Yüzleşme

41 0 0
                                    




"Afra uyan!"

Yanımdan gelen sesi duyuyordum ama kafam çok fena ağrıdığı için bi türlü gözlerimi açmakta zorlanıyordum. Ses çok uğultulu ve gür bir şekilde hem başkasıyla odada hararetli bir şekilde telefonla konuşuyor hem de kalkmam için bağırıyordu.
Sesler durdu bende ımlayarak yüzümü yastığa iyice gömdüm. Ta ki burnumun ucuna onun kokusu gelene kadar.. önce idrak edemeyerek burnumla bir kaç defa nefes alıp verdim. Evet Ateş'in kokusuydu.
sonra tek gözümü açarak bana ağzımın içine kadar girmiş bir şekilde bakan siyahları gördüm ardından seri bir şekilde diğer gözümü açtım.

"Ateş" dememle yataktaki fırlamam bir oldu.. üstüme başıma baktım.
Çok şükür her şey yerli yerindeydi
Bana laubali bir şekilde sırıtarak güldü
"Günaydın "

"Gü günaydın" dedim kekeleyerek ve yataktan kalktım.
Dün gece ne olmuştu ben nasıl bu yatağa kadar gelmiştim hiçbir şey hatırlamıyordum.

"Dün çok içtin sonra da burda kalmak istedin dedi" o da oturduğu yataktan kalkıp karşıma dikilerek.
Beni aydınlattın sağol demek istesemde sustum. Arkamı döndüm ve odadan çıkmak için bir adım attığımda beni durdurdu.

"Şu kadın melda mı neyse onu yakaladık. Yüzleşmeye hazırsan çıkalım. "

Ayağım yerde donup kalırken ne bir adım atıp gidebildim ne de bi cevap verebildim.
Doğru ya benim hayatım da bir kadın vardı 22 yaşıma kadar benimle olup bana yalanlar söyleyen deli hastanesinden kaçan bi psikopat.
Yüzleşebilecek gücü kendimde bulamıyordum. Kayıpken daha rahattım sanki..

Arkamdan gelen ayak sesleri tam önüme geçerek durdu. Elleri yana düşmüş kollarımı kavradı
Yüzümü yüz hizasına getirdim.
Neden hala benim için uğraşıyordu ki? Neden peşini bırakmamıştı o kadının ??

"güçlü ol "

Sadece iki kelimesi beni kendime getirmişti.. o eski güçlü kız yorulmuşmuydu yoksa artık kimse bunu sormuyordu Ateş'e bile güçlü olmak zorundaydım. Zayıf anımı göstermemeli gidip yüzleşmeliydim.

"Tamam " dedim "hadi götür bi an önce "
önünden geçip kapıya fırladım.  Ayaklarımdan çıkarılmış topuklularımı kapının kenarından alıp çıplak adımlarla odadan çıktım.
Evet dedim kendime sen her zaman güçlü olmak zorundasın..

Bildiğim camlı dışardan görünen banyosuna ilerledim.
Elimdeki topuklu ayakkabıları aceleyle fırlattım.
Aynanın karşısına geçtim. Akmış göz makyajım dağılmış saçlarımla kendimi dik tuttum.
Vakit eğilme vakti değil Afra dedim. Vakit o vakit değil. Sen yalnızsın!

Elimi yüzümü yıkadım saçlarımı ellerimle düzelttim.  Bembeyaz gece elbisemin toplanan yerlerini çekiştirdim..
Ateş'in çıkardığı eldivenlerden görünen yaralarımı sevdim.
Kendimi sevmeyi öğrenmek istedim. Kimsesizliğimle, sevilmeyişime herkese inat.
Kapının önüne fırlattığım ayakkabılarımı alıp ayaklarıma geçirdim ve banyodan çıktım..

Karşımdaydı.. buz gibi bakışlarıyla, hiçbir şeyi umursamaz o tavrı ile mutfak masasında oturuyordu.
Duvarlar cam olduğu için net görüyordum işte.
O da çıktığımı gördü bana baktı.. hala olduğum yerde duruyordum..
İşaret parmağını kaldırıp gel işareti yaptı.
Verdiği komutla adımladım. Mutfağa girdiğimde buz gibi sesiyle konuştu.
"Otur"

Benim oturmamla kalkarak ocağın üstünde kaynayan çaydanlıktan iki bardak çay doldurdu..  kendisine ful dem olan bardağı alırken bana açık çayı koydu ve karşıma oturdu.

Masayı gördüğüm andan beri dilimi yutmuş hareketlerimi kontrol edemez hale gelmiştim.
Masa eksiksiz hazırlanmıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 06, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIĞIN ZAAFIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin