hatlar karıştı | texting

-42-

Bölüm ithafı:ikimizdemaviydik

Bölüm şarkısı: Fifth Harmony - Worth It

Satır içi yorum yaparsanız çok sevinirim. 🥀

Keyifli okumalar 🍂

Sandalyede otururken ayaklarımı sallamaya başladım. "Kuzenin ve arkadaşları ne zaman gelecek?" diye sordum. Mert'in evinin bahçesinde oturmuş, misafirlerinin gelmesini bekliyorduk. Annemden zor da olsa izin almıştım. 2 gece burada kalacaktım, Emir'lerle birlikte.

Mert "Bilmiyorum, birazdan gelirler herhalde." dedi. Toprak "Bunlar fazla kalabalık olmasın?" dediğinde sırıttım. "Merak etme Toprakcığım, biz misafirleri severiz, hem de öyle çok severiz ki hâlâ gitmeyen misafirlerimiz var, maşallah gitmek bilmiyorlar, " dedim Alya'nın gözlerinin içine bakarak.

Alya gözlerini devirerek sessiz kalmayı seçti.

Bahçe kapısının önünde 2 tane araba durduğunda bakışlarımı oraya çevirdim. Biri siyah, diğer beyaz renkti. Beyaz  arabanın içinde son ses müzik çalıyordu. Siyah arabanın içinden kahverengi gözlü, kahverengi saçlı bir kız indi. Kahverengi düz saçları omzuna dökülmüş, kaşlarını çatmıştı. Homurdanarak arabanın kapısını kapattı.

"Sen hep böyle kal ya. Öküz, öküz, öküz. Neredeymiş öküz?" derken arabadan inen mavi gözlü çocuğa baktı. "Aa buradaymış." Mavi gözlü çocuk gözlerini devirdi. "Ben ne yaptım Hayal ya?" diye sordu sitemle. "Sen ne yapmadın ki Meriç?" Meriç tekrar gözlerini devirdi.

Ne olduğunu anlamaya çalışırken bakışlarımı onlardan çektim.

Diğer arabanın önünde üç kızın el ele tutuşup daire yaptığını gördüm. Sarışın kız gözlerini devirerek, "Can." dedi. Kızıl saçlı kız sırıtarak, "Top." dedi. Esmer kız "Rak." dedi. Üçü birlikte "Can Toprak, Can Toprak." dediğinde çemberin içinden mavi gözlü bir çocuk çıktı ve ellerini iki yana açtı. "Selam Kızlar!"

(Sürpriz!)

Kendimi tutamayarak güldüm. O sırada siyah arabadan inen siyah saçlı, koyu renk gözleri olan çocuk, "Bir tane normali beni bulmaz ki." dediğinde kızıl saçlı kız "Bir normaliz, sen çok sıkıcısın Asrın," dedi. 

Hangisine bakacağımı şaşırmıştım.

Uzun boylu, yapılı bir vücudu olan çocuk "Can sen hep rol çalıyorsun ya!" dedi. Can "Senden daha mükemmelim diye kıskanma Arda." dediğinde Arda bilmiş bir tavırla "Benden mükemmel olamazsın," dedi. Can "He he," diye geçiştirdi. Sonra hepsi yan yana durdu.

Mert nefesini vererek, "Tanıştırayım kuzenim Can ve değişikler," dedi.

Hayal Mert'e bakıp gülümsedi ve "Mert!" diye cırlayıp koşarak Mert'e sarıldı. Mert kollarını ona doladığında Aslı kaşlarını çattı, ayağını yere vurmaya başladı.

Mert "Kaburgalarımı kırdın Hayal," derken Aslı ile göz göze gelince kollarını Hayal'den çekti. Bu sefer Can gelip Mert'e sarıldı. Mert "Neden böyle geciktiniz?" diye sordu. "Arda ve Sıla buldukları her köşede sevişince geç kaldık."

Sarışın kız "Ne?!" diye cırladı. Sanırım Sıla oydu. "Öyle bir şey yapmadık," dediğinde yanakları kızarmıştı. Can "Hadi ya, o zaman ne yapıyordunuz?" dediğinde Arda "Şey hakkında konuşuyorduk... Maç hakkında, evet dün geceki maç hakkında konuşuyorduk." dedi.

Can onlara inanmayan bir bakış attı ve gülerek ekledi. "Maç mı? Yemeyin beni?" derken kahkaha atarak söylenmeye başladı. "Arda topu aldı. Arda topu sürüyor. Arda, Arda, Arda, Arda. Arda sahanın ortasında Sıla'yı gördü. Ve o da ne? Aman Tanrım Arda soyunmaya başladı!"