Jisoo'dan
Sabahtan beri lisayla jennieyi dışarı çıkarmak için uğraşıyorduk ama o aldığı haber yüzünden utandığı için kafasını yorgandan dışarı çıkarmak bile istemiyordu.
Lisa: unniiieeğ hadii yaa~
Jennie: ya gidin başımdan
Jisoo: jen, alt tarafı mino dışarda arkadaşıyla takılırken ordan geçen biri onları videoya çekmiş. Ve orda mino sana geri dönmek istediğini ama korktuğunu söylüyor yani ne var bunda?
Ve kafama yastığı yedim.
Jisoo: yia!
Lisa: hem sende ondan hâlâ hoşlanmıyor musun? Ne bu utangaçlık?
Jennie: gerizekalı sence bundan mu utanıyorum?
Lisa: evt.
Jennie: zeki kardeşim, bizim eskiden çıktığımızı sadece siz ve onun arkadaşları biliyordu. Kimse bilmiyordu ve zaten mino o zamanlar popüler değildi. Şimdi ise okulun en popülerlerinden biri. Ve peşinde 393993838289192838192 tane kız, 928392919299394920109 tanede erkek var. Ama o beni seviyor. Şimdi anlıyor musun?
Lisa: haa anladım tamam.
Jisoo: tamam, uzak bir yere gideriz okuldan biriyle karşılaşmıyacağımız bir yere. Hadii
Dedim kolunu çekerken.
Jennie: pfff! Kurtulamıycam de mi?
Lisa: chaerin unnie bile kurtaramaz seni şuan.
Jisoo: ehu evet.
Jennie: off! Niye işe gitti ki şimdi yia. Ağlıcam ühü
jisoo: hadiii
Zorda olsa bunu başardık. Chaeyoung olsa daha kolay olurdu. Ama yoktu. Ablası dönmüştü ve onunla takılıyordu.
Ve tesadüfen minonun ailesine tek başına yapabileceğini göstermek için çalıştığı kafede bulduk kendimizi. Aaaa tesadüfe bak ya
Jennie: sizi öldüreceğim. Ne işimiz var burda yah!
Lisa: ne güzel yer işte. Gel otur şöyle.
Jisoo: aynen. Bir kahve içip kalkarız zaten.
Jennie: evde görürsünüz..
___
Baekhyun'dan
Gözümü açtığımda depoda Junmyeon hyungun odasındaydım nie ki?
Etrafa baktım. Diğer koltukta myeon hyung yatıyordu. Diğer koltukta da chan.
Başımda ki ağrıyla kalkıp jun hyungun yanına gittim onu dürtüm.
Baekhyun: hyunggg~ yaşıyon mu? Hıh? Güzel dayak yedik hee
Onu kaldırmayı başardım.
Junmyeon: kes. ağh çenem. Galba çenem kırıldı.
Baekhyun: kırılsa duramazsın hehe
Kafama bi tane yapıştırdı.
Baekhyun: ağuuu~
Junmyeon: özürlü. Şu chanyeolu kaldır.
Gidip chanyeolun kulağını çekerek onu uyandırdım. Ehe yetenek işte.
Chanyeol: başım dönüyo- Minseok hyung nerde?!
Bende diyorum ne eksik. Minseok hyung yokmuş. En son bıçaklanıyordu.
Junmyeon hyung ışık hızında odadan çıktı.
Arkasından gittik.
Junmyeon: MINSEOK NERDE?!
bi tane çocuğa bağırıyordu.
- s-sizi kapı-kapının önünde b-bayılmış bir şekilde b-bulduk. Ü-üçünüzüde bi-bir şey y-yoktu. S-sizi müdahale e-edebildik a-ama min-minseok hy-hyung ç-çok kötüydü. O-onu ha-hastaneye ka-kaldırdık.
Çocuk yakasına yapışmış gözlerinden öcüler gibi alev fışkıran Junmyeon hyungtan korktuğu için zar zor konuşuyordu.
Chanyeol yavaşça Junmyeon hyungu çocuğun yakasından aldı.
Baekhyun:hangi hastane?
- merkezdeki özel hastaneye götürdüler.
Junmyeon; dediniz doktora? Kendisi mafyada kavgada bıçakladı. Bunu mu?
- hayır. Heechulun bi tanıdığı o hastanede çalışıyor. (Bütün kpop idollerini mafya yapma time)
Junmyeon: anladım. Hadi gidelim.
Hastaneye gitmek için yola çıktık.
Junmyeon: Jiyongla iş birliği yapmış. Gördüğüm yerde geberteceğim onu.
Kendi kendine konuşuyordu. Büyük ihtimalle jongin'den bahsediyor..
Junmyeon: o çocuk, cidden Minseok'u kendine bağımlı hale getiren çocuk muydu? Yani hepsi jiyongun bir planı mıydı?
Chanyeol: anladığım kadarıyla öyle.
Junmyeon: ha?
Chanyeol: sesli düşünüyorsun hyung.
Hastaneye varınca Junmyeon hyung yine ışık hızında hastaneye girip, girişte ki masada bilgisayar başında oturan kadına yöneldi. Ne deniliyordu buraya lan.
- Hoş geldiniz. Nasıl yardımcı olabilirim?
Junmyeon: kim Minseok. Kim Minseok şuan nerde?
- nesi oluyorsunuz?
Junmyeon: yakın bi arkadaşıyım.
- ım.. Minseok bey şuan amileyata. Amileyattan sonra 10. Kattaki 409 numaralı odaya kaldırılacak
Junmyeon: ne zaman çıkar?
- bilmiyoruz.
Jun hyung asansöre uçtu. Bizde peşinden.
Ameliyathane 2. Kattaydı. 2. Katta çıktık. Orda Heechul ve heachanı (daha bebeksin amk sen ne işin var bu kitapta) gördük.
Heechul: Junmyeon,
Junmyeon: ne oldu? Neyi var ?
Heechul: 1 saatten fazladır amileyata. Neyi var bilmiyoruz.
Chanyeol: tamam, siz gidin.
Heachan: emin mısınız?
Junmyeon: evet, gidin.
Gittiler. Bizde oturduk ve beklemeye başladık...
1.5 saat sonra
İçerden bi doktor çıktı.
- kim Minseokun yakınları?
Adama döndük.
- kesik çok derindi. Kanaması çok zor durdu. Biraz fazla kan kaybetti.. Ama başardık. Şuan odasına kaldıracağız. İzninizle.
Doktor gitti.
Baekhyun: yanniii şuan iyi de mi?
Junmyeon: galba.
Amileyathane kapısı yeniden açıldı. Hastane yatağında yatan Minseok hyungu görünce donakaldım. Serum takılıydı. Galba kan kaybettiği için. Hiç bi fikrim yok. Minseok hyung çok kötü gözüküyordu.. resmen rengi gitmişti..
Onu götürdüler. Bizde hemen odaya çıktık.
Junmyeon hyung hemen baş ucundaki yere oturdu ve beklemeye başladı... Bizde oturduk..
Nerdeyse 25 dakika geçti. Ama o hâlâ uyuyordu.
Junmyeon: uyan artık min.. lütfen.
Chanyeol: doktoru çağırsak mı?
Baekhyun: ben çağrıyım.
Odadan Çıktım. Neden bilmiyorum, Minseok hyung uyanmıyacakmış gibi geliyor... umarım yanılırım..
____
Bok yolunda cokzel bir şekilde gidiyorum.
Sınır: 90
709 kelime.
Eet bundan sonra hep Kaç kelime yazdığımı sölücem.
