" sen hangi yalana inanırsan inan yolun sonunda seni gerçekler bekliyor "**************
"sen naptın Cesur, şimdi intikam alıcaklar "
"onu bırakamazdım Sarp "
"bırakabilirdin, bırakabilirdin, şimdi sana ödeticekler bu yaptığını napıcaksın "
"önlemleri artır bugünü bi atlatalım yarın her şeyi haledicem ben "
Cesur arkasını döndü tam gidiyordu ki Sarp'ın kelimeleri onu durdurdu Itır'ın gözleri kapalıydı lakin çoktan uyanmış konuşmalara kulak veriyordu
"onu seviyor musun yoksa "
Cesur arkasını döndü Sarp'ın gözlerine baktı
"hayır "
"eminmisin "
"bu kalbe bi kişi sığdı Sarp daha fazlasını kaldıramaz "
" Yeşimi sevdiğin gibi sevemiyeceğini biliyorum ama olur ya hani belki hoşlanırsın yapma demek istedim, o doğru kişi değil Cesur, o başına açılabilecek en büyük bela "
Cesur başıyla onu onaylarken Itır'ın içinde bir şeyler parçalandı kurdukları acımasız kelimelermiydi onu üzen yoksa Cesur'un sesizliğimiydi, için de Sarpa dair oluşan şüpheler gün geçtikçe büyüyordu hele ki bu konuşması daha geçen Itıra söylediği cümleler ve şimdi Cesura söyledikleri birbiriyle çelişiyordu bunu araştırmayı aklının bir kenarına not etti kımıldamaya ve mırıldanmaya başladı yeni uyanıyormuş gibiydi
"uyandı "
Yüzüstü yatıyordu sırtında hissettiği sızıyla doğruldu üzerinde Cesur'un tişörtlerinden biri vardı etrafta gezdirdi gözlerini Cesur'un evindeydiler
"neler oldu "
"Cesur seni Alaz'ın elinden kurtardı "
Cesur öfkeli bir bakış attı Sarpa
"kurtarma felan yok seni oraya ben soktum ben çıkartım bu kadar "
Itır ayağa kalktı omzunda ki acıyla yüzünü ekşiti
"gitmem gerek "
Cesur da oturduğu yerden kalktı
"Aras aradı size gelmemizi istedi "
" evet yemek vericeklerdi gidelim "
"çıkalım o halde "
Beraber evden çıkıp arabaya geçtiler pek konuşmadı kimse kısa bir süre sonra
"şurda dur "
Cesur Itıra dönüp baktı ama bi şey sormadan durdurdu arabayı, Itır inip ilerideki pastaneye girdi bi kaç dakika sonra elinde poşetle çıktı arabaya binip eve geçtiler evin arkasından gelen sesleri duyunca Itır adımlarını arkaya yönelti
"arka taraftalar "
Aras ve Masal'ın kahkaha sesleri etrafı inletiyordu Utku sinirle onlara bakıyordu Derya da Ekim'in yanına oturmuş ona bi şeyler anlatıyordu lakin Ekim'in aklı başka yerdeydi Itırı görünce yerinden fırladı
"Itır "
Hızla yanına geldi yüzünde ki telaş sesine yansımıştı Cesur'u görmesiyle iyice asıldı yüzü
"neredeydin, sabahtan beri yoksun "
"merak etme iyiyim, senin dinlenmen gerekmiyormuydu "
"sıkıldım sende yoktun, hem ilk defa yaralanmıyorum "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACININ ÇOCUKLARI
Action"Bir bıçak, bir kurşun, bir ip Ölüm bu kadar kolaysa ben neden hala yaşıyordum..." Tam damarımın üstünde gezinip duran bu bıçak neyi bekliyordu akıtmak için kanımı Ya kalbime doğru tutulmuş bu silah ateşlemek için kime ihtiyaç duyuyordu Boğazı...