Yıllar sonra

20. Bölüm: Hoş hisler

Bilincimin yerine gelmesiyle rahat bir uykudan uyandım. Bugün cumartesiydi ve Pars ile buluşacaktım. Doğruyu söylemek gerekirse aşırı heyecanlıydım.

Hemen yataktan kalktım ve lavaboya gittim. Yüzümü yıkayıp aşağı indim. Pars ile dün haberleştiğimizde saat 11 gibi geleceğini söylemişti.

Aşağıya inince saat 9 olduğu için ve haliyle babamların erken kahvaltı yapıp işe gittiğini bildiğim için kendime süt ve mısır gevreği yapmaya karar verdim. Mutfağa girdim ve Elif abla ile Semra ablaya "Günaydın hanımlar."diye seslendim.

Onlarda gülümseyip "Günaydın."dediler. "Mısır gevreği aynı yerinde dimi?"diye sordum. Semra abla "Evet de ben yapayım, sen geç istersen."dedi. Kafamı iki yana salladım ve "Yok siz işinize devam edin ben yaparım."diyip yulaf,gevrek vb şeylerin bulunduğu dolabı açtım. Gevreği alıp tezgaha koydum ve dolaptan süt alıp ısıttım.

Kaseye koyup gevreği sütü yerine koydum ve kaseyi alıp bahçeye çıktım. Armut koltuğa oturup biraz sosyal medyada gezindim. Bildirim gelince tıkladım. Umut mesaj atmıştı.

Umut: Nasılsın?

Riya:İyiyim,sen nasılsın?

Umut:İyiyim. Ben şey diye düşündüm her hafta aynı gün buluşsak ya?

Riya:Olabilir, hangi gün?

Umut: Perşembe uygun mu?

Riya:Olur uygundur benim için. Sen ne yaptın? Moralin ne durumda?

Umut:İyi iyi. Senden sonra biraz moralim yerine geldi teşekkürler tekrardan.

Riya: Ne demek ;)

Umut: Ne yapıyorsun bugün?

Riya: Arkadaşımla sinemaya gideceğim. Pars var ya pikniğe gelen onunla.

Umut: Peki, anladım.

Riya: Neyse görüşürüz, moodun düşerse yaz.

Umut:Tamam,görüşürüz.

Saate baktığımda 09.47 olduğunu gördüm. Hazırlansam iyi olacaktı. Kaseyi alıp mutfağa koydum ve odama çıktım. Lavaboya gittim ve dişlerimi fırçaladım. Hazırlanmak üzere dolabıma gittim.Üzerime omuz detaylı,lila bir kazak giyip altıma da sade siyah pantolon geçirdim. Saçlarımı salık bırakıp hafif makyaj yaptım. Ayakkabı olarak mor-siyah bir spor ayakkabı giyip hazırlanmamın bir kısmını bitirdim.

Siyah bir askılı çanta alıp içerisine ruj,kulaklığım ve cüzdanımı koydum. Saat 10.43'tü, iyi hazırlanmıştım. Lavaboya gidip işlerimi hallettim ve gri bir ceket ile çantamı alıp aşağı indim. Hava yavaş yavaş soğuyordu ve bu yüzden ceket belki lazım olabilirdi.

Salona geçip beklemeye başladım. Bu arada da telefonumda biraz geziniyordum. Pars arayınca geldiğini anlayıp aramayı cevaplarım. "Riya, ben geldim. Hazır mısın?"dedi. Bende koltukta duran çantamı ve ceketimi alıp ayaklandım. "Evet evet hazırım. Çıkıyorum şimdi."dedim. Pars "Tamam bekliyorum."diyince bende aramayı sonlandırdım.

Semra ablalara çıktığımı bildirdikten sonra evin önündeki arabaya doğru ilerledim. Kapıyı açtıktan sonra koltuğa yerleştim ve "Selam."dedim gülümseyerek. Pars' da  "Selam,nasılsın?"dedi. Omuz silkip "İyiyim, sen nasılsın?"diye sordum. Pars arabayı çalıştırıp "İyiyim."dedi ve telefonunu bana uzattı.

Anlamaz bir şekilde bakarken telefonunu aldım ve "Ne yapacağım bunu?"diye sordum. Arabanın radyosundan bir şeyler yapıp "Şarkı aç."dedi. Bende "Ne açayım?"diye sordum. Şarkı zevklerimiz benziyordu ama yine de emin olamamıştım.