Deniz ilacın bu kadar tesirli olacağını bilmiyordu. Eğlencesi yarım kaldığı için suratı asıldı.
Bu sırada içeriye maskeli kadın girdi.
Deniz, Can'ın altından kendisini kurtardı ve kadına baktı. Sonra da güldü.
"Bu sefer bir yerlerini kesip biçmek yok mu?"
"Var ama burada yapmayacağım."
Deniz gülümseyerek "neden?" diye sordu. Kadına yaklaştı.
Maskeli kadın sağ eliyle Deniz'i ensesinden tuttu ve dudağına küçük bir öpücük bıraktı.
"Bu sefer seni yormak ve evini kirletmek istemedim."
Deniz gülümseyerek teşekkür etti ve elbisesini giydi.
"Ama parmak izlerini silmem gerekecek zaten."
Kadın "hayır." dedi ve bu sefer de Deniz'in boyuna bir öpücük kondurdu.
"Senden kimse şüphelenmiyor. Sen madur kız rolündesin ve bunda gayette başarılısın."
Deniz "doğru." dedi ve cana baktı.
"Bu gidişle yeni nevresim takımları almam gerekecek."
Maskeli kadın ellerini beline koydu ve "gerekmez." diyerek sırıttı. Can'ı halıya taşıdı ve halıyı rulo haline getirdi.
"Yeni halı alırsan daha iyi olur."
Deniz "tamam." dedi ve önceki taşıdıklarından daha fazla çaba göstererek halıyı su yeşili bir Tempra'nın bagajına taşıdılar.
Ortalıkta kimsecikler yoktu. Sokak ıpıssızdı ve Deniz'in oturduğu apartmanın çok az sakini vardı. Maskeli kadın hem Deniz'i hem de evi bu yüzden seçmişti.
Deniz "evet." derken kadın arabaya bindi. Yüksek sesle bir rock müzik açtı ve gaza bastı. Araba küçük bir patinajdan sonra yola koyuldu.
Deniz de asansörle evine çıktı. Evine girer girmez de telefonu çaldı. Telefonunu bekletmeden açtı ve televizyonun karşısına geçti.
"Efendim?"
"Adem'in arkadaşı Cem'i bir türlü bulamıyoruz. Sen hiç onunla görüştün mü?"
Deniz, şüphelerin kendi üzerine çekildiğini hemen anladı. "Yalan söyleyip daha da şüpheli durumuna düşmemeliyim." diye düşündü. "Evet." dedi.
"O zaman seninle konuşmalıyım. Müsait misin?"
Deniz "evet." dedi ve ayağa kalktı. Yeni açtığı televizyonu kapattı.
"Tamam o zaman. On dakikaya orada olurum."
Deniz "tamam, görüşürüz." dedi ve telefonu telaşla kapattı. Bir hayli telaşlanmıştı. Derin nefesler aldı ve teleşlanmaması konusunda kendisini telkin etti. Can'ın çamaşırlarını topladı. Can'ın telefonunun sim kartını çıkardı. Sonra da telefonu paramparça etti. Çamaşırları koyduğu poşetin içine parçalanmış telefonu koydu. Poşetin ağzını bağladı. Poşeti hızla koşarak çöp konteynırına attı. Evine geri döndü ve beyaz elbisesini çamaşır sepetine attı. Kısa, kırmızı ve sade bir gecelik giydi.
Deniz üzerini değiştirdikten sonra kapı çalındı. Deniz kapıya koştu. Kapıyı açtı ve çekici bir şekilde gülümseyerek "hoşgeldin." dedi.
Cengiz "hoşbulduk." diyerek içeri girdi. Ayakkabılarını çıkardı.
"İçecek bir şey ister misin?"
Cengiz "hayır." derken Deniz onu salona aldı ve koltuğa oturdular.
"Cem'i en son ne zaman gördün?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek Katili "Koleksiyon" (+18) (Tamamlandı)
Mystery / Thriller+18 Bölümler vardır. Şimdiden söyleyeyim. İstemeyen okumayabilir. Küçük yaştakiler hatta hiç okumasın! Polisiye kitaptır. İçinde erotik bölümler de olacak olsa o amaçla yazılmamıştır. Herkesin dikkatine! Sonradan bana ahlak dersi vermeye kalkmayın s...