9. bölüm

10 2 0
                                    

Herkes maç izlemeye aşağı inmişti. Hiçbişey yapmak istemiyodum. Hele ki Özgür'ün yüzünü görmek istemiyordum. Dengesiz yaa. Niye tutuyodu ki beni ne güzel Nil'i parçalayacaktım. Yine burnunu soktu işte. Iki ders boyunca sadece uyumuştum. Uyandığımda sınıfta sadece Özgür vardı. Yine her zamanki gibi duygusuzca bakıyordu. Bakışları beni biraz ürpertiyordu. Canım sıkılmıştı. Tam sınıftan çıkarken "dur" dedi sert bi şekilde. Onu dinlemedim bile. Sınıftan çıktım tam merdivenlere yöneldiğimde sıkıca bileğimi tuttu diğer eliyle de belimi kavradı. Neydi bu ne yapmaya çalışıyordu. "Ne ya ne istiyorsun" diye bağırdım. Resmen okulu inletmiştim. " Sus bağırma" dedi. Şaka yapiyodu resmen " susmazsam ne yaparsın?" dedim. Yüzünde belli belirsiz bi gülümseme oluştu. Gözleri dudaklarıma kaydı " eğer biraz daha susmazsan göreceksin" dedi. Hayır. Hayır. Asla olmazdı. O gitsin Nil'i öpsün. Ay ben ne diyorum. Gözlerimi sıkıca yumdum. Gözlerini gözlerime dikmişti. Ben kendimi onun kolları arasından kurtarmak istesem de onun gücüne karşı gelemiyordum. Bu nedir ya. Ben daha da bi kendimi çekmeye çalışsam o daha bi sıkı tutuyodu beni. Bi anda elini belimden çekti. Ama hala kolumu tutuyodu. Beni çekiştirerek bos bi sınıfa getirdi. Derdi neydi bunun. " Napiyosun heyy" dedim. Ama beni hiç takmadı bile. Ben oylece beklerken bi anda dudaklarını dudağımda hissettim. Çok narin bi dokunuşu vardı. Ayn Ben ne diyorum iyi bi kafayı yedim. Hem kendimle cebelleşiyorum hemde beni öpen Özgürle. Beni bırakması için onu tüm gücümle itmeye çalışıyodum.  Ama bi gıdım bile kımıldamiyodu. Sonra kendisi çekildi. Bu yaptığı şey çok saçmaydı. Çekilmesiyle tokat atmam bir oldu. Ağzını açıpta bi laf etmedi. Şu an çok sinirliydim. Odadan çıkarken kapıyı çok hızlı çarpmıştım. Lavaboya gittiğimde bi an gözlerimden yaş gelmeye başladı. Şimdi de ağlıyorum. Niye ağladığımı bilmiyorum ama. Ne yaşıyodum ben ne yaptı o bana sadece öpmesiyle beni bu hale getirmişti. Ama o ne sıfatla beni öpmüştü. Off kafamı bitmek bilmeyen sorular vardı. Ve hiçbirinin cevabını da bilmiyorum. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra aşağı indim. Hickimse derse girmeyi istemiyordu. Gözlerim Nur'u aradı. Ama bulamadım. Nerde olabilirdi ki. Arasam dicem telefonum yukarda sıranın üzerinde kalmıştı.
   Acıkmıştım. Kantine gittim. Limonlu kek ve cilekli süt aldım. Bu ikisini çok seviyordum. Evet garipti ama bende gariptimm. Boş biryer buldugumda oturdum. Ben kekimi yerken yanıma hiç tanımadığım iki kız ve iki erkek geldi. Kızlardan mavi gözlü olan bana "selaaamm! Ben Gül." dedi. Garipti. Bende " Selam bende Mira." dedim. Diğer kız devam etti " galiba bu okulda yenisin. Ha bu arada ben de Seçil." yanındaki çocuğu göstererek " bu da sevgilim Berke " dedi. Bende gülerek karşılık verdim. "memnun oldum." dedim. Gül " bak bu da benim sevgilim Mert. Fazla konuşmayı sevmez. Biz Seçille 9. sınıftan bu hana arkadaşız. Mert ile de 1sene 4 ay dır sevgiliyiz." dedi. Bi an gülesim gelmişti. Ama içine attım. Seçil " eee yenisin belli hangi sınıfa gidiyosun" dedi. Bende " 11/B deyim." dedim. Onun ardına baya bi sohbet ettik. Zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım. En azından kafamı dağıtıyodum. Gül " bizim kalkmanız gerek sonra kesin görüşelim" dedi. Bende " tabiki de" dedim. Onlar masadan kalkıp gittiklerinde bende tekrar Nur'a baktım. Hâlâ yoktu. Nerdeydi bu kız ya. Gözlerim Nur'u ararken Özgür ile göz göze geldik. Ben hemen gözlerimi çektim. Son ders için herkes sınıfa çıktı. Sınıfa geldiğimde telefonumu aldım. Bi mesaj vardı. Kaydedilmemiş bi numaradan dı. Üzerine bastım " sakın saçma sapan birşey düşünme sadece boşluğuma geldi." yazıyodu. Özgür'ün attığı çok belliydi. Kendini her yerde belli ediyordu. Aptal ben ne düşünebilirim ki. Hödük işte.

~GÖZLERİN GÖZLERİME~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin