Umut'un ağzından:
Edebiyat öğretmeninin zaten değiştirmeyeceği belliydi. Ama Riya Hanım illa soracağım diye tutturdu. Cevabını alınca yüz ifadesini görmeniz lazımdı. Bende ona bayılmıyorum ayrıca. Şu lanet proje hemen bitsin de bir daha görüşmek zorunda kalmayacağız zaten.
Öğle arasının bitmesine az vardı. Az sonra zil çalacağı için sınıfa çıktım. Geldiğimde Atlas ve Doruk bir şeyler konuşuyordu. Gözüm istemsizce Riya'ya takıldı. Simasını bir yerden hatırlıyorum ama nereden diye bin kere düşünmeme rağmen hâlâ çıkarmadım. Sırama yani Riya ve Çınar'ın arkasına oturdum. Çınar ilk tanıştığımızda gayet mutluydu. Ama Riya ve benim saçma kavgamızdan sonra bana çok sinir olmaya başladı. Zaten bende ona çok bayılıyorum ya.
Doruk ve Atlas ile konuştuktan sonra Azra'ya mesaj attım. Azra benim kız arkadaşım. Bayadır konuşamıyoruz çünkü o okulu ile uğraşıyordu. Bu hafta sonu eğer gidebilirsem Antalya'ya gidip sevgilimi görmek istiyordum. "Nasılsın? Özledim seni." Yazdım ve gönderdim. Hoca geldiği için telefonu cebime koydum.
Ders kolay bir şekilde geçti. Hoca çıktıktan sonra bende Doruklara dönüp "Hadi aşağı inelim bir şeyler yapalım." Dedim. Tam dönüp kalkacakken Riya'yı önünde buldum. Ne yapacaktı acaba yine? "Evet?" Dedim ve konuşmasını bekledim. O da "Proje için ne zaman buluşuruz?" Diye sordu. Gülümseyip "Ne o benimle buluşmaya bu kadar mı meraklısın?" Dedim. O da alaycı bir gülümsemeyle "Evet ya sorma. Umut ile buluşsak diye deliriyorum. Saçmalama şu proje işi bitmesi için tabi ki. Senden kurtulmayı dört gözle bekliyorum çünkü." Dedi. Bende Azra ile konuşmadan net bir şey diyemezdim. O yüzden "Ben sana akşam yazarım. Eğer işim olmazsa bu hafta sonu olabilir. Ben sana dediğim gibi yazarım akşam. Ve müsaade edersen artık geçmek istiyorum." Dedim ve çekilmesini bekledim.
Doruk ve Atlas ile birlikte sınıftan çıktık. Merdivenden inerken Doruk "Kanka sen Azra'yı bıraksan da projeye mi odaklansan ha?" Dedi. "Bak Doruk düzgün konuş. Proje de umrumda değil ayrıca. Riya zaten benden iğreniyor zar zor konuşuyor. Ve ayrıca zaten konuşsa bile ben Azra'yı bırakmam bir kere." Dedim. Doruk "Kanka ama Azra hem seni aldatıyor hemde ne bileyim Riya çok güzel, iyi bir kız." Dedi. Doruk Azra'nın beni aldatmasını söyleyerek durduğu için iyice sinirlenmeye başlamıştım. Çünkü sadece yanlış persfektif ile çekilen bir fotoğraf çok sinirlenmeme sebep oluyordu. "Bak Doruk seni son kez uyarıyorum. Azra beni aldatmadı. Sadece yanlış anlaşılmaydı. Anladın mı beni?" Diye çıkıştım. Doruk "İyi Tamam." Dedi ve sustu. Banka oturduk ve mesaj vardır belki diye telefonumu çıkardım. Azra bir mesaja en az bir saat sonra cevap verirdi. Bende mesaj yolladığında anında bakardım. Çünkü bir daha yazmamasından korkuyordum. Ve cevap yazmamıştı. Oflayarak telefonu cebime koydum ve Atlasların konuşmalarına katıldım.
Zil çaldı ve sınıfa çıktık. Ders edebiyattı ve öğretmen proje ile ilgili bir şeyler anlattı. Dersler bu şekilde geçti ve son çıkış zili çaldı. Atlas'ıve Doruk'u beklemeye başladım. Azra mesaj yazmış mı diye baktım. Mesajlarda bir bildirim görünce hemen gülümsedim ve tıkladım. Azra "İyiyim canım sevgilim. Sen nasılsın? Bende seni özledim hem." Yazmış. Hemen mesaj yazdım ve Azra da yazınca konuşmaya başladık. Bu hafta sonu gelebilirsem geleceğim yazdım ama Azra "Gelmene gerek yok. Ya zaten benim de okul falan işlerim var. Gelsen de boşa gelmiş olursun."yazmış. Tamam işi olabilirdi bu normal bir şey. "Tamam o zaman. sen dersen o olsun." Dedim ve tam mesaj beklerken "Görüşürüz o zaman."dedi ve kapattı.
Eve gelince kapıyı çaldım ve beklemeye başladım. Küçükken babamın işi nedeniyle Antalya'ya taşınmışız ve bu yaşıma kadar oradaydık. Ama tekrar babamın işinden gerekiyor İstanbul'a gelmek zorunda kaldık. Doruk ve Atlas benim internetten arkadaşlarımdı. Onlar da İstanbul'da yaşıyorlardı ve ben geldiğim için onlarla görüşme fırsatım oldu. Benimle aynı okulda olabilmek için okul değiştirdiler. Onlara her şeyimi anlattım. Sanki internetten arkadaş değilmiş gibi.
Kapı açıldı ve Beste ablaya selam verip içeri girdim. Annem salonda oturuyordu. Gidip "Selam." Dedim ve kendimi koltuğa attım. Annem de "Hoşgeldin oğlum. Ne yaptın bugün okulda?"dedi ve öyle sohbete daldık. Beste abla gelip anneme "Zeynep Hanım yemeklere bakmak ister misiniz? Kontrol amaçlı." Dedi. Annem de "Olur ben geliyorum şimdi." Dedi. Sonra bana dönüp "Umut hadi kalk elini yüzünü yıka. Üzerini değiştir." Dedi. Bende oflayarak kalktım ve odama çıktım. Duşa girmeye karar verdim ve girip biraz yorgunluğumu üzerimden attıktan sonra çıktım. Üzerimi değiştirip saçlarımı havlu ile kurulayıp yatağa oturdum.
Telefonumu alıp Riya'ya mesaj attım. "Naber?" Yazıp cevap beklemeye başladım. Azra'dan alışmıştım geç cevap gelmesine çünkü. Anında cevap gelince şaşırdım. "İyidir be Soydan. Senden nbr?" Yazmış. Hemen "İyi bende. Cumartesi uygun mudur senin için?" Yazdım ve gönderdim. O da "Cumartesi babamın iş yemeği var o yüzden annem ile birlikte alışverişe gideceğiz. Pazar olabilir ama." Yazmış. Bende "Tamam olur." Yazdım ve gönderdim. Kafamı kaldırdım ve giyisi dolabımdaki aynadaki yansımam ile göz göze geldim. Yüzümde garip bir gülümseme vardı. Hemen boğazımı temizleyip yüzümdeki o ifadeyi kaldırdım. Riya "O zaman görüşürüz." Yazmış. Bende "Görüşürüz." Yazdım ve telefonu kapattım. Yorgun olduğum için biraz uyumaya karar verdim ve gözlerimi kapattım. Gerisi zaten karanlıktı.
Riya'dan:
Eve geldiğimde Semra ablaya selam verdim ve yukarı çıktım. Bugün annem de babam ile şirkete gitmişti. Odama girdim ve ellerimi yıkayıp kendimi yatağa attım. Yarım kalan kitabımı okurken telefonum titredi. Baktım ve Umut'un mesajını gördüm. Onunla konuştum. Konuşmamız bitince kitabıma döndüm ve annemler gelesiye kadar kitap okudum. Yaklaşık 40 dakika sonra kapım tıklandı ve Semra abla "Riya'cım yemek hazır gel hadi."dedi. Kafamı sallayarak onayladım ve kalktım. Aşağı indim ve annemlere selam verdim.Yemek yerken annem "Riya cumartesi günü sabah erken kalk. Alışverişe gideceğiz."dedi. Alışverişi seven biri değildim. Tamam giyinmeme önem verirdim ama saatlerce alışveriş yapmayı pek de sevdiğim söylenemezdi. Anneme "Tamam,olur."dedim ve yemeğime döndüm. Yemekten sonra yukarıya çıktım ve derse oturdum. Bugünün tekrarını yapıp test çözdükten sonra saate baktım ve 21.47 olduğunu gördüm. Allah aşkına zaman neden bu kadar çabuk geçiyordu ki?
Yatağa geçtim ve biraz sosyal medyada dolaştım. Önerilen arkadaşlar kısmında Umut'un arkadaşı Doruk çıkınca şaşırdım. Tıkladım ve istek yollasam mı diye düşündüm. Sonra vazgeçtim. Gidip Umut'a der falan uğraşamam. Biraz daha telefonda vakit geçirdim ve göz kapaklarım kapanmaya başlayınca kalktım ve lavaboya gittim. Dişlerimi fırçaladım ve işimi halledip çıktım. Kendimi yatağa attım ve hemen uykuya daldım.
————————————
Selam eğer isterseniz Umut'un dilinden daha fazla yazabilirim. Kendinize dikkat edin. Maskesiz aman ha sokağa çıkmayın! Bölümü oylamayı unutmayın. Diğer bölümde görüşmek dileğiyle:))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıllar sonra
Ficção AdolescenteRiya Özay 17 yaşında sıradan hayatı olan bir kızdı. Bazen eğlenceli bazen ciddi. Okula yeni gelen öğrenciler ile tanışır ve bir tanesi tanıdık gelir ama bir türlü kim olduğunu bilemez. Sonra gördüğü fotoğraflardan sonra kim olduğunu bilir. Umut Soy...