BAŞIMIN TATLI BELASI #wattys2019

Vazgeçemem

" Dayanamıyorum Derin. Bu vicdan azabıyla yaşayamıyorum  ben.Çok ağır geliyor anlamıyor musun ?"

Derin çocuk gibi savunmasız ve hırçın bir halde gözyaşı döken Berrak' ın yanına gidip, uykusuzluktan altları çöken ve ağlamaktan şişen  gözlerinden sil baştan dökülen göz yaşlarını elleriyle silip, zayıflayıp küçülmüş yüzünü öpücüklere boğdu.

" Senin bir suçun yok ki birtanem."

" Yok mu ? Benim yüzünden Ozan hapiste.Tutuklu yargılanacak babamın yüzünden.Onun lanet bağlantıları yüzünden ziyaretçi kabul etmesine  bile izin vermiyorlar.Annemin tuttuğu avukatlar bile bin tane yok usuldü, yok tüzüktü, yok bilmem kaçıncı maddeydi yasal çıkmaz bataklığına takılıp kaldı. O da yetmiyor habire içeride başı  derde girip, hücre cezası mı  ne halttır disiplin cezası alıyor . Haftalardır tek iş yapamadı atölye.Sipariş veren yok, iş yapmak isteyen yok.Boş  boş gidip geliyorlar.Şimdi  de kent planlaması diye mahalleye el atıldı.Evleri satın alıyorlar tek tek. Babam her yönden saldırıyor zavallı insanlara."

Berrak daha fazla konuşamayıp, ağlama krizine girmişti. Derin göğsüne kapanan dostunun okşadığı saçlarına öpücük kondururken içinden saydırdığı küfürler ağzından dökülmüştü.

" Caner amcaya cidden inanamıyorum ya.Içinden  Darth Vader çıktı. Gücün karanlık tarafına geçti resmen."

" Söylemişti.Evleneceğimiz  gün ne dediyse yapıyor işte."

" Iyi de bu kadar kin güdüp,  kan davasına döndürmesi çok zalimce ve mantıksız.Sen mutsuz oluyorsun, hayatın  mahvoluyor."

" Ona göre kurtarıyor beni."

" Ya ne demezsin."

"Çaresiz bırakmaya ve ona dönmeye zorluyor beni. Tutunacak dal bırakmayıp, hayatımda  sadece kendisi olsun istiyor.Dayanamayıp ona gitmemi istiyor. Kimsenin yüzüne bakacak halim kalmadı artık.Benim yüzünden hepsinin hayatı cehenneme döndü. Nefret etseler yeri yani benden. "

" Saçmalama Berrak kimse senden nefret etmiyor.
Suçlamıyor  da. Aksine seni seviyorlar.Görmüyor musun bunu ? "

Berrak arkadaşının uzattığı peçeteyle burnunu silerken donmuş gibi bir hali vardı.Sesinin titremesine engel olamamıştı.

" Işte o kadar yüce gönüllü o insanlar. Ne sitem ediyorlar bana ne suçluyorlar. Ben onları hiç  hak etmiyorum değil mi ?"

Derin kaşlarını çatmıştı. " O nasıl söz öyle? "

" Basbaya bir söz. Yüzüme bakmayıp kovsalar yeri ama tam tersine kucak açıp, teselli ediyorlar bir de."

Derin yeniden hıçkırıklara boğulan kızı sakinleştirmek için sarılmıştı.

" Ozan'sızlık kafana vurdu senin ha bir aydır."

" Çok özledim Ozan' ı. Yemin ederim çok özledim Derin ya.Özlemekten kafayı yiyeceğim yakındır. Ölecek  gibi hissediyorum onsuzken. "

"  Ölmek yok.Düzelecek her şey."

" Işsiz ve evsiz kaldıklarında, toptan sokakta bulunca mı düzelecek? Ozan belki de yıllarca hapiste kalınca mı?"

" Hemen en kötüyü düşünme Berrak.Gün  doğmadan neler olur neler."

" Belki ölürüm  de kurtulurum acıdan.Herkes de benden kurtulur."

" Gel bakayım şöyle sen. Bir  çıkıp hava alalım. Ağla  ağla helak oldun.Kendine gelirsin. Mantıklı düşünürsün azıcık."

" Istemiyorum."