13

324 18 13
                                    





      Evimize Pazar günü geri döndük.Uyanmamıza rağmen hala Zayn ile yatakta uzanarak tembellik ediyorduk.Birilerinin kalkıp kahvaltıyı hazırlaması gerekiyordu ama ne ben ne de Zayn bu görevi üstelenecek gibi durmuyorduk.Bacağım bacağının arasında,kolum beline sarılıydı.Başımı göğsünde oynatarak iç geçirdim.O sırada kapı hafifçe tıklatıldı.Zayn gelenin içeriye girmesi için komut verdikten sonra Felicity elinde tuttuğu pembe tavşanı ve yaşlı gözleriyle odaya girdi.Yatak odasında dikilirken içini çekerek ağladığı için daha da belirgin olan yeşil gözleriyle bize baktı.Hemen yerimizde doğrulduk.

" Bebeğim ... ne oldu ? " dedim önüme düşen saçlarımı kulağımın arkasına koyarken.Yatağa doğru yürüyüp tırmandı,Zayn onu kucağına alarak göğsüne oturttu.

" Rüya gördüm ... " Alt dudağı titriyordu ve burnunu çekip durdu.Zayn,iç geçirerek onu kendine çekti ve uzun uzun alnını öptü.

" Ah ... Korkmuş mu benim prensesim ?  " Felicity başını sallayarak Zayn'in boynuna sıkı sıkı sarıldı.

" Beni bırakıyordunuz.Artık beni sevmiyordunuz ... Çok yalnızdım. " Zayn ile birbirimize bakarken gülmemek için dudağımı ısırıyordum.Onlara doğru kaydım ve ikimizde Felicity'nin küçük bedenine sarıldık.Bir yanağını ben öperken Zayn'de diğer yanağını öpüyordu.

" Asla gerçek olmayacak bir rüya.Küçük bir prenses evimizde olmadan yaşayabilir miyiz ? " Felicity,yumuşak bakışlarla ikimize baktı ve kıkırdadı.Zayn,onu yatağa attı ve gıdıklayarak boynuna yüzüne gömdü.Tuhaf sesler çıkartırken Felicity çığlık atarak kahkahalar atıyordu.

" Ba-baa ! " Zayn,bir kolunu belime atıp beni de yatağa çekti.Kıkırdarken beni de gıdıklamaya başladı.

" Sen de gel bakalım buraya,kaçmak yok " Ellerini yakalayıp gülmeme engel olamayarak güçlükle konuştum.Gülmekten gözlerim yaşarmıştı.

" Çok kötüsün ! " Felicity ile aynı anda konuştuğumuzda daha çok güldüm.Zayn,alayla sırıtıp ikimizin de yanaklarından öptü.

" Bu kötü adamın kahvaltıya ihtiyacı var "


***

Felicity ve Zayn'in suratının her yeri krema olmuştu.Birbirlerinin suratlarına sürmek gibi oldukça etrafı kirleten bir oyun yaratmışlardı.Zayn,kaseden biraz krema alıp yanağıma sürdü.Sonra diliyle yanağımdaki kremayı yaladı.

" Zayn ! " Ona havluyla vurdum.Sahte bir tavırla inleyerek popoma vurdu.

" Bana az önce vurdun mu ? " diyerek yakındım.Alt dudağını ısırıp yeniden vurdu.

" Sen de bana vuruyorsun,ben sessiz kalıyorum ama " Ona gözlerimi devirerek kek kalıbını çıkardım.Hamuru kalıba yayarken kesin bir tonla konuştum.

" Banyoya,hemen.İkiniz de " Zayn,tezgahta oturan kızımızı kucağına alarak mutfaktan çıktı.

" Köpük partisi ! " Gülmemek için dudağımı ısırırken onlara seslendim.

" Hayır ! Banyoyu ıslatıyorsunuz,Zayn beni duydun mu ?! "

" Duydum,hayatım ! "

***

Pazartesi,Zayn şirkete biraz geç geleceğini haber vermek için Aida'yı aradı.Arabadaydık,bebeğimizin cinsiyetini öğrenme zamanıydı.Çok heyecanlıydım.Kalbim hızla çarpıyordu.Arabayı hastanenin önüne park etti ve el ele içeri girdik.Doktor Green'in odasına girdiğimizde Zayn ona kocaman sırıtıp elini uzattı.

" Merhaba,Beth "

" Sizi yeniden görmek harika,nasılsın Renesmee ? " Ona içten bir gülümseme gönderdim.

" İyiyim,teşekkürler " Perdeyi ittirip sedyeye uzanmamı istedi.Zayn,meraklı gözlerle başımda dikilirken Doktor Green,ona alayla baktı.

" Anlaşılan birileri çok heyecanlı.Sakın bayılma,Zayn.Tüm yataklar dolu " Zayn,gergince gülerek sedyenin yanındaki tekli kanepeye oturdu ve elimi tutup öptü.

" Her şey yolunda mı ? " dedi merakla.Doktor Green başını sallayarak ekrana bakmaya devam etti.Dudaklarında bir gülümseme belirdi.Zayn'in ellerinin arasındaki elim heyecanla titriyordu.Küçük ekranda bebeğimi gördüm,kalbim eridi.

" Ah ... Şanslı gününüzdesiniz.Kendini saklamıyor. " Zayn,yerinde kıpırdandı ve sabırsız bir tavırla ekrana bakmaya başladı.Dudaklarında kocaman bir gülümseme vardı.Arada bir elimi öpüp gözlerini ekrandan çekmiyordu.

" Görünüşe bakılırsa ... " Kalbim hızla çarpmaya başladı.Nefes dahi almadan Doktor Green'i dinliyordum.

" Bir erkek. "


***

Felicity,saatlerdir ağlıyordu.Akşam yemeğinden sonra ona kardeşinin cinsiyetini açıklamaya karar vermiştik.Zayn,onu sakinleştirmeye çalışıyordu ama anlaşılan Felicity ağlamak istiyordu.Erkek olması hoşuna gitmemişti.Zayn'i yüzüne ellerini koyarak ona hafifçe tokat attı.

" Senin yüzünden baba ! Neden kız değil ?! " Çığlık atarak daha çok ağlamaya başladı.Gülmemek için alt dudağımı ısırıyordum.Zayn,onu yere bıraktı çünkü kucağından inmek için huysuzlanıyordu.

" Ah,babayı neden suçluyorsun ? Buna ben karar veremiyorum " dedi Zayn afallayarak ona bakarken.Felicity,kollarını göğsünde çaprazlayarak ayağını yere vurdu.

" İstemiyorum ! Hayır,kız olsun ! Hayır ! " Zayn'le birbirimize bakarken kahkalarımızı daha fazla tutamadık.Felicity,daha çok ağlayarak merdivenlere koştu.

" Bana gülüyorsunuz ! Bir daha asla sizinle çizgi film izlemeyeceğim ! "

O,odasına gittiğinde hala gülüyorduk.Yaşaran gözlerimi silerken derin bir nefes aldım.Zayn,gözlerini yumup başını kanepeye yasladı ve kesik kesik gülerken mırıldandı.

" Duydun mu ? Bizimle işi bitti " Başımı sallayarak kıkırdadım.

" Eyvah ... Artık kiminle çizgi film izleyeceğiz ? "

the last song | zmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin