-4-

89 33 36
                                    

Konu bu bölüm ile biraz daha kendisini açacak, bir sonra ki bölüm artık konuya çok daha fazla hakim olacaksınız. Buraya kadar sabırla okuduğunuz için teşekkür ederim. Keyifli okumalar :')

Playlist; Isak Danielson 'Broken'

Playlist; Isak Danielson 'Broken'

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

4.Bölüm; 'Yaşayan Ölüler'

"Sardal da yaşadığına inanamıyorum Sara!"

Dün Eren ile mahalleye çıkan üst geçidin orada buluşacağımızı kararlaştırmıştık. Tam vaktinde üst geçidin tepesinde olan Eren'in yanına doğru yürürken şaşkınlığına tepkisiz kalmıştım.

"Merhaba"

"Merhabasına merhaba da Sara, hiç bu mahallede yaşanır mı be kızım!"

Eren ile grupça yaptığımız toplantıdan sonra ödev için birlikte çok fazla vakit geçirmiş, bu süreçte bedenim bedenini tanımış, ona onay vermişti. Artık onun yanındayken ellerim gereğinden fazla titremiyor, gereksiz bir heyecana kapılmıyordum hem artık sesim de çatallaşmıyordu.

"Soruları getirdin mi?"

Konuyu değiştirmek için sorduğum soru ile Eren afallamıştı.

"Ne sorusu?"

Evet, konu değişmişti.

"Anket soruları!"

Eren ile vakit geçirdiğim şu iki haftalık süreçte umursamaz bir kişiliği olduğunu çözümlemiş, hiçbir zaman işimi ona bırakmamam gerektiğini anlamıştım.

"Getirmedin değil mi?"

"Kızım ben onları unutmuşum ya."

Elimdeki karton poşetin içerisinden çıkardığım iki poşet dosyadan birisini ona uzatırken kaşlarım çatıktı.

"Unutacağını biliyordum."

Oldum olası umursamaz, işini bir başkasına bırakıp onu zor duruma sokan insanlardan nefret etmişimdir ancak Eren de tüm bunlar sempatik hoş birer özellik gibi duruyordu.

"Sen gerçekten bir meleksin!"

Yalakalığa başlaması ile yürümeye başlamam bir olmuştu. Artık az çok Eren'in kişiliğini çözmüştüm; yol boyunca beni övüp yere göğe sığdıramayacaktı. Sırf bunun olmaması için yürümeye başlamış, adımlarımı hızlandırmıştım.

Övülmekten nefret ediyordum, bunu bilmiyordu.

"Ah!"

Eren'in sitemkar yakarışına gülümsesem de bu gülümsememi asla ona göstermemiş, hiç bozulmayan ciddi ses tonumla "Çok fazla işimiz var. Bugün en az 10 girişimciyle mülakat yapmalıyız." Demiş, aynı hızla yürümeye devam etmiştim.

MaraziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin