"Toprak, sevdiklerimizi aldığı için mi böyle güzel kokar?"
Turgut Uyar
••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
Merdivenlerden aşağıya sessizce indim . Salondan sesler geliyordu . Bu evde ilk kez karşılaştığım iki genç kadın, ellerindeki tabakları salona taşıyorlardı. (Hiç görmemiş olmam da normaldi .Sonuçta bu evde 24 saatim bile geçmemişti).
Salondan içeri adım attığımda ,sağ taraftaki şömineden odun çıtırtılarının sesi geliyordu. Şöminenin önünde kurulmuş büyük bir masa vardı . Masanın üzerinde de çeşit çeşit yiyecekler düzenli bir şekilde yerleştirilmişti. Aç olmayan birinin bile iştahını açacak türdendi .
Bakışlarım koltukların olduğu yere kayınca, teyzemi gördüm. Teyzem koltukta oturmuş elindeki derginin sayfalarını çeviriyordu. Teyzemin arkası bana dönüktü. Bu yüzden beni fark etmemişti.
Birden teyzemin çarprazına oturmuş adama takıldı bakışlarım.Elindeki telefona kaşları çatık bir biçimde bakıyordu . Yaklaşık teyzem yaşlarındaydı; kahverengi gür saçlarını geriye yatırmıştı. Kahverengi kazak ve siyah kot pantalon giymişti. Havalı bir şekilde koltukta oturmuştu. Dikkat çeken biriydi ve bu kimdi?
Teyzem birine seslenecek gibi arkasına döndü. Döndüğünde teyzemle göz göze geldim. " Aa Ela geldin mi, biz de seni bekliyorduk"dedi ve ayağa kalktı . Otururken toparlanmış siyah elbisesini düzeltti.
Ben de teyzeme doğru yürüdüm. Teyzemin yanındaki adamın bakışlarını üzerimde hissediyordum. Teyzem bir bana bir de oturan adama baktı. Bakışlarımı koltukta oturan adama çevirdiğimde bana bakıyordu.
Bir süre daha bana baktı. Daha sonra ise uyuşuk bir şekilde ayağa kalktı ve elini uzatarak "Evine hoş geldin Ela Ben Baran. Teyzenin eşiyim" dedi. Uzattığı elini sıktım ve "Memnun oldum" dedim . Vay be teyzemin eşine bak!
Aradaki soğuk hava bir anda dağılmıştı sanki. Teyzem "Hadi yemek yiyelim, acıkmış olmalısın" diyerek beni masaya doğru çevirdi.
Masaya gelince karnımın guruldadığını hissettim. İçimden de 'inşallah teyzemle bu adam karnımın gurultusunu duymamıştır' diye dua ediyordum.
Baran adındaki adam masanın yanına gelince biraz bekledi ve sonra en başa oturdu. Teyzemle ben de karşılıklı oturduk. Genç iki hizmetçi tekrardan gelerek yemekleri servis etmeye başladılar.
Yemek boyunca kimse konuşmadı. Belki bu evin kurallarındandır diye ben de konuşmadım. Zaten bu adam burdayken bir şey konuşamazdım.
Annem, babam ve ben ,ailecek yemek yediğimizde hep konuşurduk, o günün raporunu sunardık birbirimize. Gülerdik, eğlenirdik, yeri gelirdi üzülürdük... Sanki kibritçi kızın hayalleriydi bunlar, kibritçi kızın kibriti sönünce hayalleri yok oldu; benim ise hayatım...
Yemeğini bitiren Baran sandalyesini yavaşça geriye doğru iterek kalktı. Sandalyenin sesiyle dikkatimi Baran'a vermiştim. Teyzemin yanağından öperek "Görüşürüz canım" dedi. Teyzeme bakınca teyzemin yanakları kızardığını fark ettim. Daha fazla kızarmasın diye bakışlarımı Baran'a çevirdim. Iyyk aşk kuşları.
Baran bu sefer bana dönüp "Hoşçakal Ela" dedi. Neden bilmiyorum ama bu adama çok ısınmıştım, çok sevecen bir hali vardı. Başlarda biraz soğuktu ama yemek yiyince kendine gelmişti sanki.( Açken sen ,sen değilsin!)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAUDADE (Yeni Kitap)
Teen Fiction♣Acı neyle başlar? Hayatınızda acıyı ne zaman tatdınız? Kalbiniz kırıldığında mı? Bebekken ilk kez yürümeye çalışırken yere düştüğüzde mi? Biri sizi yüzüstü bırakıp gittiğinde mi? Bunlar herkesin farklı cevap verebileceği sorular. Ela'nın da farklı...