2. bölüm:Fotoğraflar??

1.8K 64 26
                                    

Medya: Hikayenin boysları dnkxnxndkx

——————————-
Sesle birlikte arkamı döndüm ve sırıtan bir Umut gördüm. Bunun benimle derdi neydi ya? Gözlerimi kısarak "Ben neden aşık olmaktan korkayım? Hem sen kimsin ki bana böyle alaycı şeyler söyleyebiliyorsun?" dedim. Bunu dememle tüm sınıf sadece bize odaklandı. Ne güzel şu ana kadar ben kimseyle kavga etmemiştim. Riya aferin sana herkese rezil olacaksın kesin.

Umut ayağa kalkarak "Aşık olmaktan korkmuyorsan neden tanışmıyorsun o zaman bizimle?" dedi. Bende hemen "Ben iki-üç erkek görünce ağzı sulanan kızlardan değilim canım." diyerek hafif doğru hafif yanlış olan bir yalan söyledim. Tamam aşırı şekilde düşmüyorum ama hiç düşmediğim de söylenemez.

Umut bana yaklaşarak "Sen bana baktığında başım göğe erecek sanki. Baksan ne olur bakmasan ne olur?" dedi acımasızca.

Söylediği kelimeler gözlerimin dolmasına neden olmuştu. Tamam pek güzel olmayabilirdim ama bunun yüzüme söylenmesi canımı çok acıtmıştı. Ben hareket edemeden Çınar hemen geldi ve Umut'u yakasından tutup duvara yasladı. "Sen kimsin lan benim kardeşimle böyle konuşursun? diye bağırdı.

Gözümden düşen bir damla yaşı umursamayıp,arkamı dönüp koşarak kızlar tuvaletine girdim ve kapıyı kitledim. Sakinleşmeye ihtiyacım vardı. Söylediği kelimeler çok ağrıma gitmişti. Lavaboya gittim,yüzüme su çarptım.

Biraz sakinleştikten sonra aynada kendime baktım. Çok mu çirkindim ben bilmiyorum ki. Ego kasmak gibi olmasın ama fena değilim. Çok iyi değildim ama çok kötü de değildim. Bana neden çirkin demişti? Bu düşüncelerden kapının çalmasıyla ayrıldım. Ardından Çınar'ın sesi geldi. "Prensesim,hadi aç kapıyı hallettim onu ben. Tam halletmedim ama sanada bıraktım kız hadi yine iyisin."dedi.

Bu çocuğu işte bu yüzden seviyordum. En zor zamanlarımda her zaman yanımda olurdu ve beni hep güldürürdü. Çınar sinirlenince kimse onu tutamaz ama bana hep kardeşi gibi davrandı. Her zaman.
Yüzümü peçete alarak kuruladım ve kapıyı açmamla Çınar'a sarılmam bir oldu.
"Teşekkür ederim ama başına benim yüzünden bela almanı istememiştim. Bunun için de özür dilerim."dedim
"Birisi sana laf edecek ve bende onu dövmeyeceğim öyle mi küçük hanım? Neyse hadi bırak ağlamayı çocuk gibi de derse gidelim."dedi. Çocuk dediği için karnına dirseğimle hafifçe vurdum ve gülümseyerek sınıfa geçtik.

Sınıfa girdiğimizde öğretmen bize sorgulayıcı bakışlarını atarken bende yandan Çınar'a bakıyordum. Benim balımdı,beni kurtarırdı dimi? Çınar bakışlarımı anlamış olacak ki hocaya "Hocam kusura bakmayın. Müdür Bey'e bu seneyle ilgili soru sormak için gitmiştim. Giderken Riya'yı görünce onunda soracağı soru geldi aklıma. O yüzden birlikte Müdür Bey'in yanındaydık."dedi. Bu çocuk bu kadar kısa sürede nasıl uydurdu bu yalanı ya? Hayranım sana Çınar,canımın içi.

Öğretmen "İyi geçin."dedikten sonra "Sağ olun."dedim ve kimseyle göz göze gelmeden sıraya geçtim. Çınar yanıma oturup yanağımdan makas aldı ve arkaya yaslandı. Dersin geri kalanında hoca ilk ünitenin özetini geçti ve not aldım. Derslerim iyiydi. Genellikle 75 ve üstü not alırdım. Umarım bu sene de böyle devam ederim. İnşallah...

Günün geri kalanında pek bir şey yaptığım söylenemez. Umut'u arada bana bakarak görmüştüm ama gram umrumda değildi. O beni çok kırmıştı. Çıkışta selam vermeyi düşünüyordum ama o yaptığından sonra yüzüne dahi bakmak istemiyorum.

Son zil çaldığında defterimi ve kalem kutumu çantama koydum. Çınar'a baktığımda onun da toplandığını ve beni beklediğini gördüm. Yanında gidip beline sarıldım. Başımı omzuna koydum ve öyle bir şekilde yürümeye başladık. Çınar "Güzelim, moralini hiç bozma. O bilmem ne çocuğu sana çirkinsin anlamında kelimeler söyledi diye çirkin olduğun anlamına gelmez. Sakın böyle düşünme. O kim lan benim prensesime öyle bir şey diyecek? O yaşadığına dua etsin. Sıkma o güzel canını."dedi. Ona daha sık sarılıp "Her şey için çok teşekkür ederim Canımın içi. Sen hayatta sahip olduğum tek kardeşimsin. Seni çok seviyorum."dedim. O da bana "Bende seni ciğerim."dedi.

Bahçeye çıktığımda şöförümüz Salim amcayı gördüm. Çınar'a "Canımın içi, Salim amca gelmiş. Benim gitmem lazım. Görüşürüz yavaş sür arabayı."dedim. Ve parmak ucuma yükselip yanağına öpücük bıraktım. O da "Tamam prenses. Görüşürüz sende dikkat et kendine."dedi ve saçlarıma öpücük bıraktı.

Çınar'a veda edip arabaya bindim ve Salim amcaya selam verdim. Salim amcayı küçüklüğümden beri tanırdım. Benim için babam neyse o da öyleydi. Çok iyi birisiydi. Eve geldiğimde "Teşekkür ederim Salim amca."dedim ve arabadan indim. Saat  16.23'tü. Eve girdim ve Elif ablaya selam verdim. Hemen odama çıkıp üzerimi değiştirdim. Elimi,yüzümü yıkadım ve telefonumu alıp, aşağı indim.

Su içmek için mutfağa gittim. Annemi Elif abla ve Semra ablaya yemek için ne yapmalarını anlatırken gördüm. Annem genellikle evdeydi ama arada şirkete giderdi babama yardım için. Onlara "Merhaba" dedim ve su içtim. Tam gidecekken annem "Riya gel bakalım. Sende bizimle sohbet et biraz."dedi.

Yine aşk hayatımı sorgulayacaktı adım kadar eminim. Şu ana kadar iki sevgilim oldu ama fark ettim ki gerçek arkadaşlık sevgiliden daha iyi. Bu yüzden yaklaşık bir yıldır sevgilim yok. Olmasına da gerek yok zaten ben Çınar ile arkadaş olarak daha mutluyum.

Arkadamı döndüm ve masaya oturdum. Annem "Okul nasıldı? Anlat bakalım."dedi. Bütün olanları anlatmak istemiyordum. Yoksa her gün sorgulayıp duracaktı. O yüzden "Güzeldi,yeni öğrenciler geldi. Onlarla tanıştık. Çınar ile vakit geçirdim. Onu çok özlemişim anne ya."dedim. Annem Çınar ile ilk beni öğrendiğinde sevgili sanmıştı. Çünkü birbirimize prensesim,canım,gülüm gibi kelimeler kullanırdık. Ne olmuş kullandıysak? Kullandık diye illa sevgili mi olmamız lazım? Ben anlamıyorum ya bir kız bir erkekle en yakın arkadaş olamaz mı? Bence gayet normal bir şey.

Annem "Sorun olmadığına sevindim. Bugün bende eski bir arkadaşımla konuştum. Sen ilkokulda bir çocukla dans etmiştin hatırladın mı? Onun annesiyle. Sanırım İstanbul'a gelmişler ama taşında işi vesaire pek konuşamadık tabi."dedi. Bahsettiği çocuğu hatırlıyordum. İlkokulda annemin dediği gibi dans etmiştik. Adını şu an hatırlamıyorum ama yüzünü biraz da olsa hatırlıyordum. Sonuçta ilkokul birde dans ettik ve on sene geçti. Bence hatırlamam gayet normal.

Anneme "Senin adına sevindim."dedim ve kalktım. Sanırım odama gidip yemeğe kadar biraz dinlensem iyi olacaktı. Anneme "Bugün biraz yoruldum. Yemeğe kadar dinleneceğim. Size kolay gelsin."dedim ve odama çıktım.

Yatağa girdim ve bir şarkı açtım. Bütün olanları düşündüm. Neden bana çirkin demişti hâlâ anlamadım. Kalktım ve aynaya gittim. Çirkin miyim diye oturdum ve en az yarım saat düşündüm. Sonra kalktım ve bugün işlediğimizi tekrar etmeye kadar verdim. Her gün ders tekrarı yapmak aşırı iyi geliyordu. Bu benim ortaokuldan beri alışkanlığımdı. Her sene atlamadan yapardım. Ama ders işlemezsek yapmazdım tabi orası da var.

Ders kitabımı kitaplıktan aldım ve alırken kolum küçüklük fotoğraflarımın olduğu kutuya çarptı ve düştü. Kapağı açıldı ve içi döküldü. Neden bir işim varken diğeri çıkardı ki? Anlamıyorum ben bu hayatı. Elimdeki kitapları masaya bıraktım ve yere eğilip fotoğrafları topladım. Toplarken annemin dediği ilkokuldaki dans ettiğim çocuk ile fotoğrafımı gördüm. Bu sima bana bir yerden tanıdık geliyordu ama bir türlü çıkaramıyordum. Acaba kimdi?

———————————-

Sizce Riya hatırlayabilecek mi? Cevaplarınızı merak ediyorum. 🙈 Sizce bu bölüm nasıldı? Oylamayı unutmayın. Yeni bölümde görüşmek üzere...

Yıllar sonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin