ki çok daha kötü insanlar olduklarını biliyorum."

Maganda dediğinde aklıma Derin geldi. O gün için maganda kurşununa gittiğini söylemişti. Yoksa o da mı İbrahim gibi vurulmuştu? Düşününce yapbozlar birbirine uymuyordu. Bu gece bütün düşüncelerime alıkoymuştu. Seyit'e fark ettirmeden başımı aşağı yukarı salladım.

"Şikayetçi olacaksınız değil mi? Böyle unutulmayacak. "

"Soruşturma başlatacağım evet. "

Tanıdığım Yabancı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin