10.bölüm

11 2 0
                                    

   Son derste bittikten sonra aşağı indim. Nur arkamdan geldi. "Noldu sana çok durgundun bugün" dedi. "Yok bişeyim sadece olanlar biraz moralimi bozdu" dedim. Zaten kendiside 2 ders yoktu. Son ders gelmişti. "Asıl sen nerdesin kızım." dedim. Biraz tedirgin olduğu belliydi " sana sonra anlatırım kanka" dedi ve gitti. Hemde koşarak. Kafamda hala deli sorular zaten bir ders boyunca sınır küpüne dönmüştüm. Ben hala Deren'i bekliyodum. O sıra telefonum çaldı. Arayan Deren'di. Açtım hemen. " nerdesin kızım bekle bekle ağaç oldum" dedim. " Ya bi sakın ol ben arkadaşlarla çıktım bekleme boşuna beni annemgilin haberi var." dedi. Sinirim daha da katlanmıştı. Bana haber vermemişti. Ne yapacaktım ben babamı arasam daha beklerdim o yüzden otobüsle gidecektim. Tam adım attığımda  yağmur atıştırmaya başladı. Hay allah taaa otobüs durağına kadar kim bu yağmurda yürüyecekti. Olacak iş değildi. Ama yapcam bişey yoktu. Yürüyecektim. Aslında yağmuru seviyorum sadece sinirli olduğum için canım hiçbişey istemiyordu. Kulaklığımı taktıktan sonra yürümeye başladım. Şarkı olarakta 'belki üstümüzden bir kuş geçer' şarkısını dinliyodum. Hoşuma gidiyordu. Bi taraftan da şarkının sözlerini söylüyodum. Şuan sadece bu yağmurun altında dans etmek istiyodum. Aslında yapabilirdim. Kimsede yoktu ortalıkta. Bi anda yolda dans etmeye başladım. Kendimi çok özgür hissediyordum. Bi kuş gibi. Biraz daha dans etmiştim. Biraz daha yürüdüm. Biri bi anda kolumdan tuttu ve kendine çevirdi. Boyu uzundu. Yağmur yüzünden gözlerimi açamıyodum. Kulaklığımı hızlı bi şekilde kulağımdan çekince canımın açılmasıyla küçük bi çığlık attım. " kızım sen salak mısın?" dedi. Ha..Hayır olamaz ya bu Özgür'dü. Ne işi vardı burda. "Nerden çıktın sen" dedim. Ama beni hiç aldırmadı bile. " saat kaç senin haberin varmı. " dedi. Gerçekten baya geç olmuştu  ben ne zamandır boş boş dolaşıyodum bilmiyorum. " ben..ben sadece öyle yürümek istemiştim." dedim. " senin kafa güzel herhal " dedi. Bende " bilmiyorum" dedim kendimi suçlu hisseder gibi. " aptalsın kızım aptal nasıl davranacağını bile bilmiyosun" dedi. Ne diyodu bu " kim? ben mi? " dedim. " evet" dedi. " ama yetti ha nesin sen çok mu akıllısın ki burda bana gelmiş aptal diyosun. Asıl sen nasıl davranacağını bilmiyosun. Sensin o aptal." dedim. Çok sinir etmişti bugün beni. " aptal" dedi. " hala aptal diyosun. Yav sen değilmiydin öptükten sonra boşluğuma geldi diyen. Sensin aptal işte. Tek aptallıkla kalmayıp dengesizsin, hödüksün." dedim. Bütün nefretimi kinimi öfkemi resmen kusmuştum. Biraz olsada rahatlatmıştı beni. Bana bakarken bi anda kaşları çatılmıştı. Sinirlenmişti her haliyle belliydi. " dediğim gibi boşluğuma geldi yoksa başka bişey yok" dedi. " zaten olamaz" diye devam ettim. Birbirimize bi süre baktıktan sonra gözlerimi gözlerimden ağrımadan eliyle arabayı gösterip emir verircesine " bin" dedi. Bende kesin bi şekilde " hayır " dedim. Bana " bu saatte tek başına gidemezsin hem ailen merak etmiştir " dedi. " Niye düşünüyosun beni" dedim. " Sen bilin" dedi. Arabaya bindi ve gaza bastı. Bende arkasından öyle boş boş baktım. Bi an araba durdu. Geri gelmeye başladı. Bunun derdi neydi . Arabayı önümde durdurdu " bin. Zor kullandırma " dedi. Gözlerimin içine çok derin bakmıştı. Ne yapacagimi tahmin etmek istemiyodum. Dengesizdi sonuçta herşeyi bekliyodum. Yanina oturduğumda bana biraz baktıktan sonra yüzünde zafer kazanmışçasına bi tebessüm oldu. Doğrusu ilk defa onu gülerken görmüştüm. Sonuçta tebessümde gülmekti. Yola odaklanmıştı bende ona " ne var" diye sordu. "Anlamadım" dedim. " Niye bakiyosun" dedi. Gözlerimi ondan çektim ve önüme döndüm " bilmem" dedim. Aynen ya ben niye bakıyodum ki. Bilmiyorum.

~GÖZLERİN GÖZLERİME~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin