Sabah alarmın sesiyle falan uyanmadım. Annemin odama üçüncü çocuğu, elektrikli süpürgeyle, girmesiyle uyandım. Allah'ım neden bir sabah normal uyanmıyorum ki?
"Kalk kız. Okula geç kalacaksın."
Tam 'anne bugün okula gitmesem' diyecektim ki bugünün pazartesi olduğu aklıma geldi. Bugün Kutay'ı bana aşık etmeye çalışacağımız ilk gündü. İlk ve büyük gün. Hemen yataktan kalktım. "Günaydın anne." diyerek banyoya gittim. Bu halimin annemi şaşırttığının farkındaydım.
Emir'in bana yardım etmesi benim için çok büyük bir şanstı. Emir Kutay'ın en yakın arkadaşıydı, bana çok yardımı dokunabilirdi. Neden bana yardım ettiği hakkında bir fikrim yoktu. Zamanı geldiğinde söyleyeceğim, demişti. Elbet bir gün öğrenirdim.
Banyodaki işlerimi hallettikten sonra okul formamı giydim. Taba rengindeki okul eteğim dizlerimin iki parmak üstünde bitiyordu. Okuldaki kızların giydikleri etekleri düşününce benim eteğim uzun bile kalabilirdi. Beyaz okul lakosunun üstüne kot ceketimi giydim.Kot ceketimin kollarını dirseklerime kadar kıvırdım. Siyah vanslarımı da giydikten sonra makyaj masamın karşısına geçtim.
Fazla makyajı pek sevmezdim, bana kötü geliyordu. O yüzden sadece dudak nemlendiricisi ve allık kullanmıştım. Saçlarımı ise güzelce tarayıp elimle şekil vererek güzel bir görünüme kavuşturdum. Okul çantamı aldığımda ise tamamen hazırdım.
Kahvaltıyı okulda yapmaya karar vererek evden çıktım.
Köşeyi dönünce Aslı'nın her sabah olduğu gibi beni beklediğini gördüm. Aslı benim en yakın arkadaşımdı. Yanına gittiğimde bana bakmadan "Kızım nerede kaldın ya?" dedi ve ardından bakışlarını bana çevirdi. Yeşil renk gözleri şaşkınlıkla açıldı. "Omg, kızım taş gibi olmuşsun. Seni beğenmeyen Kutay ölsün."
Güldüm. "Teşekkür ederim." Yürümeye başlarken "Fazla beklettim mi?" diye sordum. "Yok kanka, sadece 45 dakika." dedi dalga geçerek. "Kusura bakma ya. Biliyorsun normal de bu kadar bekletmem ama bugün Kutay'ların grubuna gireceğiz. Kutay'a daha yakın olacağım."
"Bir şey soracağım, bu Emir sana neden yardım ediyor?" dedi. Önümdeki taşa ayağımla vurdum. "Bilmiyorum. Zamanı geldiğinde söyleyeceğim' dedi."
Sırıtarak bana döndü. "Kız bu sana aşık olmasın?"
Gözlerimi devirerek "Çocuk daha 1 hafta önce sevgilisinden ayrıldı Aslı. Öyle bir şey olamaz." dedim. Aslı yine saçmalıyordu. Emir daha bir hafta önce okulun en güzel kızlarından biri olan Beyda ile sevgiliydi. Dönüp bana mı bakacaktı?
"Ne bileyim olur mu olur. Aşk bu, kime konacağı belli olmaz. Hem aşkta güzelliğe değil kalbe bakmak lazım. "
Gülerek "Aşık mı oldun kanka?' diyeceğim ama senin aşık olman biraz imkansız." dedim. Aslı'nın şu ana kadar hiç sevgilisi olmadı. Çok güzel bir kızdı ama kimseyi kabul etmiyordu, istemiyordu. Dobra bir kişiliğe sahipti ama iyi kalpli biriydi. Ne söylemek isterse direkt söyler, ne yapmak istiyorsa direk yapardı. Kimseden çekinmezdi.
"Biliyor musun istesem aşık olabilirim...Ama üşeniyorum." dediğinde kahkaha attım."Boş ver aşk o kadar da güzel bir şey değil. Bak bana aylardır Kutay beni fark etsin diye uğraşıyorum, ama sonuç koca bir hiç."
"Bir şey söyleyeceğim ama alınma." dedi. Ellerimi ceketimin cebine koyarken "Söyle." dedim. "Ya kanka sen her boka her şeye aşık oluyorsun."
Haklıydı. Ben yakışıklı olan herkesten etkilenen biriydim.
Gözlerimi devirdim. "Ya isteyerek mi oluyor sanki?" derken okula varmıştık. "Bu sefer farklı olacak, inan bana." dedim. Okuldan içeri girmiştik, okul merdivenlerinden çıkarken "Umarım öyle olur." dedi Aslı.
Umarım, diye geçirdim içimden.
Sınıf kapısının önünde Emir'i gördüm. Duvara yaşlanmış, ellerini ceplerine koymuş, bir şeyler düşünüyor gibi duruyordu. Kumral saçları alnına dökülmüştü, okul formasının altından bile belli olan vücut hatları çekiciydi. Okulun en yakışıklı erkeklerindendi.
Kafasını kaldırdığında beni gördü. Bakışları ayaklarımdan başlayarak ağır ağır üstümde gezindi. Biraz utanarak yanına gittim. "Olmuş mu?" diye sordum. "Olmuş."
Aslı varlığını belli etmek adına "Ben Aslı," dedi. Emir bakışlarını ona çevirdi. "Gerçi tanıyorsundur da neyse."
Emir güldü. "Tanıyorum merak etme."
Aslı bir şey demeyerek sadece başını salladı. Emir "Haydi, bizimkilerin yanına gidiyoruz." dedi. "Tamam, çantamızı bırakıp geliyoruz."
Bahçeye çıktığımızda heyecandan öleceğimi sandım. "Sakin ol kanka, savaşa gitmiyoruz."
"Benim yerimde olsan anlardın."
"Allah korusun."
Emir "İyi misin?" diye sorduğunda başımı olumlu anlamda salladım.
Kutay ve arkadaşları kamelyadalardı. Kamelyaya girdiğimizde hepsinin bakışları bize döndü. Aynı sınıftaydık fakat şu ana kadar bir kelime bile konuşmamıştık. Onlar hep grupça takılır, herkesle fazla konuşmazlardı.
Grubun komedyen çocuğu Mert "Oo kanka ne iş?" dedi göz kırparak. Emir "Elis ve Aslı'yı tanıyorsunuz," dedi. Tanıyorlar? Bizi? Ben adımı bile bildiklerinden emin değilim açıkçası.
"Artık bizimle takılacaklar."
Bakışlarım Kutay'a kaydı. Mavi gözleriyle bana bakıyordu. Ve bizim göz göze geldiğimiz sayılı anlardandı.
Emir "Kızlar sizi tanıştırayım," dediğinde bakışlarımı ona çevirdim. Köşe de oturan kızı göstererek "Bu Işıl, Işıl bu kızlar da Elis ve Aslı." dedi.
Işıl'ı bir kaç kez görmüştüm. Sempatik ve tatlı bir kızdı. Uzun kızıl saçları dalga dalga omuzlarına dökülmüştü. Yeşil gözleri sevecenlikle bakıyordu. Gülümseyerek ayağa kalktı ve bize sarıldı. "Memnun oldum kızlar, siz sınıfta sevdiğim nadir kızlardansınız," derken Aslı'dan ayrılıp bana sarıldı. "Sizinle iyi anlayaşacağımıza eminim."
Grubun diğer üyeleri Toprak ve Mert ile de tanıştıktan sonra sıra Kutay'a gelmişti. Ayağa kalktı ve her zamanki hayran kaldığım yürüyüşüyle yanımıza geldi. Önümde durdu ve elini uzatarak "Kutay, memnun oldum Elis," dedi.
Elini tuttum, ilk kez. Sesimin titrememesine dikkat ederek "Ben de memnun oldum Kutay," dedim. Hem de çok memnun oldum.
Kutay elini çekti ve Aslı ile tokalaştı.
Mert "Selam güzelim," dedi Aslı'ya. Aslı "Kullandığın kelimelere iyelik eki getirme." dedi. "Hoşuna gitmedi mi?"
"Hayır. Uza."
"Biliyor musun, beni tersleyen kızları daha çok severim, uğraşması daha eğlenceli olur." dedi Mert. Emir araya girerek "Mert," diye uyardı.
Mert "Tamam, sonra tanışırız biz Aslı'yla." dedi.
Kamelyada oturmuş onların sohbetini dinliyordum. İlk defa ona bu kadar yakındım, gerçi yakın olup olmadığımı da bilmiyordum. O hep uzaktı bana. Hem de çok uzaktı.
"Selam," diyen sesi duyduğumda başımı çevirdim.
İşte şimdi siktir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hatlar karıştı | texting
Short Story(tamamlandı.) Elis: Artık söylemem gerektiğini düşündüm.(20.13) Elis: Daha fazla saklayamayacağım çünkü.(20.14) Elis: Kutay (20.14) Elis: Seni seviyorum. Hem de her şeyden çok. (20.14) Elis: Peki sen, (20.15) Elis: Beni Romeo'nun Juilet'i sevdiğ...