"Şimdi ne olacak Minseok?"
"Biraz daha burada kalacaksın sevgilim. Ama merak etme, en kısa zamanda çıkacaksın. Çıktıktan sonra kalacak yerin var mı?"
"Ailemin evi var ama orada kalabilir miyim bilmiyorum. Yani, annemsiz.."
"İstersen bir süre bende kalırsın. O süreçte evini satarız ve yeni bir yer tutarız."
"Mantıklı geldi."
Minseok gülümsedi ve kolumdan tutarak kendine çektikten sonra sıkıca sarıldı."SooMi, soruyorum hızlı cevap ver! Cidden Minseok abimle çıkıyor musunuz?"
"Ne! Hayır."
"Hadi ama yalan söyleme bütün hastane bunu konuşuyor."
"Bütün hastane mi?!"
"Evet."
"Aman Tanrım!"
Eunha'yı kenara iterek hızlıca odamdan çıktım. Merdivenlerden ikişer ikişer çıkarak Minseok'un yanına geldim.
Kapıda beni gören Minseok yanıma geldi.
"Bir şey mi oldu?"
Minseok'u kolunda tutarak çektim.
"Eunha bütün hastanenin bizim sevgili olmamızı konuştuğunu söyledi. Sonuma kadar inkâr ettim fakat bu nasıl oluyor bana açıklar mısın?"
"Cidden hiçbir şekilde haberim yok. Kim nerden biliyor, nasıl yaydı hiçbir fikrim yok. Ama öğrenmeye çalışacağım tamam mı?"
"Tamam."
"Sen o zamana kadar yalanlamaya devam et."
"Tamam, Minseok. Aptal değilim."
"Aptalsın demedim zaten güzelim."
Gülümsedim ve yere baktım.
"Gidiyorum."
"Görüşürüz bebeğim.""Hadi ama bence çok yakışıyorsunuz. İtiraf et artık. Birbirinize aşık olduğunuz belli."
"Saçmalama Eunha. Aramızda öyle bir şey olamaz, o benim doktorum. Ayrıca hastane kurallarını benden iyi biliyorsun. Doktorlar, hastaları ile çıkamazlar. Yani imkansız."
"Ama aşıksınız."
"İşine baksana Eunha!"
"Kızma tamam."
"Kim yaydı böyle bir yalanı?"
"Bilmiyorum. Hemşirelerin odasında konuşulurken duydum. Sonra hemen yanına geldim."
"Anladım."
O sırada Eunha'nın telefonu çaldı. Telefonuna baktı ve oturduğu yerden kalktı.
"Gitmem gerekiyor."
"Peki. Bir şeyler öğrenirsen söyle."
"Tamamdır, o iş bende. Keyfine bak."Yaklaşık iki saattir oturuyordum. Artık sıkıldığımı hissettim ve yerimden kalktım. Odamfan dışarı çıktım ve koridorda ilerlemeye başladım. Bütün herkes bana bakıyordu. Kendimş çok tuhaf hissetmiş, aynı zamanda gerilmiştim.
Hızlıca merdivenlerden aşağıya inerek bahçeye çıktım. Arka bahöeye doğru koşarak gittikten sonra , çimenlerin üzerüne yavaşça oturdum. Çok gergindim ve hiçbir şey düşünemiyordum. Nedensizce ağlamak istiyordum ama Minseok'un bir çözüm bulacağına emindim.
"İyi misin?"
Gelen Minseok'tu. Yavaşça kafamı kaldırdım ve dolu gözlerle ona baktım.
"Neden herkes bana bu kadar tuhaf bakıyor Minseok?"
Minseok yanıma oturdu ve yanağımı okşadıktan sonra sarıldı.
"Ah bebeğim, hepsi benim hatam. Daha dikkatli olsaydım böyle olmazdı. Çok özür dilerim."
Ona sıkıca sarıldım.
"Sadece beni korumanı istiyorum."
"Seni sonsuza kadar koruyacağım.""Hey hey hey! Uyan bakalım uykucu!"
Minseok hızlıca odama girmiş ve beni uyandırmıştı.
"Beş dakika daha, lütfen."
"Ah sana kıyamıyorum. Ama uyanman gerek. Harika haberlerim var."
Gerinerek kalktım ve Minseok'a baktım.
"Nedir o haber?"
Gülümsedi ve gözlerime baktı.
"Taburcu oluyorsun."Biliyorum çok uzun zaman oldu yb atmayalı ama daha çok zaman ayırmaya çalışacağım. Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Destekleriniz benim içün çok önemli. İyi okumalar. Sizleri seviyorum ❤️❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY DOCTOR
FanfictionSooMi, henüz yirmi dört yaşında, akıl hastası, güzel bir genç kızdı. Kaldığı akıl hastanesinde onu iyileştirmek için dört senedir çabalayan doktuna aşık olmaya başlamıştı. Belki de ilacı buydu. Aşk...