6.Bölüm

13.4K 1.1K 31
                                    


Heyecan: "Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi gibi sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu." anlamlarına geliyordu.

Peki beni içine alan bu duygu, hangi hissiyatımı tetikleyip beni etkisi altına almıştı?

Korku? Üzüntü mü? Ya da kıskançlık? Sevgi hiç değil. Beni saran duygunun bunlar olduğunu pek sanmıyordum. Sevinç olabilir miydi? Teşekkür etme nezaketinde bulunmuştu evet. Ama ben yaralanma nedenini bilmiyor,aynı zamanda çok merak ediyordum. Suçlu birini tedavi etmiş ve bu sayede başımı derde sokmuş olabilirdim. Heyecanımın nedeni de işte buydu. Aklımdaki soruların cevabını alacak olmam. Buna sevinmiş ve bu yüzden heyecanlanmıştım. Başka bir açıklaması yoktu. Düşüncelerime ve bakmayı devam ettirdiğimiz bakışlara son vermem gerekiyordu.

Gözlerini ilk kaçıran ben olmuş,türkünün geri kalan kısmını söyleyip sahneden inmiştim. Sahnede olmak, uzun zamandan sonra mikrofanla buluşmak güzel hissettirmişti. Beğeni dolu bakışlar,bu bakışları destekleyen alkışlar. Sevdiğim şeyler arasına bunu da ilk sıralara ekleyebilirdim. Şarkı söylemek,müziğin ritmine kapılmak, şarkı sözlerinde kaybolmak.
Defne sayesinde emrivâki bir şekilde gerçekleştirmeseydim eğer, mutluluğum daha fazla olabilirdi. Hesaplaşmam gereken bir arkadaşım vardı!

Teşekkür eden bakışlarla, alkışlayan komşularıma baktıktan sonra Defne'yi bulabilmek için etrafta gözlerimi gezdirdim. Görünürde olmaması saklanmış olduğunu gösteriyordu. Ne demişler; kaçabilirsin ama saklanamazsın. Elbet yanıma gelecekti.

Kalabalıktan uzaklaşmak, sakin bir yerde rahat nefes almak için bahçeye doğru yürüdüm.
Birçok kez buraya geldiğimiz için çiçeklerle süslenmiş bahçe her defasında beni kendisine çekiyordu. Her mevsim çiçeklerle doluydu. İsimlerini dahi bilmediğim, renk renk, çeşit çeşit çiçeklerle dolu olan bu bahçe, boğaz manzarasına karşı olan konumuyla daha da güzel bir seyir keyfi veriyordu. Dalıp gittiğim eşsizliğe karşı derin bir nefes bahşettim ciğerlerime. Boğaz manzarasını geride bırakan,bakışlarımın odağı haline gelen rengarenk çiçekler olmuştu. Bakımlarına dikkat ediliyordu. Ancak hava sıcaklığının her geçen gün artması çiçekleri de olumsuz etkiliyordu. Suları yeterli olmamıştı sanırım. Kurumuş topraklar bunun habercisiydi. Gözüme çarpan bahçe hortumuyla çiçekleri sulama fikri şu an için mantıklı gelmişti. Çiçek bakımıyla ilgili pek bir şey bilmiyordum. Doğru mu yapıyordum onu da bilmiyordum. Günde birden fazla sulanabilir miydi? Cevabını bilmesemde, görmüş olduğum kurumuş toprakların, suya ihtiyacı olduğunu düşünüyordum. Bu güzel çiçeklerin solmasını,bir dahaki gelişimde çiçeksiz bir bahçenin beni karşılamasını istemiyordum.

"Su içme zamanı"dedikten sonra sulama işine ilk önce gülleri sulamakla başladım. Onca çiçek arasında ismini bildiğim birkaç çiçek türünden biriydi. Kırmızı, beyaz,pembe. Her renk gül mevcuttu. Görüntü olarak bütün çiçeklere aşinaydım. Ancak isimleri hakkında fazla bilgi sahibi değildim. Bu konu hakkında araştırma yapmam gerektiğini aklımın bir köşesine not ettim.

Kırmızı ve pembe gülleri suladıktan sonra sıra beyaz güllere gelmişti. Diğer çiçeklerden kendini soyutlayan bir duruşu vardı. Kırmızı güllerin aşkı temsil ettiğini duymuş olsam da, beyaz gülün neyi ifade ettiği hakkında bilgim yoktu. Bir mana yüklemem gerekirse, asil, güçlü, bir o kadar da saf ve masum diyebilirdim. Sulamadan önce kokusunu içime çekmek için, zarar vermekten çekinerek elimle burnuma yaklaştırdım. Görüntüsü gibi güzel olan kokusunu derin bir nefesle içime çektim. Bu hareketimle dejavu yaşıyormuş gibi hissetmiştim. Kliniğin önüne bırakılan beyaz gülleri elime aldığımda yaptığım ilk şey tam olarak buydu. Burnuma yaklaştırıp derin bir nefes çekmek. Ve bunu bana yaşatan kişiyle dakikalar önce yüz yüze gelmiştik. Gözlerini kaçırmadan bana bakması, beni hatırladığını düşündürmüştü bana. Yarı baygın olduğu için yüzüme bakamamıştır diye düşünürken, o bakışları bu tezimi çürütmüştü. Sahi neden öyle bakıyordu? Bir noktaya kilitlenirmiş gibi, başka hiçbir şeye dikkat kesilmezmiş gibi.
Peki ben neden o bakışlara kapılmıştım?
Neden o bakışlara karşılık vermiştim?

VERAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin