Adem ve Deniz dışarıya çıktığında yağmur dinmiş ve bulutlar hemen hemen kaybolmuştu. Zeminde birçok su birikintisi oluşmuştu ve birkaç kedi o su birikintilerinden su içiyordu.
Deniz, kırmızı bir Sedan'ın kapısını açtı ve "benim arabamla gidelim." dedi.
Adem hiç ısrar etmeden kabul etti. Deniz'in kapısını açtığı şöfor koltuğuna oturdu. "Ama ben sürecem." dedi.
Deniz gülümseyerek kabul etti ve Adem'in yanındaki koltuğa oturdu.
Adem, kırmızı Sedanı kısa sürede deniz kenarında kendi garajı olan mütevazi bir eve sürdü.
Adem montunun iç cebinden garajın uzaktan kumandasını çıkardı ve düğmeye bastı. Deniz eve şöyle bir bakarak "güzelmiş." dedi. Arabayı park ederken Adem'e baktı.
Adem de Deniz'e baktı ve teşekkür ettikten sonra garajdan çıktılar ve eve girdiler.
Deniz ceketini çıkardı, hemen solundaki askıya astı. Eve kısaca bir göz attıktan sonra sağındaki odaya girdi. Kırmızı deri koltuğa oturdu. Gözü kapısı olmayan bej renkli koltukları olan odaya takıldı. "Kırmızı şarabın var mı?" diye sordu.
Adem "tabi ki var." dedi ve Denizin güzelliğine bakmaya istemeyerek olsa da bir son verdi. Kahverengi paltosunu çıkardı ve askılığa astı. Solundaki mutfağa girdi. Dolaptan kırmızı bir şarap ve iki bardak aldıktan sonra salona geçti.
Deniz gülümseyerek Adem'i süzdü. Üzerindeki turuncu gömleğe ve lacivert pantolona baktı. Sonra Adem'in gözlerine odaklandı.
Adem tek kaşını kaldırarak gülümsedi. "Ne oldu?" diye sordu.
"Ben genelde erkeklerden uzak durmaya çalışırım. Ama senden uzak duramıyorum. Bir şey seni bana çekiyor."
Adem kahkaha attı. Denizin yanına oturdu ve kadehleri doldurdu. Kadehin birini Deniz'e verdi.
Kadehler tokuştu.
Deniz her zaman yaptığı gibi kırmızı dudağını ısırdı. Sonra dudakları Ademin dudaklarıyla birleşti. Yavaş hareketlerle gömleğinin düğmelerini açtı. Ademin gömleğini çıkardı. Şarabından bir yudum daha aldı.
Adem, şarapla oyalanmak istemezcesine bir dikişte bitirdi ve yere bıraktı. Denizin siyah tişörtünü çıkardı. Çıplak kalan göğüslerini öptü. Sonra boynunu, sonra da dudaklarını öptü. Elini bacaklarında gezdirdikten sonra üzerine çıktı. Nefes alamadı. Böyle bir güzellik karşısında nutku tutuldu, yutkundu. Dudağını Deniz'in dudağına bastırırken dili dilini buldu.
Deniz de elini Ademin çıplak kalan belinde ve sırtında dolaştırdı. Elini önce ensesine sonra da saçlarına çıkardı. Parmaklarını saçlarının arasında gezdirdi.
Adem dudaklarını çekti. Denizin çenesine bir öpücük kondurdu.
"Çok güzel dudakların ve fiziğin var. Beni benden alıyor, hasta ediyorsun."
Deniz kıkırdadı ve "sen de öyle." dedi. Ademin pantolonun düğmelerini teker teker açtı.
Adem ayağa kalktı. Pantolonunu çıkardı ve biten kadehlere şarap doldurdu.
Şarap bu gece aşkın, şehvetin, tutkunun ve çılgınlığın sembolüydü.
"İstersen şarap içmeye yatak odasında devam edelim."
Deniz, Ademin gözlerini gözleriyle etkisi altına aldı. Onu gözleriyle tekrar üzerine çıkması için davet etti. Çıkınca da parmaklarını omzunda ve kollarında gezdirdi. Bütün çekiciliğiyle sordu;
"Şarap içmeye mi gideceğiz, yoksa başka bir şey yapmaya mı?"
Adem tebessüm etti. Denizin yüzünü avuçlarının arasına aldı. Başparmaklarını dudağına götürdü.
"Sen ne istersen onu yaparız. Yeter ki bu tatlı ve kıpkırmızı dudakları öpmeme izin ver.
Deniz gülümseyerek dudağını diliyle ıslattı ve "izin verildi." dedi.
"Her şeyi yaparız. Merak etme sen. Çünkü nasıl oluyorsa beni her şeyden çok etkiledin."
Adam ayağa kalktı. Denizin elinden tuttu kaldırdı. Önünde eğildi ve eteğinin altındakini çıkardı. Deniz'i kucağına aldı. Dudaklarını sömürerek ve bacakları ile kalçasını okşayarak yatak odasına götürdü. Yatağa nazikçe ve yavaşça bıraktı. Eteğini yukarı kaldırdı ve üzerine çıktı. Boxerini çıkardı. Denizin dudaklarına yapıştı.
Denizin dudaklarından iniltiler döküldü, güldü.
Adem vücudunu bir yukarı bir aşağıya indirmeye başladı.
Deniz bacaklarını Ademin bacaklarına doladı. Ellerini saçlarının içine geçirdi. Ademin ellerini bacaklarında hissetti. Dudaklarına yapıştı. Önce üst dudağını ısırarak kendisine çekti. Sonra da alt dudağını emdi. Isırarak kendisine çekti. Adem'in dudağını kanattı. Kendisinin dudaklarından da iniltiler dökülmeye devam etti.
Adem'in yukarı ve aşağıya hareket etmesi hızlanınca Denizin iniltileri çığlığa dönüştü.
Deniz, tırnaklarını Ademin sırtına geçirdi. Tırnaklarını batırdıkça batırdı. Çığlıklarını Adem'in öpücükleri kesti.
Adem'in sırtından kan usul usul aktı.
Deniz tırnaklarını sırtından beline, belinden kalçasına indirdi. Kan aşağıya doğru süzüldü.
Deniz, Adem'in köprücük kemiğine öpücükler bıraktı. Ademin köprücük kemiğine ufak bir ruj izi bulaştı.
Deniz içine akan sıvılar ve kendisinden akan sıvılarla rahatladı, gevşedi ve gülümsedi.
Adem Deniz'in içinde biraz daha kalarak dudaklarını biraz daha rahat bırakmadıktan sonra kendisini yana bıraktı. Tebessüm etti. O da rahatlamış ve gevşemişti.
☠BÖLÜM SONU☠
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek Katili "Koleksiyon" (+18) (Tamamlandı)
Misteri / Thriller+18 Bölümler vardır. Şimdiden söyleyeyim. İstemeyen okumayabilir. Küçük yaştakiler hatta hiç okumasın! Polisiye kitaptır. İçinde erotik bölümler de olacak olsa o amaçla yazılmamıştır. Herkesin dikkatine! Sonradan bana ahlak dersi vermeye kalkmayın s...