Mine'nin yardımıyla kalktığım yatağı düzeltip alnımı ovaladım."Cumali aşağıda mı?"
"Evet."Yüzüme çekinerek baktığında kaşlarımı çattım."Ne oldu?"
"Elindeki kağıtları okudum."
"Ne kağıdı?"Hırkamın fermuarını çekip ellerimi cebime sokarken konuştu."Boşanma dilekçesi.İmza atman için getirmiş."Kaşlarım havaya kalkmıştı.Demek gözü bu kadar karaydı.Demek gerçekten benden vazgeçmişti."Ağlama lütfen.Hazırlıklı ol diye söyledim."Bir şey söylemeden kapıyı açtım ve merdivenlere yöneldim.Bunu kabul edemezdim.Tek bir fotoğrafla yargılanamazdım.Eğer bunu savunarak dava açıyorsa otel kayıtlarını önüne sererdim.
Salona girdiğimde oturduğu kanepeden kalkıp birleştirdiği ellerini saldı."İyi misin?"
"Bayılmadım,alt tarafı başım döndü."
"Yere düşüp başını vurdun."Karşısındaki koltuğa oturup sehpadaki kağıtlara uzandım."Bunlar ne?"
"Anlaşmalı boşanma için hazırlamıştım."Gözlerimi kağıttan çekip birkaç kez kırptım."Boşanmak mı istiyorsun?"Sessizce kanepeye oturup ellerini birleştirdi.Bakışları sehpada geziniyordu."Boşanmak mı istiyorsun?"Yüksek çıkan sesimle gözlerini gözlerime getirdi."Beni bi fotoğrafla yargılayamazsın.Sen beni açık açık aldattığın halde sesimi çıkarmadım ben.Seni sevdiğim için sana inandım.Seni dinledim."
"3 ay sonra dinlemeye karar verdin.Kaza yapmasaydım muhtemelen buna da karar vermezdin."Ellerimle yüzümü kapatıp derin bir nefes aldım.Çok kararlı görünüyordu.Onu kararından vazgeçirmek için söyleyebileceğim çok iyi bir şey vardı ama söylemek istemiyordum.Bana sadece benim için dönmesini istiyordum."Boşanmak istemiyorum."
"Hakan geldiğinden beri aramıza soğukluk girmişti zaten.Bu fotoğraf işleri kolaylaştırdı sadece."
"Aramıza soğukluk falan girmedi."
"Kendini kandırma!"Ani bağırışıyla oturduğum koltuğa gömülmüştüm."Ben seni hiçbir şey beklemeden sevdim.Senin de bir gün beni seveceğini umarak bekledim."
"Seni seviyorum zaten."Titrek çıkan sesimden sonra gözlerini gözlerime getirdi."Aynı anda Hakan'ı da seviyorsun değil mi?Ne istediğini bile bilmiyorsun sen."
"Yeter artık!Hakaret ediyorsun bana resmen."Kalbim hızla atarken sehpadaki kağıda uzandım."Benden bu kadar kurtulmak istiyorsan işini kolaylaştırayım."Önümü görmemi engelleyen gözyaşlarımı silip kaleme de uzandım."Zaten senin uzun ilişki kaldırabildiğin görülmüş şey değil."
"Hırsını atmak için suçu bana yükleme."İmzaladığım kağıdı suratına atıp ayağa kalktım."Sen beni aldattın!Otel odasında ucuz kadının tekiyle yatakta bastım seni.Bir kere bile yüzüne vurmadım."Sessiz kaldığında bedenini ittim."Böyle susarsın işte!Haklı olduğumu biliyorsun.Ne kadar aşağılık biri olduğunu biliyorsun."
"Tane,dur."Göğsüne vurduğum ellerimi kavrayıp indirdi."Birbirimize daha fazla yabancılaşmayalım."
"Allah belanı versin."Sehpadaki kağıdı aldıktan sonra gözlerime baktı."Bana dönmek için yalvarana kadar seni affetmeyeceğim."Hakan'ın attığı yumruktan dolayı moraran gözlerine bakıp sinirle geri çekildim.Onu süründürene kadar affetmeyecektim.Ayaklarıma kapanıp af dilediğini duyana kadar onu eve almayacaktım.
1 Hafta Sonra
Gözümdeki gözlüğü çıkartıp kafama taktım ve Sıla'ya döndüm."Sen burada bekle."
"Olmaz."
"Sıla bekle dedim sana.Boşanma falan olmayacak."Acıyan gözlerle bakmasını umursamadan adliyeye girdim ve güvenlikten geçtim.Sadece ağlayarak geçirdiğim bir haftanın ardından dava günü gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üç Kalp
Novela JuvenilSen de üzgünsün bu hayattan hem de nasıl, Bir kalpte iki kalp nasıl yaşanır? İki kişi seven iki defa ölürmüş, Bir kalp yalnız bir kalbi düşünürmüş..