18. BÖLÜM

89 3 0
                                    

Deniz ambulansa itfaiyeye her şeye haber vermişti. aşağıya inmişlerdi. Araba ters dönmüştü. İşleri daha zordu. Kapı açılmıyordu. Yüzüm kanlara kaplı olduğu için daha çok korkuyorlardı. Deniz bağırıp çağırıyordu.

"Niye yaptın bunu? Niyeee? Güneeşş! Çık dışarıya çık! Beni bırakamazsın erkenden. Bırakamazsın beni.."

Polisler sakinleştirmeye çalışıyordu. Arka kapıyı görevliler kırdı. Yavaş yavaş beni çıkarıyorlardı. O halimi gören Deniz, öldüğümü düşünmüştü. Ekipler hemen sedyeye yatırdı beni.

"Dayan güzelim. Dayan.."

Deniz'i duyuyordum. Hiçbir şekilde tepki veremiyordum.

"Yaşıyor hala acele edin hadi hadi!"

Hemşirenin söylediği Deniz'i mutlu etti. Ama erkendi daha.

"Güneş prensesim hadi uyan kuzum."

Ambulans çok hızlı bir şekilde hastaneye gidiyordu. Buse'nin olduğu hastane üstelik. Bu durumda hastane seçecek halim yoktu zaten.

Deniz arkadan Atlas'la geliyordu. O sırada Miraç'ı aramış. Her şeyi anlatmış. Miraç'ta apar topar bilet alıp Türkiye'ye geliyordu. Herkesi velveleye vermişti. Hastaneye vardığımızda hızlıca yoğun bakıma aldılar beni.

Yolda da 2 kere kalbim durmuştu. Doktorlar acele ediyordu. Deniz, Atlas'ı güvenliğe bırakmıştı. Hızlıca arkalarından girdi. Odaya almıyorlardı kimseyi. Beklemekten başka çaresi yoktu. O kadar kötü hissediyordu ki kendini.

Gelmişken Buse'nin yanına da gitti. Buse'nin ablası da ordaydı. Ada bas bas bağırıyordu. Sanki olanları hissetmiş gibi.

Deniz, "Ne yapıyorsunuz siz? Verin kızımı bana."

Ablası Suzan, "Aa ne yapıcaz çocuğa sen de bizi iyice cahil belledin."

Buse'nin ablası Almanya'dan dün dönüş yapmıştı Buse için.

Buse, "Kızıım. Benim güzel akıllı kızım gel annene hadi."

Ada gitmek istemiyordu. Deniz de izin vermedi.

"Bak Buse, Güneş kaza yaptı durumu çok ağır. Burada yoğun bakımda. O Ada'ya annelik yaptı ama sen parayla sattın çocuğu. Ben şimdi onun yanına gidiyorum Ada'yla gelirim yine."

"Deniz ama.."

Deniz Buse'yi dinlemeden çıktı.

Suzan, "Benim salak kardeşim bir adamı elinde tutamadın. Al işte böyle elin kadınına koşar." dedi. Buse ağlıyordu.

Deniz kucağında Ada'yla, pencereden bana bakıyordu. Ben derin bir uykudaydım. Hissedebiliyordum ama. Ada buradaydı. Kokusunu bile duyuyordum...

GüneşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin