SAYE' M

"O da benim gibi yalnızdı..."

ARAT ' TAN

Silah seslerinin geldiği yöne iki el ateş ettim. Saye'yi kontrol etmek için arkamı döndüğümde bana doğru geldiğini gördüm. Ona yere yatmasını söyledim ama çok geçti. Pencereden giren kurşun onun göğsüne isabet etti.

💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎

Saye'yi hastaneye getirdiğimde çok kan kaybetmişti. Hemen yoğun bakıma aldılar. Kapının önünde onu bekledim. Iceriden doktor çıkınca hemen yanına gittim ve durumunu sordum.

Doktor_ Hayati tehlikesi devam ediyor. Durumu kritik daha ne kadar yoğun bakım ünitesinde kalır bilemeyiz. Şimdilik bilinci kapalı. Kurşun akcigerine isabet etmiş. Onu alırken çok zorlandık. Şimdilik sadece beklemeliyiz. Allah'tan ümidinizi kesmeyin. Geçmiş olsun.

Doktor bana gerekli açıklamayı yapıp gitti. O kız için üzülmüştüm. Sonuçta benim yüzümden bu hale gelmişti. Bu yüzden kendimi suçlu hissediyordum. Ve o uyanan kadar burdan ayrılmayacaktım. Hemşire içeriden çıkıp bana doğru geldi ve içinde cep telefonu ve bileklik olan bir poşet uzattı.

Hemşire_ Hastanın yakını mısınız?

Hayır demeye hazırlandım ama birden..

Arat_ Evet arkadaşıyım.

Hemşire_ Bunlar Saye Aydan'a ait.

Uzattığı poşeti aldım. Saye bana bir şey göstereceğini söylemişti belki telefonundadır diye içine bir göz attım ama kayda değer bir şey görmedim. Ailesine haber vermek için rehberine girdim. Ama rehberde iki isimden başka kimse yoktu. Bu iki isimden biri ben diğeri Burak komiserdi. Bu kızın kimsesi yok mu? Telefon titredi ve ekranda " Burak Komiser " yazısını görünce hemen açtım.

Burak_ Napıyorsun güzellik?

Arat_ Iyidir güzellik sen?

Burak_ Kimsin lan sen! Saye'nin telefonuna neden sen cevap veriyorsun?

Hayatımda en nefret ettiğim kişilerden biri de bu polis bozuntusu. Onu öldürmemek için kendimi zor tutuyorum.

Arat_ Saye'nin tam olarak nesi oluyorsun?

Burak_ Sanane lan nesi oluyorsam!

Sinirlenmemek için derin bir nefes aldım.

Arat_ Saye vuruldu. Şimdi hastanede.

Burak_ Ne diyorsun lan sen ne vurulması kimsin lan sen!

Arat_ Ezeli düşmanın. **** hastanesine gel. Çok soru sorma hade eyw.

Bu zibidiyle uğraşamam. Telefonu arka cebime koyup yogun bakımın kapısının önünde olan sandalyeye oturdum. Daha sonra cebime koyduğum telefonu tekrar çıkardım. Galerisine girdim. Kendi fotoğrafları ve instagram dan çektiği bebek fotolarından başka resim yoktu. Galiba bu kızın kimsesi yoktu. O da benim gibi yalnızdı. Bir kez daha kendimi suçlu hissettim. Ceketimin iç tarafına koyduğum telefonum çalınca Saye'nin telefonunu eski yerine koyarak kendi telefonumu aldım.

Mehmet arıyor...

Arat_ Efendim.

Mehmet_ Abi Uygar şerefsizini aldık. Her zamanki depoda seni bekliyoruz.

Arat_ Gelemem işim var.

Mehmet_ Abi işin acil de...

Arat_ Acil Mehmet acil. Siz konuşturun ben gelene kadar ben sonra gelirim.

Mehmet_ Anladım abi. Adam laz...

Arat_ Lazım değil Mehmet kapat hadi.

Telefonu kapattıktan sonra tekrar cebime koyarken Komiser bozuntusu geldi. Koridorun başında beni görünce hemen üstüme yürüdü.

Burak_ Saye nerde lan! Naptın kıza!

Ayağa kalktım ve ona doğru yürüdüm.

Arat_ Sakin ol şampiyon.

Yakamdan tutarak..

Burak_ Eğer ona bir şey olursa seni yasatmam lan!

Yakamdan tuttuğu elini çekip onu ittim. O sırada ağladığını farkettim. Demek ki Saye onun için çok şey ifade ediyordu. Iceriden bir hemşire daha çıktı. Komiser bozuntusu hemen yanına gitti.

Burak_ Saye nasıl iyi mi?

Hemşire_ Ameliyat başarılı geçti. Birazdan doktor bey size gerekli bilgiyi verecektir.

Ardından doktor çıktı.

Burak_ Doktor Bey Saye'nin durumu nasıl iyi değil mi?

Doktor_ Hastamız hayati tehlikeyi atlattı.

Iste buna sevindim. Burak elinin tersiyle gözyaşlarını silip derin bir nefes alıp verdi.

Doktor_ Hastanın bilinci henüz açık değil. Ne zaman tepki verir bunu zaman gostericek biz elimizden geleni yaptık gerisi hastanın uyanmasına bağlı.

Burak_ Peki onu görebilir miyim?

Doktor_ Sadece bir kişi görebilir.

Hayati tehlikeyi atlattığını duyunca sevindim. Artık burda olmam için bir sebep yoktu. O yüzden sandalyeye bıraktığım ceketimi alıp çıktım. Hastaneden çıkıp arabama bindim ve depoya sürdüm.

💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎

Depoya geldiğimde Kenan'la Akif beni kapıda karşıladı.

Arat_ Mehmet nerde?

Kenan_ İçeride abi Uygar'ı konuşturuyor.

Kollarımı sıvayıp içeriye girdim. Yerde yatan Uygar'ı görünce sırıttım.

Arat_ Ooo kimler gelmiş.

Yanına yaklaşıp beline sert bir tekme geçirdim.

Arat_ Hoş geldin Uygarcım.

Vote ve yorum❤