27. Bölüm: Kalp acısı

435 23 15
                                    

Annem tarafından dürtüklenerek kaldırıldıktan sonra lavaboya gittim. Yüzümü yıkayıp telefonumu aldım ve aşağı indim. Kahvaltımı hazırlayıp yemeye başladım.

Bugün kütüphaneye gidip kitap alacaktım. Kütüphaneden sonra da kırtasiyeye geçip konu anlatım kitapları falan alacaktım.

Kendim sıkılırım diye düşündüğüm için Pars'a yazdım.

Riya: Günaydınn, nasılsın?

5 dakika sonra cevap geldi.

Pars: İyiyim, sen nasılsın?

Riya: İyiyim, işin var mı bugün?

Pars: Şey sanırım var. Yani babam şirkete çağırmıştı bir şeyler gösterecekmiş falan. Var yani.

Riya: Hmm anladım. Dışarı çıkalım diyecektim de işin varmış ya :/

Pars: Evet, benim kapatmam lazım görüşürüz. Akşam ararım ben.

Riya: Tamam, görüşürüz.

Oflayıp yulafımı yemeye devam ettim. Acaba Umut gelir miydi? Bu fikirle hemen yazdım.

Riya: Günaydın Soydannn

Anında cevap geldi.

Umut: Günaydın Özayyy naber?

Riya: İyidir senden?

Umut: Bende iyiyim. Sabah sabah hayırdır? Bir şey mi oldu?

Riya: Yok hayır. Bugün müsait misin?

Umut: Evet ?

Riya: Ben kitap almaya gideceğim, gelsene.

Umut: Olurr, ben seni alırım da saat kaç gibi geleyim?

Riya: 1 uygun. Kahvaltıdan sonra bir şeyler yeme. Birlikte öğle yemeği yeriz.

Umut: Tamamdır, görüşürüz.

Riya: Görüşürüz.

Derin nefes alıp kahvaltıma döndüm. Yedikten sonra kahve alıp salona geçtim. Sosyal medyada dolaşarak kahve içtikten sonra saat 11 gibi odama çıktım.

Dişlerimi fırçalayıp bir saat kadar kitap okuduktan sonra Çınar ile konuştum. Daha sonra üzerimi değiştirdim. Sarı sweat giyip altıma siyah bir pantolon geçirdim.

Saçlarımı açık bıraktım. Sırt çantamı da aldım çünkü kitaplarımı elimde taşımak istemiyordum. Saat 12.24 gibi hazırlanmamın bir kısmını bitirmiştim.

Hafif makyaj yapıp güzelce hazırlandıktan sonra biraz Duru'yla konuştum. Umut'tan bildirim gelince tıkladım.

Umut: Ben geliyorum, hazır mısın?

Riya: Evet.

Umut: Tamam, 10 dakika sonra aşağı in.

Riya: Tamamdır, dikkatli sür. Görüşürüz.

Umut: Tamammm görüşürüz.

Lavaboya girip işimi hallettim. Çantamı alıp bir de siyah bere aldım. Hava soğuktu çünkü. Telefonumu da aldıktan sonra aşağı indim. Dolaptan montumu alıp giydikten sonra dışarıya çıktım.

Bahçeden geçip kaldırımda bekledim. 2-3 dakika sonra Umut'u görünce gülümseyip iyice yaklaşmasını bekledim.

Kaldırıma yanaşınca arabaya binip "Selam."dedim. O da "Selam."dedikten sonra arabayı hareket ettirdi. Kemerimi taktıktan sonra "İlk yemek mi yiyelim? Aç mısın sen?"dedim.
Omuz silkip "Fark etmez, biraz açım ben."dedi. Kafamı sallayıp "İlk yiyelim o zaman."dedim.

Yıllar sonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin