2.5

722 50 106
                                    

Jiyong'tan

Çocukları toplamış plan yapıyordum.

Sehun: hyung, plan iyi güzelde.. ölebilirler?
Jiyong: istediğimde bu zaten.
Yixing: sen niye aniden alevlendin ne oldu?

Dün olanları anlattım.

Kyungsoo: tamam her şey kabul ama ben en başını bilmek istiyorum. Nedenini bilmeden adam öldüremem.
Jiyong: peki. Sanırım artık zamanı geldi..

Derin bir nefes aldım ve anlatmaya başladım.

Jiyong: junmyeon, minseok ve ben, ortaokuldan beri arkadaştık. Lisedeyse nasıl olduğunu anlamadan bu boka girdik. Jongin ve chanyeol junmyeonun arkadaşıydılar. Baekte minseokun nasıl olduysa onlarla da yakınlaştım. Şuan sizinle ne yapıyorsam onlarla o zaman aynılarını yapıyordum. Onları kardeşlerim olarak görüyordum. Sonra lise sondayken, annem ölüm döşeğine geldi. Ve bana 2 tane kız kardeşimin olduğunu söyleyip diğer dünyaya gitti.

Ben kafayı yemiştim. Nasıl olur anlamıyordum. Onları görmek istemiyordum. Kabullenemiyordum yani. Ben hastanede annemin başındayken çocuklar bir işe kalkışmış tabi başlarında da Junmyeon var. Bunca yılda Fark etmişsinizdir, uyuşturucuya ayrı bir nefretim var. Ve çocuklar uyuşturucu işine girişmiş. Onlara kibarca bunu iptal etmelerini söyledim.

Çünkü benim araçlarımı kullanarak uyuşturucu taşıyacaklardı. Kabul etmediler ve biraz sert çıkıştılar. Özellikle Junmyeon, baya bi sert çıkıştı. Oysa en güvendiğim oydu. Herkes onun arkasında durdu. Sadece küçük bir atışmadan dolayı beni aşağıladılar. Oysa Ben sadece uyuşturucu taşımayacağımı söylemiştim. Meğersem Junmyeon'un hedefi en başından beri buymuş, benim yerime geçmek.

Kavganın ertesi günü depoya geri döndüm. Adamlarımın hepsi Junmyeon'un karşısında diz çöküyordu. Oysa hepsini ben büyütmüştüm. Hepsi benim sayemde yaşıyordu. Onları ben kurtarmıştım. Ama Junmyeon onlara ne söylediyse hemen herkes aniden Junmyeona döndü. Beni depoya almadılar. Benim odamda Junmyeon oturuyordu. Hani baskın yaptığımız depo varya. Orayı tamamen ben kurdum. Sonra Junmyeon üstüne kondu. Benim adımı kullanarak bir sürü iş yaptı. Bir tanesinde ne yaptıysa az kalsın hapse giriyordum.

Merak ettim, Junmyeon onlara ne söyledide böyle döndüler? Merak ettim. Araştırdım. Junmyeon ve Minseok birleşip hepsine annemin bir orospu olduğunu babamın bile belli olmadığını, şuan onlara verdiğim paranın annem öldüğü için yakında biteceğini, Junmyeonun daha fazla verebileceğini ve daha bir çok şey söylemişler...

Öğrendiğim gibi eşyalarımı alıcam bahanesiyle depoya gittim. Sadece çocuklar vardı. Minseok hemen kalkıp niye geldiğimi sordu. Bahanemi onlara söyledim. Ve yukardaki odaya çıktım. Masada bana ait ne varsa aldım. Benim adıma ruhsatlı olan silahı çantama attım. Ve bıçağımı arka cebime koydum. Çıkarken gördüğüm şey iyice sinirlerimi hoplatmıştı. Baekhyun, kız arkadaşımla öpüşüyordu..

Ben, onlara güvenmiştim.. fakat onların bana yaptıkları. Gururumu incitti. O sırada elini omuzuma koyan Junmyeonu ittim...

--- (Y/N: o zamanlara gidiyoruz ehu) --

Junmyeon: uw sinirliyiz bakıyorum.
Jiyong: siz şerefsizliğin kaçıncı sürümüsünüz lan?
Baekhyun: rol modelimiz sensin teşekkürler.

Derin bir nefes aldı Jiyong.. O sırada chanyeol ayaklandı.

Chanyeol: kendini tutmasan ne olacak? Sal kendini.
Minseok: hepimizi halledebilecek gibi davranmayı kes.
Jongin: egon artık fazla okuyor.

Ne olduysa o zaman oldu. Jiyong etrafını sarmış 5 kişiye sırayla saldırdı. İlk arkasında duran Junmyeon'u yere yığdı.

Twin Sisters And Mafia Brother Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin