33. Bölüm

5.3K 87 55
                                    

Deniz'in hamile olduğunu duyan Maskeli Kadın gülümsedi. Gülümsemesinde bile sinsilik vardı. "O zaman işime yaramazsın!" dedi ve her zaman susturuculu olan tabancasını eline aldı. Deniz'in karnına iki el ateş etti.

Kapı çaldı ve Maskeli Kadın'ın korkusunu gözünden okuyabildi Deniz. Ama onu da yakalanma korkusu değil ölüm korkusu sarmıştı. Bu korku uzun sürmedi ve gözleri yavaşça kapandı.

Kadın hızlı düşündü ve balkona çıktı. Bu sırada kapı ısrarla çalıyordu. Maskeli Kadın tabancasını beline koydu aşağı kattaki L balkona atladı. Şansına evde herhangi biri yoktu.

Maskeli Kadın evi kolaçan ettikten sonra maskesini çıkardı. Asansörle aşağı kata indi. Bütün polisler Deniz'in dairesinin önünde toplandığı için şanslıydı. Kimse aşağı katları tutmayı düşünmemişti.

Maskeli Kadın korku ve kuvvetle gaza bastı. Araba dumanlar çıkararak uzaklaştı.

Polisler de bu sırada kapıyı kırmışlar, içeri girmişler ve evin her yerine dağılmışlardı.

Koşarak salona giren kişi Cengiz idi. Deniz'in kanlar içinde yerde yattığını görünce hemen yanında diz çökmüş ve başını ensesinden tutarak yukarı kaldırmıştı ama çok geçti.

Cengiz, Deniz'in nabzına baktığında çoktan ölmüştü. Deniz'in nabzına baktıktan sonra araba sesini duydu. Hemen balkona koştu. "Allah kahretsin!" diye haykırdı.

Cengiz, balkona koşarken Ramazan da koşmuştu. Akıllılık ederek telefonunu çıkartmış ve arabanın bir fotorafını çekmişti.

Cengiz "kaçırdık!" diyerek hayıflanırken Ramazan ona gülümseyerek fotorafı gösterdi. Cengiz "hemen anons edin!" diye sesini yükseltti heyecanla.

Ramazan telsizini çıkardı ve plakayı anons etti.

Bu sırada içeriye Piraye girdi. "Ali bayılmış ya da zehirlenmiş olabilir." dedi.

Cengiz telaştan Ali'yi unutmuştu. Hemen koşarak yanına gitti. Önünde diz çöktü. Gözlerinden usulca yaşlar akmaya başlarken yüzünü odadakilere dönerek "ambulans çağırdınız mı?" diye sordu.

Recep Amir başını salladı.

İki ambulans şanslarına kısa zamanda geldi. Deniz'i sedyeyle götürürlerken Ali yavaşça gözlerini açtı. Başını tutarak "ne oldu bana?" diye sordu.

Cengiz, gülümseyerek "çok şükür." dedi.

"Bayılmışsın kardeş."

"Deniz nerede?"

Cengiz ayağa kalkan Ali'nin ardından ayağa kalktı. Sağ elini omzuna koydu. "Bak kardeş!" dedi.

"Deniz katille işbirliği yapıyormuş. Sebebini bilmediğimiz bir cinayete kurban gitti Deniz. Onu büyük ihtimalle işbirliği yaptığı katil öldürdü. O katili malesef yine yakalayamadık."

Ali ne diyeceğini bilemiyordu. Ama hangi duyguya kapıldığını biliyordu. Üzüntü ve öfke hakimdi ona. Deniz'e hem üzülüyor hem de öfke duyuyordu. Katile ise içinde sadece öfke ve intikam barındırıyordu.

Ali, içindekileri dışarı çıkartmayarak, duygularını belli etmeyerek "tamam." dedi.

Bir polis memuru hızla içeri girdi. Vereceği güzel bir haber yoktu.

"Aranan araba dörtyüz metre ötede bulunmuş efendim. Ama terk edilmiş."

Eren "lanet olsun!" diye bağırarak kendini koltuğa bıraktı. Şakaklarını ovalamaya başladı. Sonra ani bir hareketle ayağa kalkarak gülümsedi. "Kanıt var mı?" diye sordu.

Herkes olumsuz anlamda başını salladı.

Recep Amir "otopsi çalışanları birazdan gelir." diyerek sözle cevap verdi Eren'e.

Eren umutsuzca başını aşağı yukarı salladı. Tekrar koltuğa gömüldü. Dirseklerini bacaklarına dayadı ve ellerini birbirine dayadı. Odada şöyle bir göz gezdirdi.

"Kimse uyumayacak! Kimse dinlenmeyecek, yemeyecek ve içmeyecek. Bu katili bulana kadar her yer didik didik edilecek. Lazar içeri alınacak."

Herkes "anlaşıldı!" derken Cengiz "olmaz." dedi.

Eren "niye olmaz?" diye sordu.

"Lazar çok akıllı. Parası bol. Herkesi satın alabilir ve bizim elimizde onu suçlayabilecek herhangi bir kanıt bile yok."

Cengiz gülümsedi ve "ancak bilgisayarı dışında." dedi.

"Oradaki bilgileri öğrendiğimizde onu o zaman içeri alabiliriz."

Eren "bu güzel haber!" diyerek ayağa kalktı. İşaret parmağını havada salladı.

"O bilgileri nasıl öğreneceksen öğren! Ne yap et öğren!"

Cengiz "anlaşıldı." diyerek telefonunu çıkardı ve Nicole'u aradı.

"Bilgisayardan bir şey bulabildin mi?"

"Ne o? Selam sabahta mı yok?"

Cengiz'in hiç Nicole'u çekesi yoktu. Onu terslemenin sakıncaları olsa da yaptı.

"Başlatma selamından sabahından! Sen bir şeyler öğrenebildin mi onu söyle!"

"Bütün uyuşturucu, silah ve kaçak sanat eşyalarının sevkiyatının ertelendiği tarihler yazılı bilgisayarda."

Cengiz gülümseyerek "tamam." dedi.

"Peki bu cinayetler ile ilgili bir şey çıktı mı?"

Nicole "hayır." dedi.

"Peki, şimdi senden Lazar'ın bütün adamlarını ve onların yakınlarını araştırmanı, bana mesaj atmanı istiyorum."

Nicole kendini yatağa bıraktı ve "tamam." dedi.

Cengiz "görüşürüz." diyerek telefonu kapattı. Eren'e döndü.

"Katil ile ilgili bilgiler yok ama sevkiyat bilgileri var."

Eren gülümseyerek "tamam." dedi.

"O zaman herkes Piraye ve Ali hariç merkeze gidip çalışacak. Piraye ve birkaç polis burada otopsi çalışanlarını bekleyecek. Ali ise tedbir amaçlı hastaneye gidecek."

Herkes "anlaşıldı." derken Ali "ben iyiyim." diyerek karşı çıktı. Ama Eren'in ters ters bakmasıyla sözünü geçiremeyeceğini anladı. Başını önüne eğerek susmayı tercih etti.

Herkes Eren'in emrini yerine getirdi. Tekrar arabaya doluştu. Merkeze gitti.

Merkeze gider gitmez masanın başına geçmediler. Emre Müdür on dakika mola olacağını söyledi ve dışarıda bir tane sigara yaktı.

Cengiz bu sırada otoparkta bulunan arabasına gitti. İçine oturdu ve saatine baktı. Saat on iki buçuk olmuştu.

Cengiz, düşüncelere ve ardından hafif bir uykuya dalacak iken telefonu çaldı. -Arayan Gamze idi.- Cengiz bekletmeden telefonu açtı.

"Efendim hayatım?"

Gamze ağlayarak "hayatım!" dedi. Ardından da telefon kapandı.

Cengiz "Gamze!" diye korkuyla haykırdı. Ona bir şey olacak korkusu tüm bedeninde dolaşıyordu.

Cengiz belinden tabancasını çıkardı. Torpido şarjörünü kontrol ettikten sonra torpido gözüne koydu. Cebinden anahtarı çıkardı ve arabayı çalıştırdı ama ne yapacağını, nereye gideceğini ya da aramaya nereden başlayacağını bilmiyordu.

Tam bu sırada bir umut ışığı olarak telefonuna bir mesaj geldi. Ama mesaj pek iç aydınlatıcı değildi. Yine de bir umut ışığıydı.

"Bornova Karacaoğlan mahallesindeki depoya tek başına gel! Yoksa karın ölür!"

🎁Bölüm Sonu🎁

Arkadaşlar şunu belirtmeliyim ki finale doğru gidiyoruz. :)

Üzülsem mi sevinsem mi bilemedim şimdi? 🤔😅


Erkek Katili "Koleksiyon" (+18) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin