"Her doğan gün yeni bir hayatır"
Yeni bir hikaye ve yeni karakterler önsözleri sevmem bu yüzden konuşmayı bırakıp okumaya başlayalım
**********
Elimi zille doğru uzatım kısa bir süre basıp sesi duyduktan sonra elimi çektim bir iki dakikanın ardından kapı açıldı
"ıtır"Utku eşofman takımı ve dağınık saçlarıyla bana bakıyordu
"kuzen"
içerden babanemin sesi duyuldu
"kimiş gelen"
kapıyı sonuna kadar açtı
"kapıda kaldık içeri gir hadi babanemde görsün seni"
cümlesi biter bitmez babanem kapıda belirdi
"Itır kuzum"
yüzündeki gülüş içimi ısıtıyordu
"gelsene içeri Itırım"
"ben gidiyorum babane sizi görmek istedim sadece"
yüzünde ki gülümseme silinirken bi hüzün çöktü gözlerine
"demek buldun avukatı"
Utku içeri gitti
"buldum"
gözleri dolmuştu
"gidiceksin yani kararlısın"
başımı yere eğdim gözyaşlarını görmeye tahammül edemiyordum
"gitmek zorundayım annemi, babamı ancak böyle bulabilirim"
elini çeneme koyup yüzüne bakmamı sağladı
"onlar öldü Itır kabul et bunu, bırak Zafer ne yapmak istiyorsa yapsın beraber gidelim tüm bu olanlardan uzaklaşalım birlikte"
çenemde duran elini indirdim
"yapamam ölü ya da diri ailemi bulucam en azından bi mezarları olduğunu bilsem bile yeter Zafer'se yaptıklarının bedelini ödemeli"
babanem çoktan ağlamaya başlamıştı
"kuzum, ben kocamı kaybettim, oğlumu kaybettim, gelinimi kaybettim ve tüm bunlara sebep olan benim diğer oğlum seninse amcan şimdi sana da bir şey olursa ben naparım sen tüm bunlarla nasıl baş ediceksin "
başımı sol tarafa çevirdim ellerimi iki yanda yumruk yapmış sıkıyordum
"o benim amcam değil hiç bir zaman da olmadı hem sen merak etme onca yıl Zaferle birlikte nasıl yaşamayı başardıysam bunu da öyle başarırım"
söylediğim kelimeler onu üzmüştü ama ben yeterince acı çekmiştim onların korkaklığı yüzünden söylediğim bir iki kelimenin ağırlığına katlanabilirlerdi Utku elinde bir kağıtla geri döndü babanem akan gözyaşlarının ardından zorla konuşmaya çalışıyordu
"hiç bir zaman afetmiyceksin"
hiç bir şey söylemedim kolarımı boynuna sardım belki de son kez görücektim onu sıkıca sarıldım o da bunun bir veda ediş olduğunu biliyordu saçlarıma dudaklarını dokundurdu ve geri çekildi
"Utku'yla konuşacaklarınız vardır ben gideyim, Itırım kendine dikkat et olur mu"
sesi titriyordu
"dikatli olucam söz"
istemeye istemeye de olsa içeri girdi gölgesi yok olup gidene kadar arkasından öylece baktım ta ki Utku'nun sesini duyana kadar ona döndüm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACININ ÇOCUKLARI
Action"Bir bıçak, bir kurşun, bir ip Ölüm bu kadar kolaysa ben neden hala yaşıyordum..." Tam damarımın üstünde gezinip duran bu bıçak neyi bekliyordu akıtmak için kanımı Ya kalbime doğru tutulmuş bu silah ateşlemek için kime ihtiyaç duyuyordu Boğazı...