1.4

27 5 7
                                    

İsimsizi sakinleştirmek için Demet'in bende kullandığı yöntemi yapmaya karar verdim. Bence gayet etkiliydi. Çünkü şuan isimsiz ağlayan bi bebeğe dönüşmüş gibiydi.

İsimsizin yatabileceği gibi oturdum ve ''Dizime yat." dediğimde kabul etmeyeceğini belirten bakışlar attı bana. Sonra "Bu bir emirdir." dediğimde , inat yapacağımı anlamış olmalıydı ki dizime kafasını koyup ayaklarını diğer yöne uzattı. Yorganı onun üzerine örttüm.

Gözyaşlarını elleriyle silmeye çalıştı. Kendini çok germişti. Koskoca isimsiz dizlerimin üzerinde ağlıyordu resmen.

Ben özellikle ağlamamaya çalıştım çünkü ağlarsam daha çok ağlardı.

Ellerimi yavaşça saçlarında gezdirmeye başladım. Bu onu biraz rahatlatmış gibiydi.

Radyoda çalan şarkıya eşlik etmeye başladım fısıltıyla.

"Anlamam nedenini , üzmüşler bebeğimi."

"Tam yüzüne dalmışken çizmiş kendi resmini."

"Nolursun kaç kurtar kendini bu diyardan."

"Güneşi ararken peşini bırakmaz ay."

Şarkının kısa aralığında konuşmaya başladım.

"Biz de Ay'ı severiz o zaman isimsiz , yetmez mi?"

Saçlarında parmaklarımı hafif hafif dolaştırırken şarkıya eşlik etmeye devam ettim.

"Sar bu şehri en başından yak. İyice yak.
Kim der ki bu rüyadan uzak.
Ona uzak."

"Bu şehri de yakarız isimsiz. Ağlama."

"Ne yalnızlık ne hüzün. Bu gecenin gündüzü var."

"Sanma ki ölümsüzüm , bu şehrin duvarları dar."

"Herkes ölecek ya isimsiz. Üzülerek yaşanmaya değmez ki?

Şarkı bitene kadar bir daha sesimi çıkarmadım.

İsimsiz uyumadı bu gece. Uzun bir süre ağladı. Belli ki kimseye içini bu denli açamamıştı.

Evimde , terasımda , daha tanışalı bir kaç hafta anca olmuş bir yabancı , şuan , ay peşini bırakmazken , dizlerimde ağladı.

İsimsiz duygularını paylaştı.

Benden nefret eden o çocuk.

Neden bunu yaptı anlayamadım. Belki beni de ilk aşkına benzetmişti. İntihar etmemi istememişti.

Ben üşümeye başladım. Ama bu umurumda bile değildi. Önemli olan onun mutlu olmasıydı. En azından ağlamasa bile bir şeyler yapabildim demekti.

Saatlerce orada oturduk. Sonra bana ağırlık çöktü. İsimsize baktığımda uyuyor olduğunu gördüm.

Ben de daha fazla dayanamadım ve güneş doğmak üzereyken, bu gecenin de gündüzü varken , uyudum.

Bu en rahatsız olduğum ama en merhametli ve huzurlu hissettiğim. nadir anlardandı. Oturuyordum, üşüyordum. Terasta uyumak hiç bu kadar güzel olmamıştı bu güne dek.

En çokta , herkesin yaraları olduğunu , bazen yara bantlarının kapatmadığını gördüm. Ve pansuman yapacak birine her zaman ihtiyacın olduğunu öğrendim.


.
.
.
.
🖤

KARAMBOL ||Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin