Kaç kere ölmek istedim kaç kere yeniden doğmak istedim sayamadım. Kaç kere öldüm bilinmez ama hep ruhumu öldüğüm yerde bıraktım. Şimdi ise ruhsuz bir beden de öylece yapayalnız savruluyorum.Sadece ağlamayı biliyorum, belki de ağlamamam için gözyaşlarımın kuruması gerekiyordur.
Hiç keyfi olamamak da bir yere kadardır hani çok güzelsindir, masumsundur, her şeyi belki de sürekli alttan alıp hiçbir şeyi yüze vurmuyorsundur.
Bir yere kadar..
Hayatım dönüm noktası hiç yokmuş olamamış, kimse bana bu şansı vermemiş. Hayatta kalmak için çabaladığım süreçte kimse elimden tutmamış. Sırtımdan sayısız defalarca vurulmuşum...
Ölmüşüm de sadece nefes alıyormuşum, ben hayatı değil hayat beni yönetiyormuş yıllardır.
Hayır demeyi de hiç bilememişim. Kin tutmayı bilememişim ondan gelmiş her şey başıma.
Belki de baba sevgisi tatmadığımdan insanlara çabuk güvenmişim
Hiç görmediğim babamı bile çok özleyip arkasından her gece ağladığımı kimse duymamış
Okula giderken öğretmen babanız ne iş yapıyor deyince bana sıra gelene kadar yerimde kıvrılıp sıranın gelmesini beklemişim
Ne diyeceksin babam öldü babam vefat etti yok desen herkes yanlış anlar zaten.
olduğum yerde keşke demişim keşke şuan olsa sadece bir anlık gelse
harçlık almamışım babamdan... hiç naz yapamamışım... bana bir şey aldığında Aslan babam dememişim hepsi kalmış içimde
Kimse bana destek olmamış yaralarımı sarmamış kimseden medet ummamışım
Kırılmışım kalkmışım..
ve
Ben de aşık olmuştum herkes gibi , tabi aşkın daha ne olduğunu bile bilmeden öyle masum ve katıksız ....
sınıfımızın bütün kızları tek bir kişiye aşıktık ve bunu aramızda konuşmaktan da hiç çekinmezdik tabi.
Alperen benim
Hayır Senin değil benim diye kaç kız onun için kavga etmişti kim bilirAma aşkın gerçek olmadığını annemin anlattığı hikayelere inanmayı bıraktığım gün ondan vazgeçtim.
Büyümüştüm Alperen gitmişti, onun için yas tutmuş günlerce ağlamıştım... olmayacak bir sürü hayal de cabası..
Büyüdüğüm dediğim de orta okula geçmiş okullarımızı ayırmıştık ama ben kendimi çok büyük biri gibi hissediyordum her zaman olduğu gibi
Ben tabi bunları düşünüp gecenin bir yarısı neden bir karalar bağlayıp bir gülüyordum...
tabi ki Ateş'i beklerken korkmamak için.
Gecenin bir yarısı olmuş ve Ateş hala eve gelmemişti. Ben de yalnız başıma bu koca evde korkacağımdan yatakta dönüp durmaktan uyuyamamıştım.
Işıkları açıp camın kenarına çektiğim sandalyede otururken geçmişimi karıştırmak da kafamı dağıtmıyor değildi..
Telefonum olsaydı en azından birilerini arar sohbet ederdim..
en başta da annemi arardım kaç gündür görmemiştim bu insanlarada nasıl güvendiğim hakkında bi fikrim yoktu zaten.
Anneme bir şey yapmış olamazlardı değil mi?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN ZAAFI
Chick-LitAteş bir gün suyu görmüş yüce dağların ardında sevdalanmış onun deli dalgalarına... Hırçın hırçın kayalara vuruşuna, yüreğindeki duruluğa Demiş ki suya: Gel sevdalım ol, hayatıma anlam veren mucizem ol... Su dayanamamış ateşin gözlerindeki sıcakl...