Öhüüğ Jiyong bey öhü
___
Chaerinden
Sonunda bugün yapacaklarım bitmişti.
Sanırım..
Bayan jung hala istediğim dosyaları getirmemişti.. neyse önemli değiller zaten. Sadece sinirimi bozduğu için onları vermiştim.
Her şeyi kontrol ettim. Vee çantamı alıp odamdan çıktım.
- çıkıyor musunuz?
Chaerin: evet, bir şey mi var?
- bu size gönderildi.
Chaerin: ne olduğunu biliyor musun?
- karşı şirketin verdiği davete-
Chaerin: katılmayacağımı bildir. Bahane olarakta yoğun olduğumu söyle
- Peki efendim.
Vee sonunda şirketten çıkabildim. Valeye arabamı getirmesini söyledim. Gözlerimi kapattım Ve derin bir nefes aldım. Az kaldı Chaerin, yakında eski günlere döneceksin ve bu kadar yorulmayacaksın...
Gözlerimi açtığımda arabasına yaşlanmış, kollarını önünde bağlamış beni izleyen jiyongu fark ettim.
Onu fark ettiğimi anlayınca gülümsedi.
Jiyong: selam.
Uff gitsene..
Jiyong: bir şey söylemeyecek misin?
Aynen
Jiyong: peki.. söyleme. Konuşmuyorken daha güzel gözüküyorsun.
Gıcık işte..
Off
Chaerin: ne istiyorsun?
Jiyong: dur bir düşüniyim. Bir cevap istiyor olabilir miyim?
____
Yixingten
Jiyong hyung çıkmıştı..
Yixing: Sehun ben eve gidiyorum.
Sehun: dur bende gelcem.
Beraber çıktık. Yaklaşık 6 yıldır sehunla beraber yaşıyordum. Pişman mıydım? Fazlasıyla.
Sehun: soo hyung neden hiç aramıyor?
Yixing: bilmem.
Sehun: arıcam.
Telefonunu arabaya bağladı ve Kyungsooyu aradı.
Kyungsoo: efendim?
Sehun: hyung, niye hiç aramıyon ya. Neyse. Naber?
Kyungsoo: iyi, sen.
Sehun: iyi. Napıyon?
Kyungsoo: hiç birşey.
Sehun: anladım.
Bi sessizlik oluştu.
Yixing: soo orda mısın?
Kyungsoo: evet?
Yixing: bi an sessizlik oldu da..
Kyungsoo: konuşacak bir şey mi var amk?
Yixing: haklısın..
Kyungsoo: dae yok mu?
Sehun: ay sen çok geride kaldın di mi?
Kyungsoo: öldü mü?
Sehun: yok.
Kyungsoo: nasıl ya?
Yixing: orayı bizde bilmiyoruz. Jiyong hyung Jongdaeyi biraz pataklayıp saldı. Ama Minseok'u gerçekten maaf etti
Kyungsoo: anladım.
Sehun: ee iş bulabildin mı?
Kyungsoo: nayeonun babası şirketin korede ki yönetimini bana veriyor.
Yixing: vaaayyy sen nasıl böyle bir şeyi kabul ettin?
Kyungsoo: orayı bende bilmiyorum.
Mal lan bu
Yixing: peki..
Kyungsoo: neyse, sonra konuşuruz.
Sehun: pekiii
Kyungsoo Telefonu kapattı
Sehun başka birini arıyordu
Yixing: yine kimi arıyon?
Sehun: Jongdae hyungu kimi olca-
Jongdae: efendim?
Sehun: nabeeerr?
Jongdae: iyi. Sen?
Sehun: bende iyi. Napıyon?
Jongdae: hiiç boş boş oturup dizi izliyorum
Sehun: oha Minseok seni nasıl yalnız bıraktı vayy
Jongdae: Junmyeon ve Baekhyun geldi. bende kaçtım. Sen napıyon?
Sehun: yixing hyungla eve gidiyorum.
Jongdae: yixinnggg~
Yixing: ne?
Jongdae: özledin mi beni?
Yixing: senin nereni özliyim be
Jongdae: ayıp.
Yixing: yav he.
Jongdae: şakayı bırakın da ben sizinle takılmayı cidden özledim lan
Sehun: artık bizimle dışarı çıkamazsın sevgilin kızar senin.
Yixing: otur sevgilinle evcilik filan oyna
Sehun haykırmaya başladı.
Sehun: masum masum oynayın siz.
Jongdae: SEHUN! YIXING!
Yixing: kızdı galba
Sehun: woww
Jongdae: mallar.
___
Jisoo dan
Ablam hala gelmemişti..
Jisoo: jen, saat kaç oldu?
Jennie: 10'a 10 var
Jisoo: niye geç kaldı ki?
Jennie: toplantı filan uzamıştır.
Jisoo: herhalde. Yemek yemiştir umarım.
Jennie: umarım. Kendini bu aralar aç bırakıp sadece çalışıyor
Jisoo: aynen..
Biraz televizyon filan izledik.
Yaklaşık 40 dakika sonra ablam geldi. Mutlu gözüküyordu.
Jennie: unnieeğ~ yüzünde güller açıyor hayırdır?
Chaerin: ne?
Jisoo: bugün güzel bir şey mi oldu?
Chaerin: önemli bir şey değil.
Hiç öyle gözükmüyor. Ağzın kulaklarında. Öhm
Jennie: peki..
Chaerin: yarın erken kalkmam lazım. Ben yatıyorum.
Jisoo: yine mi? Kendini çok yoruyorsun.
Chaerin: hayır, Ben iyiyim.
Gülümsedi ve odasına gitti.
Jennie: uzun süreden sonra zorla gülüyormuş gibi gözükmüyor.
Jisoo: aynen.
Jennie: fazla kurcalamayalım, mutluysa sorun yok.
Jisoo: haklısın. Zaten yakında söyler.
Jennie: ben yatmaya gidiyorum.
Jisoo: iyi geceleerr~
Jennie: sanada~
Bende odama gittim.
Ve yatmadan önce son kez telefonda biraz gezindim..
İlgimi çeken bir şey yoktu..
Ve telefonu kapatıp yorgani kafama kadar çektim.
___
💩💩💩💩💩💩💩💩💩💩💩💩💩💩💩💩
Sınır: 60
593 kelime
