Karne günü...
Karne günü erkenden hazırlanıp okula gittik. Ablamla annem ablamın mezuniyet törenine gitti. Babamda beni bıraktıktan sonra geçti. Karneden sonra bizimkilerle küçük çaplı eğlenmeye gidecektik. Deren mezuniyetine katilamiyacagim için sinirlenmişti ama bi şekilde ben kendimi ona affederirdim.
Bizimkilerin yanına gittim. Hepside çok sık gözüküyordu. Ne kadar sade olsakta. Hocalar karneleri vermek için sınıfları çağırıyordu. Nur , Özgür ve ben birlikte gittik . Karneleri alacağımız yerde Nille göz göze geldik. Sinirlenmiş gibi bakıyordu. Ne de Özgür benim yanımda ya. Bize doğru geleme başladı Nur'a döndüm Nil'i göstererek " kanka bu kız bu tarafa mi geliyor ne istiyor yine " diye sordum. Nur da " boşver kanka yine Özgür'ün yanına geliyordur merak etme Özgür ona yüz vermez " dedi. Biliyordum aslında Özgür'ün ona yüz vermeyeceğini ama ya bi terslik olursa Nur'a dönerek " inşallah öyle olur sonuçta bu Özgür dengesizin teki" küçük bi kahkaha attı. Onun etkisiyle bende güldüm.
Nil yanımıza geldiğinde ah pardon! Özgür'ün yanına geldiğinde " selam uzun zamandır konuşamıyoruz " dedi. Özgür ilk önce cevap vermedi Nil devam etti " her daim.." beni göstererek.." şu kızın yanındasın" dedi. O an sinir olmuştum. Ne yani benim yanımda olamaz mı ? Kıskan çatla patla .. Ben ne diyorum ya . Özgür cevap verdi " Mira " dedi. Tam efendim diyeceğim sırada " şu kız değil Mira . Ve bu seni ilgilendirmez " dedi. O an zafer kazanmışçasına sevindim. Özgür anı bi hareketle elini tuttu ve bizimkilerle buluşacagimiz yere geldik. Elimi hala bırakmadı " Özgür " dedim. Kafasını kaldırdı bana baktı. Devam ettim " iyi misin ? " dedim. Güldü. " bakıyorumda biraz önceki dediklerim hoşuna gitti " dedi. Bunu beklemiyordum . Mahçup bi şekilde güldüm. Nur yanımıza geldi . Elinde karneler vardı. Bizimkilerde onun arkasından.... Nur karneleri bize uzattı sonra da Oğuzun yanına geçti. Gül " ben başlıyorum 68" dedi. Seçil " ben devam ediyorum 73" dedi. Gül sinirlenmişçesine Seçile baktı " bütün sınavları aynı yaptık nasıl oldu bu iş " dedi. Hepimiz güldük. Nur " garip ama güzel 74" dedi. Hepsi bana döndü " benimkiii...şeyy.. 64" dedim. Özgürle göz göze geldik. Çok normal bakıyordu. Mert " al benden de o kadar kardeşim ya 64" dedi. Oğuz" ohoo siz baya uçtunuz amma 58" dedi. O an kendimi gülmemek için zor tuttum. Berke " uff 76" dedi. Özgür Berke'nin omzuna koydu elini " bi kerede çalışmayın 69" dedi. Sesli bi şekilde güldük. Hepsi sevgilisini kollarına girdi. Ozgur de beni bi köşeye çekti. " Bugün bana ayrı bi güzellik yapar mısın? " diye sordu. Kafami salladım. " tamam o zaman bugün benimle mutlu ol yeter " dedi. Güldüm. Boynuna sarıldım. Ne demek istediğini anlamıştım. Bi nevi sevgili gibi bişeydik. Okuldan çıktık ve lunaparka gittik. Arkadaşlığımızın başladığı yerdi. Güzel. Gondola binmek için oylama yaptık çoğunluk olarak binmek istendi. Özgür'e en başa binme teklifinde bulundum o da kabul etti. Mert ve Gül de diğer başa bindiler. Oğuz ve Nur önümüze oturdu Berke ve Seçil de ortalara doğru oturdu. Herkes halinden memenun gözüküyordu. Özgür beni kollarının arasına aldı başını boynuma gömdü elleri ellerimi tuttu. Onun bu hali beni çok mutlu ediyordu. Diğerlerinide bizden bi farkı yoktu. Ama bi fark vardı onlar bağırıyor biz anın tadını yaşıyorduk. Gondol durduğunda Özgürle ayrıldık ikimizinde yüzü gülüyordu. Tabi digerleride bizle uğraşmaktan kendilerine zaman ayıramıyorlardı. Oy oy ne yapacaktık biz bunlarla . Lunapark ta biraz daha zaman geçirdikten sonra kumsala geldik. Saat 7 ye geliyordu güneş batmıştı neredeyse. Kumsalda biraz yürüdükten sonra tüllerle süslenmiş ışıklı bi alana gittik . Meşaleler felen etrafta yanıyordu. Çok sık bi alandı yerde minderler ve ortada güzel bir yemek masası vardı. Mert " kızlar burayı sizin için hazırlardık" dedi. Burası çok güzel bir yerdi. Harikaydı. Bizi her defasında mutlu etmeyi biliyorsunuz , dedim. Yemeğin başına oturduk.
Yemeğimizi yedikten sonra Özgür beni de alıp biraz gezeceğimizi söyledi. Bizimkilerden uzaklasmistik. El eleydik ben mutluluktan havalara uçuyordum . Özgür'ün bu hallerini seviyordum. Beni kendine çevirdi . Gözlerini gözlerime dikti. Yüzüme doğru eğildi , nefesini yüzümde hissettim , gözlerimi usulca kapattım, boşta olan elini yüzüme getirdi baş parmağını dudağımda gezdirdi , ve birazcık daha eğildi sadece benim duyacağım bi sesle ' kalbim sende ' dedi. Bu da onun ' seni seviyorum' deme şekliydi. Bende' kalbim sende' dedim. Dudaklarımız kavuştu.
Biraz daha ilerledik cebinden birşey çıkardı. Bana baktı gözlerimi kapatmam gerektiğini söyledi. Gözlerini kapattım. Elimi ters çevirdi ve içine birşey koydu. Gözlerimi açtım. Avucumun içinde kalpli kolye vardı. Çok güzeldi. Özgür gözlerini gözlerime dikti . Elinde anahtar şeklinde bir kolye vardı. Diğer elini kalbimin üzerine koydu " bu kalbin anahtarı bende " dedi. Elindeki kolyeyi boynuna taktı. Kollarımdan tuttu ve beni de döndürdü. Elindeki kolyeyi aldı ve boynuma taktı. Sanki incitecekmiş gibi çok narin tutuyordu. Arkamdan belime sarıldı. Kafasını boynuma gömdü derin bi nefes çekti. Geri çekildi. Önüne döndüm ve boynuna sarıldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~GÖZLERİN GÖZLERİME~
Teen FictionSımsıkı boynuna sarılıp, kokusunu içine çektikten sonra ; kulağına " seni çok seviyorum" demektir aşk... ❤🖤💙 ________ Arkadaşlar kitabımı yıldızlarmısınız rica etsem 😊😊😊😊🙏🙏🙏