9. Bölüm: Duyuru

865 31 7
                                    

Medya:Duru Doğan

—————————

Sabah alarmın lanet sesiyle uyandım. Söylene söylene lavaboya gittim ve yüzümü yıkadım. Çantamı hazırladım ve aşağı indim. Masaya oturup annemlere "Günaydın."dedim. Onlarda bana "Günaydın."diyerek kahvaltılarına döndüler. Uykulu olduğum için kahvaltıda pek konuşmadım.

Kahvaltım bitince yukarıya çıktım ve okul kıyafetlerimi giydim. Saçımı yandan ördüm. Hafif makyaj yaptım ve hazırdım. Saate baktım ve 08.36 olduğunu gördüm. Çantama kulaklığımı ve cüzdanımı koyduktan sonra kapattım ve çantamı alıp aşağı indim. Annemi de kapıda görünce "Sende mi gidiyorsun şirkete?"dedim. Annem "Evet."dedi. Evdekilere "Görüşürüz."dedikten sonra arabaya ilerledim.

Yol boyunca şarkı dinledim. Okula geldiğimizde annemlere "Görüşürüz."dedim ve arabadan indim. Bahçeye girdim ve sol taraftaki bankta Umutları gördüm. Onlara elimle selam verip kantine ilerledim. Sıraya girdim. Kahve almam lazımdı çünkü hâlâ uykuluydum. Sırada beklerken gözlerimi birisi kapattı ve "Ben kimim?"dedi kalın bir sesle. Tabi ki de Çınar değildi saçmalamayın. Bende "Ya kesinlikle Çınar değil."dedim gülerek. Ellerini çekti ve bende ona döndüm. Dudaklarını büzmüş bana masumca bakıyordu. "Nereden anladın ya?"dedi sitem edercesine. Onun bu haline güldüm ve "Sence başka kim olabilir Çınar'ım?"dedim ve bu tatlı haline daha dayanamayıp yanaklarını sıktım ve  "Ya çocuk gibisin. Seni yerim."dedim ama benden kurtuldu ve "Kızım yapma şeyler. Okulda karizma kalmıyor sonra."dedi. Bende onun bu dediğine göz devirdim ve sırayı tekrar beklemeye başladım.

Çınar ile kahve aldıktan sonra bir masaya oturduk ve ders saatine kadar sohbet ettik. Zile 5 dakika kala sınıfa çıktık. Sıraya geçerken arkamızda oturan Umut ile göz göze geldim. Sıraya oturdum ama tam bu sırada adının Doruk olduğunu hatırladığım çocuk "Riya'ydı sanırım?"dedi beni gösterirken. Bende arkamı döndüm ve ona anlamaz gözlerle baktım. "Evet ne oldu?"dedim. Bu sırada Çınar da pür dikkat Doruk'u dinliyordu. Doruk "Edebiyat öğretmeni her çifti çağırmakmış bugün konuşmak için. Sende bizim oğlanla eşleşmişsin tabi."dedi gülerek. Bende bakışlarımı Umut'a çevirdim. Ellerini sıranın üstünde birleştirmiş oynuyordu. "Peki,tamam."deyip önüme döndüm. Çınar hâlâ Doruklara bakmaya devam edince "Aa Çınar seninki geliyor."dedim. Tatsızlık çıkmasını istemezdim çünkü. Çınar "Benimki?"dediği an Duru geldi ve "Çınar hoca herkesi çağıracakmış konu hakkında konuşmak için ve biz seçmedik. Ne yapacağız?"dedi. Çınar omuz silkti ve "Belirleriz teneffüste."dedi. Duru, Çınar hissetmemişti ama bozulmuştu. "Peki."diyerek yanımızdan uzaklaştı Duru ve bu sırada hoca geldi.

Öğle arasına kadar dersler güzel bir şekilde geçmişti. Tam herkes kantine gidecekken anons yapıldı ve herkesin bahçeye toplanması istendi. Ben bir şeyden şüpheleniyordum ama tam emin değildim. Okul her yıl piknik yapardı yeni öğrenciler için vs. Belki o olabilirdi bilmiyorum.

Çınar "Ya açım açım. Yemek istiyorum. Tam alacağım sırada müdür çağrıyor. Allah'ım neden!"diye sitem etti. Bende gülerek kolumu zor da olsa omzuna attım ve "Bu günler de geçer be Çınar'ım."dedim. Çınar durdu ve "Ya gülüm sen 1.50 boyla 1.90 boylu bir kişinin omzuna elini uzatıyorsun. Hatta uzatmaya çalışıyorsun."dedi alaycı bir şekilde. Bende elimi çektim ve "Ben 1.50 değilim bir kere. 1.58'im. Ve sen bana yapıyorsun bende sana yaparım."dedim. Çınar elini omzuma attı ve beni kendine çekti. Saçlarıma öpücük kondurup "Güzelim benim boyumla senin boyun bir mi Allah aşkına?"dedi. Bende omuz silktim ve bahçeye indik.

Müdür kürsüye çıktı ve "Öncelikle hepinize iyi günler çocuklar! Biliyorsunuz ki her yıl yaptığımız bir geleneksel pikniğimiz var! Bu senede yapmasak olmazdı tabi ki! O yüzden bu pazar saat 10.00'da herkesi Şelale Piknik Yerine davet ediyorum! Umarım güzel bir gün geçiririz! Şimdi yemeklerinizi yiyebilirsiniz!"dedi. Tahminim doğru çıkmıştı.

Yıllar sonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin