~GÖZLERİN GÖZLERİME~

19. bölüm

  Kızlarla buluşma yerine geldiğimde onlar benden önce gelmişler di. Onlara sarildim hoşgeldin beş gittin sohbeti yaptık az sonrası gezmek ti. Biraz ileride bi kafeye geçtik. Hepimiz çikolatalı süt istedik. Seçil bana bakarak "anlat bakem dün ne oldu " dedi sohbet öylece başlamış oldu
Ben
" bişey olduğu yok sadece dün dediğim gibi Özgür de kaldım "
Gül
" işte kızım bizde sana onu soruyok evde ne yaptınız"
Nur:
" dökül bebem dökül"
Gül:
" dinliyoruz"
Başladım anlatmaya. Bazen çok tepki verdiler ama iyi tepkilerdi. Ama hepsinde de biraz şaşkınlık vardı.
Ben:
" noldu size şaşırmış gibisiniz" dedim hepsi susmayi tercih etti. Somunda Gül başladı anlatmay " yani Mira iyi güzel vakit geçirmişsiniz bu çok güzel. Bak Mira ben Özgür'ü 2 yıldır tanıyorum. Gayet iyi biri. Bundan 3 yıl önce Özgür bi kızı sevmiş. Biz Mertle sevgiliyken Özgür'ün sevgilisi vardı. Alya. O zamanlar Özgür daha çok gülerdi yine bizimkilerle takılırdı ama yine de bu kadar içine kapanık biri değildi. Alya benim liseye ilk başladığım zaman en iyi arkadaşımdı. Ben de onun vasıtasıyla Mertle tanıştım. Uzun zaman biz hep birlikte takildik. Bu gördüğüm tayfayla. Bi gün yine bi kavga vardı. Ama bu kez karşı taraf ellerinde bıçakla felan gelmişti. O zaman bize bizimkiler sakın gelmeyin parka demişler di. Ben çok merak etmiştim. Alya endişelenmişti. Bi anda hepimiz gitme kararı aldık. Oraya gittiğimizde Mertgil çok pis kavga ediyorlardı. Bi anda Alya kavgayı ayırmak için ilerlemeye başladı Seçil Alaya yı bi çok kez uyardı. Gitme dedi Nur da uyardı. Ama dinlemedi. Alya gitti. Bizde arkasından gittik . Kavga karaman çorman bi hal aldı bi çocuk Alya yi kolundan tuttu ve bıçağı boynuna dayadı. Istediği şeyi yapmazsak öldürecekti. Özgür tamam dedi sakın dedi bi hata yapma dedi. Arkadaşlarını bırakmanızı istedi. Bizimkilerde biraktilar. Çocuk tam kaçarken Alya yi karnından bıçakladı. Onlar ordan hızlıca kaçıp gittiler ..." Bi amda duraksadı. Sesi artık buğulu gelmeye başlamıştı."istersen anlatma " diyebildim. Diğer kızlarda aynı şekilde üzgündü. Gül " ... Özgür Alya yi kucağını aldı ve hiç durmadan hastaneye götürdük. Doktor fazla kan kaybetmiş deşmişti. Hicbirimizin kanıda uyuşmuyordu. Başka kan bulma telaşına kapıldık. Aradan biraz zaman geçtikten sonra ameliyattan bi doktor çıktı. Maalesef öldü. Başınız sağ olsun. Dedi ve gitti. O an Özgür yere yığıldı ve ilk defa hıçkırıklar içinde o gün ağıdı. Hepimiz birimize sarıldık. Ağladık. Aylarca uğraştık ama Özgür tekraradan eski haline dönemedi. Kafa dağıtmak için biseyler aradı ama bulamadı. Alya nin ölümünden sonra her yıl düzenli olarak ziyarete gidiyor. Bizde elimizden geldiği kadar ziyaret edebiliyoruz." dedi. Ben onları şok içinde dinlemistim. Sadece " ben .. ben çok üzgünüm " diyebildim. Özgür acısından bakınca çok kötüydü. Sevdiği kişiyi topragin altına vermek çok zordur. Allah kimseye yaşatmasın. Seçil " işte böyle Mira o yüzden çok şaşırdık. Senelerdir eve kız sokmamıştı. Hiç kimseyle böyle olmamıştı. Eğer ona iyi geliyorsan..." dedi. Devamını getirmek istemedi. Nur" ama bu da bişey sonuçta belki Özgür eski Özgür olabilir" dedi. Hepimiz bir ağızdan " inşallah" dedik. Çikolatalı sütlerimiz bitince kalktık. Biraz kafa dağıtmak için alışveriş felan yaptık. Bi çok elbise denedik çıkardık. Bir sürü fotoğraf çektik. Ve en güzeli de erkekleri akşam yemeğine davet ettik. Bu çok fantastik geliyodu. Ama gayet iyi bi fikirdi. Fıkır Seçil den çıkmıştı. Akşam yemeği için güzel kıyafet seçmek gerekiyordu. Nur bizi bi mağazaya getirmişti. Çokta güzel bir yerdi. Nur lila bi renkte kısa bi elbise seçti. Gül , siyah uzun dizden aşağısı yırtmaç olan bi elbise seçmişti. Seçil, mora yakın bi renkte kısa pofuduk etekli bi elbise bende kırmızı diz boyuma gelen dar bi elbise tercih etmiştik . Hepimizde birbirimizden güzel olmuştuk.