ruh ikizim♊ (harry styles fanfic)

bölüm 15

Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açtım. Okula hazırlanıyodum saçımı başımı yaptım neon pembe croptopumla siyah taytlarımı giydim gülümseyerek çıkıyordum ki aklıma louisnin ingilizce hocam olduğu aklıma geldi. Okulda nası davranırdı bana ki? Çok korkmuş hissediyodum okula gitmek istemedim ama okul başlayalı çok olmamasına rağmen şimdiden çok fazla aksatmıştım. Mecburen gittim ama kalbim küt küt atmayı durdurmuyodu..
Sınıfa girdiğimde arka sıramda oturan niall bana gülümsedi.
"günaydın y/n!!"
"günaydın niall" deyip ben de ona gülümsedim. onun saf kalbini yansıttığı gülümsemesi içimdeki endişelerimi biraz olsun eritmişti. Niall gerçekten iyi bir arkadaş...
"ödevini yaptın mı?" dedipi gibi kalbime neredeyse inme inecekti, dün olanlar yine aklıma geldi.
"yoksa unuttun mu?! İlk ders fizik ya hani" deyince yüzüne şaşkın şaşkın baktım. Doğru, tek ödevimiz ingilizceden değildi sonuçta...
"yapmadıysan benimkinden bakabilirsin" deyip göz kırptı, bu kadar kibar olma niall!!
"yok teşekkür ederim zaten yapmıştım" dedim çünkü yapmıştım.
"o zaman iyi!bi an yüzüme öyle bakınca unuttun sandım." dedi ardından fizikçimiz geldi o yüzden önümüze döndük.
Derse odaklanmayı başarmıştım, teneffüs zili çalınca bunu farkettiğim için sevindim. Arka ma döndüğümde niallın bir şey okuduğunu gördüm
"ne okuyorsun?" niall gözlerini bana çevirdi ve elindeki dergiyi bana döndürüp "ah bu mu? Pop up dergisi okuyorum çok keyifli." dedi ve bana uzattı. Biraz göz gezdirdim sanırım genel olarka ünlülerle ilgili bi dergi. Geri verecektim ki içindeki posterler yere düştü! "özür dilerim niall!!" dedim ve hemen eğilip posterleri toplamaya koyuldum niall da" ah sorun değil ben alırım"deyip o da toplamaya başladı. Elime aldığım bir tanesini açıp baktım ki bu harry posteriydi ve son dergi çekimlerdendi!! Tamamen açtım ve büyülendim "harry sen ünlü olmak için doğmuşsun!!! Gözlerimmm" dedim ve postere sarıldım. Daha sonra fark ettim ki bunu niallın önünde yapmıştımposteri ona geri uzattım "ahh kusura bakma harryi görünce kendimi tutamadım" dedim. Niall ise ilk güldü, sonra posteri almadı "senin olabilir" dedi güzel gözleriyle gözlerimin içine bakarak.
"gerçekten mi!!! Sen bir tanesin niall" dedim ve ona sarıldım. Ki o sırada louis hocamın kapıdan içeri girmesiyle ders başladı. Çabucak posterleri topladık ve sıralarımıza geçtik. Arkama dönüp "sağ ol niall" diye fısıldadım ve posteri dosyama koydum.
Kısa süren eğlenceden sonra tekrar içime kötü hisler girmeye başlamıştı. Eski hocamız ne zaman gelecekti acaba.. Louis hakkında düşüncelerimin 360 derece dönebileceğini hiç düşünmezdim ve bi directioner olarak bunu sadece benim bilmem beni çok kötü hissettiriyor. Ama şimdilerde kariyerlerinin zirvesinde oldukları için harry zayn ve niall için işleri kötüleştirmek istemiyorum... Hayır hayır derse odaklann!!
"sayfa 24'teki metni birisi okusun lütfen, y/n sen oku!!" dedi. Adımı söyleyince birden gerildim. Daha sonra okumaya başladım ki louis yanıma yaklaştı kendimi çok tedirgin hissediyordum kelimeleri karıştıracak gibi oldum.
"buranın vurgusunu yanlış yaptın. Böyle okumalısın" diyerek seslendirdi. Herkes ona hayranlıkla bakarken ben yerin dibine girmek istiyordum. Dediği şekilde okudum ki ileriki cümlede tekrar böldü "noktalamalara dikkat etmiyorsun!" diye bağırdı. "bağırmana gerek yok" diye mırıldandım ve okumaya devam edecektim ki elini omzuma attı "öğretmenine biraz daha saygılı olmak ister misin?" dedi. Elini çekmesi için omzumu salladım fakat bırakmıyordu. Neredeyse ağlayacaktım bunu okulda da yapmak zorunda değilsin!! Kulağıma yanaşıp "harry yüzüne güldü diye kendini bir şey sanma, peşini bırakmayacağım" diye fısıldadı ve kürsüsüne geri döndü. "okumaya devam et ne bekliyorsun!" diye de sert bir tonda seslendi. Herkes benim yüzüme bakıyordu. Ben ise artık ne yapacağımı bilemiyordum. "heyy?!" diye tekrar seslenince kendime geldim ve okumaya devam ettim. Bunu ne kadar sürdürmek zorundayım?? İngilizcecimiz lütfen geri gel bir an önce...