hatlar karıştı | texting

-62-

Selam.

Bu sefer güzel bir bölümle geldim :'))

Bölüm şarkımız: Ölünce Sevemezsem Seni.

Keyifli okumalar 🌺

"Elis, hadi uyan canım."

Gözlerimi araladım. Hastane koridorunda, oturduğum yerde uyuya kalmıştım. Aslı başımda durmuş bana bakıyordu.

"Aslı?" diye mırıldandım. Aslı "Günaydın uykucu." dedi yanıma oturup. "Emir..." dediğimde "Doktor hâlâ bir şey demedi. Haydi gel lavaboya gidelim, elini yüzünü yıka, kötü görünüyorsun." dedi.

Başımı tamam anlamında salladım. Ağrıyan boynumu tutup ayağa kalktım. Aslı'yla beraber lavaboya gittik. Lavaboda kimse yoktu. Aynadan kendime baktım. Berbat görünüyordum.

Emir gittikten sonra onu defalarca aramıştım ama açmamıştı. Sonra telefonum çaldığında Emir'in aradığını gördüm. Hemen açtım. Fakat konuşan Emir değil hemşireydi.

Haberi aldığımda ne yapacağımı şaşırmış ve hemen hastaneye gelmiştim. Şimdide durumunun ne olduğunu merak ediyordum. Durumu kötüydü.

Yüzümü birkaç kez yıkadım. Peçete makinesinden birkaç tane peçete alıp yüzümü sildim.

Lavabodan çıktık ve diğerlerinin yanına geri döndük.

Doktor gelmişti. Tüm dikkatimle doktoru dinledim. "Hastanın durumu iyi. Bıçak derin kesmemiş... Kolunda 1 kırık var, 2 hafta alçıda kalacak. Onun haricinde hasta iyi. Birazdan odaya alacağız. Lakin mikrop riskine karşın odaya sadece bir kişi girebilir."

Emir'in annesi Lale teyze "Çok şükür!" dedi. "Kim girecek?"

Herkes bana baktı. Kutay "Elis girsin." dedi. "Eminim Emir onun girmesini isteyecektir."

Emir'in babası ve abisi "Aynen, Elis sen gir," dediler.

Gülümsedim. "Teşekkür ederim."

*

Odanın kapısını açtım. Derin bir nefes alıp içeriye girdim.

Gözlerim yatakta uyuyan ona kaydı.

Karnında sargı vardı. Battaniye beline kadar örtülüydü. Kumral saçları dağınık bir şekilde alnına dökülmüştü. Hastası olduğum mavi gözleri kapalıydı.

Birkaç adımla yanına yaklaştım. Köşedeki sandalyeyi çekip oturdum.

Bir süre onu izledim, sonra derin bir nefes aldım.

"Ne söylemem gerekiyor bilmiyorum. Sadece içimden gelenleri söyleyeceğim... Seninle tanışmamız, yakınlaşmamız farklı oldu. Birine aşık olduğumu sanıyordum, ona bunu itiraf edecekken sana mesaj attım ve böyle başladı ilişkimiz. Ama biliyor musun iyi ki o mesajları sana atmışım. Yoksa belki de hiçbir zaman birbirimizi bulamayabilirdik. Kutay'a aşık olduğumu sanıyordum ama seni tanıdıkça bunun basit bir düşünce olduğunu anladım... Sana aşık oldum Emir. Sana aşık olduktan sonra bütün hayatım değişti. Hayatım daha farklı, daha güzel oldu... İlişkimiz çok güzel ilerlerken bazı sorunlar yaşadık ama yine de birbirimizden kopamadık... Her şeyi yanlış anladın Emir. Ben Poyraz'ı öpmedim. O beni öptü. Onu itemedim çünkü şoktaydım. Ne yapacağımı bilemedim... Bildiğim tek bir şey var... Emir ben seni çok seviyorum. Sensiz hayatım berbat. Benim hayatımı güzelleştiren sensin. Seni seviyorum."

"Biliyorum."

Gözlerimi iri iri açarak kafamı kaldırdım. Emir hafif bir gülümsemeyle bana bakıyordu. "Emir! İnanmıyorum." dedim ve yüzüne öpücükler kondurmaya başladım. "Çok korktum sana bir şey olacak diye."

"İyiyim ben," diye mırıldandı kısık sesiyle. Ona bakıp işaret parmağımı ona doğru salladım. "Eğer sana bir şey olsaydı, ölseydin, seni gebertirdim."

Yavaşça güldü. "Yaparsın sen, inanıyorum sana."

"Şapşal." Ona defalarca sarıldım, ard arda.

Emir yüzümü avuçladı. "Sen konuştun, şimdi sıra bende. İlk defa ölüceğimi hissettim ve bunda bile aklımda sen vardın. Ne yaşadıysak umurumda değil. Yaşayacaksam seninle yaşamak istiyorum. Öleceksem seninle ölmek istiyorum. Ben seninle olmak istiyorum."

Alnımı alnına yasladım."Ben de."

Dudaklarını dudaklarıma değdirmeden önceki o kısa arada fısıldadı.

"Yaşamak hüner değil, seninle ölmek istiyorum."

Sonunda dediğinizi duyar gibiyim :))

Bölümü nasıl buldunuz?

Instagram: Hayaliris_