Evet yeni bölümle karşınızdayım. Karantina günleriniz nasıl geçiyor gençler. Hijyeninize dikkat edin gençler. 😘😘
-Oooo kimleri görüyorum Dolunay KARA buralara kadar neden zahmet ettin. Ben gelirdim yanına hem babanla görülmemiş hesaplarımız var daha.
Sesindeki tını ve dişlerinin arasında çıkan cümlelerden o aşağılayıcı tondan içimi ürpermişti. Erkeklerden bunca zaman boyunca nefret ettiğimden mi yoksa şu an neye benzediğini bilmediğim ve ne olduğunu bilmediğim için mi korkuyorum bilmiyorum. Ama aklımda iki düşünce vardı sadece. Eğer babama saldırıyor ise gerçekten güçlü biri ya da aklını mı kaçırmış bir salaktı. İlk başta iç benliğim çığlık at Güney'den yardım iste diyor ama kulağımın işti sözlerden sonra içimdeki öfke alevlenmeye başladı. O iğrenç gülüşü ve sesine yansayan şerefsizliği.
-Ama bu kadar güzel olduğunu bilseydim. Erken çıkar ve işimi halletikten sonra ödül olarak seni alırdım be güzellik.
Eli omuzunda sırtıma ordan sırtıma inince midem bulanmaya başladı. Kahkasını kesen benim kendinden emin ve sert çıkan sözlerimdi.
-Küçük bir kız çocuğun kaçıracak kadar düştüğüne göre sende Mete olmalısın.
Sesimin titrememesine ve kararlı çıkmasına bende şaşırmıştım. Ama beni mutlu eden arkamdaki bedenin gerilmes idi. Sadece kızdırmaya çalışıyordum. Ve düşündüğümden daha kolay olmuştu. Sesini yükseltmiş bıçağı tutan elini sıkılaştırmıştı.
-Ne diyorsun lan sen?
-Diyorum ki seni güçün anca böyle senden küçüklere yeter. Ne babamla hesabın mı var? Senin güçün babama yetmez boşuna uğraşma.
Sinirlenip beni kendine döndürdü. Yüzünü incelemeye fırsat bile bulamadım elindeki bıçağı kaldırdı. Sağ elin hızlı bir şekilde tekme atıp bıçağın düşmesini sağladım. Göğsüne bir tekme atım. İki adım geri gitmiş ve bana şaşırmış bir şekilde bakıyordu. Kendin toplayıp yumruk atmaya çalıştı. Yumruk attığı elini yakalayıp kıvırdım. Haraket
edemeyecek halle gelmişti.
-Seninle şimdi uğraşamam daha sonra daha güzel dövmek için seni şimdi bırakıyorum.
Diyip ileri doğru ittirdim ve çıkışa ilerledim. Arkamdan küfür edip bağırmaya başladı. Depodan çıkıp arabanın olduğu yere doğru ilerledim.
Güney arabanın üstüne oturmuştu. O güzelim arabaya nasıl oturmuştu bu Allahın odunu. (Sus be sen olsan neler yaparsın salak. Yaa tipe bak çok yakışıklı bu, bak beni dinle yap bu çocuğu.) Hıh geldi Allahın gereksizi sus kaybol buradan. Hem bu mu yakışıklı git şuradan ya. Neyse adımlarımı hızlandırıp yanına gittim.
-Mira nerede?
Kafasını yerden kaldırmadı ama ben yine de inatla yüzüne bakıyordum amaç gıcıklık.
-Arkada uyuyor.
Daha yeni yeni fark ettiğim sigaradan bir duman çekip kafasını kaldırdı ve yüzüme doğru üfledi. Bu sefer kafasını eğen bendim. Elimi yüzümün onunde savuşturup duman bulutun dağıttım.
-İyi mi peki
Kafasını salladı ve bir duman daha çekti.
-İyi iyi sadece bilekleri morarmış ellerini bağladıkları için.
Kaşlarımı olabilcekmiş gibi daha çok çattım.
-Şerefsiz herif gebertmeliydim onu orda.
Güney gerildi.
-Meteyle mi karşılaştın?
-Evet depoda boğazıma bıçak dayadı biraz hırpaladım bıraktım şu an onla uğraşamam.
Bu sözlerim üzerine Güney hiç beklemediğim bir şey yaptı. Şaşkındım çünkü ondan böyle bir şey beklemiyordum. Acaba o diğerleri gibi değil miydi yoksa aklım benle dalga mı geçiyor bilmiyorum. Ama o farklıydı bunu biliyordum...Ve bitter hahaha
Ama gençler bakın ne yorum yapıyorsunuz ne de vote bırakıyorsunuz şu minnoş kalbimi kırıyorsunuz. Hahahahhaha
Hadi ben kaçar gidip yatayım 😂😂😂 Goodbye
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayat'ın Kalp Atışları
Fiksi RemajaAh lanet yine düştüm işte her zaman olduğu gibi, hayat bana çelmesini takmıştı yine. Hayatım 360° değişmişti, hiç alışık olmadığım bir yerdeydim sevginin kollarında. Bunca zaman tatmadığım bir duygu tadıyordum ama yine de acı çekiyordum sevdiklerimi...