Sabah erkenden kalktım. Duş aldım. Üzerimi giyinip evden çıktım. Kahvaltı yapacak veya yediklerimi kaldıracak midem yok. Sahile gittim orda biraz deniz havası çektim daha sonra Han nehrine gittim.(Aha kız intihar edicek yapma Eun Joo sakın bah yağrum Yoongi üzüleerrrr😂😂😂.) Bi banka oturdum. Yoongi'ye Han nehrinin orda olduğuma dair mesaj attım. Biraz olsun kafa dinlemek için gözlerimi kapattım. Kapattığımda Yoongi 'nin o güzel gülüşü o minnak dişleri, gülünce gözüken o diş etlerini. Hele o konuşması peltek desen tam peltek değil. Ahh o her hali ile muhteşem ötesi biri. Ona her baktığımda yeniden aşık oluyorum.
"Hadi ama ben yokken bile nasıl mutlu oluyorsun. Ben sensiz oldum mu sanki böyle kalbim duracakmış sen olmayınca gülmeyi unutacakmış gibi geliyor."
Ahh be çocuk bu şimdi söylenir mi? Ben şimdi ne yapacağım senden nasıl ayrılacağım. Ahhh baba başıma ne tür bela açtın. Bir yandan annemin en değer verdiği emeklerini harcadığı bütün ömrünü bizi iyi bir yere getirmek için uğraştı şirket diğer yandan benim en değer verdiğim ilk aşkım hayatımın anlamı diye nitelendirildiğim adam.
"Eee konuşmayacak mısın? Ya da dur kahvaltı yaptın mı ben yapmadım mesaj attığında yeni uyandım da. Biraz açım. Bir şeyler yiyelim mi? Ahh ne çok konuştum normalde asla bu kadar konuşmam sen beni nasıl değiştirin böyle yaa"
Yoongi kolumdan çekiştire çekiştire Han nehrinin manzarasına bakan kafeye soktu. Kafe bom boştu. Sabah diye gelen yoktu galiba. Yoongi beni bir masaya oturttu. Lavaboya gidip elini yıkayacağını söyledi bende onu beklerken telefonum çaldı yabancı numaraydı(kayıtlı değil yani ) açmadım. Açmayınca karşı tarafta aramayı bıraktı. Bu kez mesaj geldi. Mesaja baktığımda kendisinin Bambam olduğunu ve bu gün nişan için alış verişe çıkmamız gerektiğini söylüyordu. Cevap vermedim. Tekrar aradı sinirle telefonu açtım.
"Ne var ne istiyorsun."
"Nerdesin bu gün nişan var yüzük almamız lazım birde seni sexy gösterecek elbise"
"Sapık sapık konuşma iki üç saat sonra eve gelirim işim var. Kapat "
"Seni seviyorum sevgli nişanlım hem yakında kar-"
Daha fazla dinlemek istemedim için suratına kapattım telefonu. Yoongi'ye baktığımda dünyanın en güzel gülüşü ile bana doğru geliyordu.
"Çok mu geç geldim. Kurutma makinesi bozuktu da garsondan peçete istedim. Eee ne yersin.?"
"Yoongi ben bir şey yemeyeceğim biraz işim var konuşup gidicem."
"Ama önce ben. Çocuklar "
Yoongi elini şıklattı bir anda BTS ortaya çıktı Nam Joon Yoongi'ye bir kutu verdi. Hepsine teker teker baktığımda kiminin elinde balon vardı. Kimin eli de ise arkasında bir şey saklıyordu. Yoongi önümde diz çöktü. Hayır hayır Yoongi sakın onu yapma senden kaçamaya çalıştıkça neden beni kendine çekmeye çalışıyorsun.
"Dünyanın en güzel kadını ilk aşkım sevdiğim kadın beni bu aciz adamın ruhsal dengesi bozuk adamın ilâcı olur musun, ilk aşkım olduğun gibi son aşkım olur musun ,benim sonum olur musun benimle evlenir misin Eun Joo. "
Yoongi benim önümde diz çöktü andan itibaren akan gözyaşlarım daha şiddetli akmaya başladı. Yoongi'nin elini tuttum ve yerden kaldırdım.
"Yoongi bu çok güzel ama ben seninle evlenemem."
Bir anda konfetiler patladı çocuklar sonradan anlamış gibi bana şaşkın şaşkın bakıyorlardı. Yoongi ise bütün hayali yıkılmış. Yıkık harabe olmuş bir ev gibi görünüyordu.
"Üzgünüm Yoongi buraya senden ayrılmak için geldim. Ben sana her şey için teşekkür ederim. Umarım karşına seni seven biri çıkar kendine iyi bak. Sizde çocuklar hoşça kalın."
Hemen kafeden çıktım koşarak caddeye çıktım bir taksi çevirdim. Evin adresini verdim. Kapıyı yılışık kadın açtı.
"Hoş geldin kızım yoksa gelinim mi demeliyim."
"Kes sesini koca karı Bambam nerde ne yapacaksak yapalım bitsin şu iş."
"Bu kadar istekli olduğunu bilmiyordum. Deseydin en başından evlendirirdik. Hahahah"
Kadının boğazına yapıştım ve dualarla aramda sıkıştırdım.
"Şu lanet çeneni sen mi kapatmayı denersin yoksa ben bir daha hiç açılmayacak şekilde mi kapatayım."
"Oo sakin benim asi sevgilim annem seninle şakalaşıyor. Hadi çıkalım. Yemek yendin mi sen biraz solgun görünüyorsun"
Şuan ağlamak istiyorum ama bu kadının yanında göz yaşlarımı akıtamam. Bambam'a cavap vermden evden çıktım arabama doğru giderken kolumdan tuttu ve arabasına götürdü. Şuan açlıktan ve ağlama isteğimden dolayı tepki veremiyorum. Ön koltuğa oturttu ve kemerimi taktı. Arabanın etrafını dolandı ve oda sürücü koltuğuna oturdu.
"Sen baya baya uslu bir kız oldun yaa. Seni böyle sakin yapan kişinin ben olmasını isterdim ama Yoongi dimi."
"Çok konuşupta beni sinirlendirme hadi sakinken ne yapacaksak yapalım yoksa şuan inip Yoongi'ye kaçarım."
"Tamam güzelim sen sakin ol ve Yoongi'yi aklından çıkar."
Offf şuan beynim Yoongi ismini duydukça gözlerimden iki damla göz yaşı firar etti. Araba bi kuyumcunun önünde durdu. Arabadan indim içeri girdik.
"Hoş geldiniz efendim"
"Hoş bulduk. Biz nişan yüzüğü bakmaya geldik haah birde tek taş yüzük. Eun Joo hadi gel yüzük seçelim."
Bambam önümden çekildi kuyumcu ile bakıştık. Kuyumcu bana Iyi midesem kötü mü desem anlayamadığım bir bakış attı.
"Hoş geldiniz Eun Joo hanım. Yoongi Beyin aldığı yüzük olmadı mı da yeni bir tek taş istiyorsunuz."
"O Yoongi ile değil benimle evleniyor şu yüzükleri ver bi de şu tek taşı. "
Bambam adamın dediğine sinirlendi yüzükleri alıp kolumdan sürükleyerek beni hem gelinlikçi hem de nişan elbisesi satan bir mağazaya soktu. Keşke girmez olaydım.
Evet sevgli okuyucularım umarım beğendiniz. Yorum yapın veya oy verin demicem veren veriyor vermeyen vermiyor zorlamıcam. Her neyse hadi biraz spoyler verem. Diğer bölümde Chan çok kusel bir Türh gızı ile evlenüürrr.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAY PİSKOPAT MYG
FanfictionBu kitabı benim için değeri çok ama çok önemli olan güzel insana hediye ediyorum iyiki doğdun Swag Kebelekim 16.09.2004 16.09.2020 Eğer kitabımı okuyacaksan lütfen oy ver😚😚🤗🤗 18 yaşında hayatın gerçek yüzünü gören Eun Joo okul ihtiyacını karşıl...