●14.Bölüm● PART 2

1.5K 45 17
                                    

Seellaam daha fazla bekletmeden bölümün yarısını tamamladım. İnşallah beğenirsiniz :) :)

İYİ OKUMALAR!

-Ilca'nın Ağzından-

Sürekli yaşadığım olayları anlatarak kendimden bahseder olmuştum. Sanki Sedef'i göz ardı etmiştim. Bilinçsizce yaptığım hareket bencil hissetmemi sağlıyordu. Mesai bitmesine on dakika kalmıştı. Hazır kimse yokken Sedef ile baş başa iken hemen iki çay fincanı hazırladım. İkili koltuğa oturup Sedef'i çağırdım.

"Sedef!"

"Efendim Ilca."

"Gelsene çay getirdim, beraber içelim."

"Peki." söylenerek elinde ki fırçayı yerine bıraktı. Yanıma oturduğunda gözlerinin içine baktım.

"Ee anlat bakalım." dedim çay fincanını elime alarak.

"Ne anlatayım canım?"

"Bilmem ne anlatmak istersin?"

"Ilca bilmece gibi konuşma lütfen."

"Of Sedef! Sanki anladığımı görmüyorsun. Şu beş karış olan yüzünün nedenini anlat. Ne oldu?"

"Ailevi konular ya çok takılma."

"Ne demek çok takılma. Sen benim kardeşimsin bana anlat ve kendini iyi hisset. Dinliyorum."

İki eliyle saçlarını geriye attı. "Ya biliyorsun işte, evdekilerle tartıştım. Bazen çok geri kafalı olduklarını düşünüyorum. Boş şeyler için üstüme geliyorlar. İnsanların gazına dolduruşlarına geliyorlar sonra çeken ben oluyorum."

Sedef Kerem ile beraber iki kardeşti. Çok katı bir ailesi vardı. Daha açık olursam karakterleri çok baskındı. Mesela bize doğru gelen onlara yanlış,bize yanlış gelen onlara doğru. Fikir ve düşünce herkesten bağımsızdır zaten. Ki öyle olmalı.

"Sıkma canını. Umursama insanları değiştiremezsin."

"İnsanlar değişmez fakat kafalarında ki o düşünceyi değiştirebilirim. Düşünce değişken bir yapı. Algı yaratmaya çalışıyorum yok yani olmuyor."

"Dediğim gibi canını sıkmaya değmez hayatım. Sen önüne yoluna bak tamam mı? Böyle küçük taşlara takılırsan sürekli düşersin."

"Hiç aileden yana şansımız gülmez değil mi?"

Buruk tebessümle yüzüne baktım. "Gülmez herhalde."

"Belki de şansımız hiç olmadı."

"Öyle deme Sedef, benim hala bir umudum var. Her şey güzel olacak."

"Artık umut bile beslemiyorum."

"Neden böyle konuşuyorsun kızım sen ya? Umut, her sabah gözümüzü açmaya sebep olan bir nefestir. Yani nefes gibidir, insanı ayakta tutan ümittir."

"Sen bu aralar duygusal falan mısın?" Dedi gülerek. Başımı hızla sağa sola salladım. "Hayır. Öyle hissediyorum."

"Şey yüzünden mi? Her neyse boş ver."

Kimden bahsedeceğini anlamıştım. Hissetmeme sebep olan Seyit miydi? Uçurumdan sonra duygulara fazla anlam yüklemiştim. Çünkü hepsi yaşayacak kadar gerçekti. Gerçek olduğu kadar acı ve tatlı. İntihara sürükleyecek kadar acıydı benimkisi. Acıyla baş etmemi, gerçeklerle yüzleşmemi sağlayan Seyit'ti. Bunu asla inkar edemezdim. Acaba o nasıl gerçeklerle yüzleşiyor? Gözüm duvar saatine çarpıtğında mesainin bittiğini fark ettim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 16, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tanıdığım Yabancı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin