Sınavların yaklaşması ile ek dersi ekme planlarım suya düştü. Salı günündeydik ve bundan sonra her gün ek derse gitmeliydim. Ek ders çıkışında metroya binmiştim. Uyukluyordum. Yorulmuştum. Duraktan eve kadar siyah bir kedi eşlik etmişti.Eve döndüğümde yine gerici bir hava hakimdi. Daha kapıda anlamıştım. Babam yerine annem daha sinirli görünüyordu, birazda hayal kırıklığına uğramış gibi. Odama yönelmişken kolumu tutmuştu. Ama daha çok sıkıyordu.
- Bu saate kadar nerdeydin!!
-Ek derste.
-Yalan söyleme! Nerdeydin!
Olayı biraz kavramıştım. Tüm deliller Dean'ı gösteriyordu. Bana kendi yaşadığını yaşatmaya çalışıyordu. Annemgile gitmediğimi söylemişti.
Babam;- Sen de mi böyle bi çocuk olcaktın.
-Hayır. Gerçekten bugün gittim, yalnızca-
-20 gün. Neredeyse 1 ay!
Diyebileceğim laf yoktu.
-Odana defol!
Bu olay benim sorumluluğumdaydı. Sonuçta ailem o kadar para veriyorlardı, benden bir şeyler bekliyolardı. Bu gün kendime vericeğim bir söz vardı. Bu bir hikayeydi. Yazmak bana iyi geliyordu. Fakat bu ekme işine son vermeliydim. Sınavlarımda başlıyordu zaten.
Sabah kalktığımda hala Dean'a sinirliydim. Onu sıfatını bile görmek istemiyordum. Bu yüzden erken çıkmıştım evden.
Okula da erken gittiğim için pek kişi yoktu. Açıkçası kendimi gençlerle dolu bir hapishanede gibi hissediyordum. Herkese yakınları ve sosyalleşme hakkı veriliyor ben ise disiplin hücresindeydim. Başkaları yapınca niye kimse konuşmuyordu, ben yapınca suçlı oluyordum.Tuhaftı okulda Chris de vardı. Bizim sınıfta, benim sıramda oturuyordu. "Ne yapıyorsun?" Dedim ama cevap bile alamadım. Dalmış görünüyordu. Yanına yaklaştığımda gözlerinin kırmızı ve şişmiş olduğunu gördüm. "İyi misin Chris?" Demiştim. Ama dün pencereden sızan yağmur yerde küçük bir su birikintisi oluşmuştu. Yanına yaklaşmaya kalmadan ayağım kayıp yere düşmüştüm. Chris gülme krizine girmişti. Ben gülmüyordum, zaten dokunsan ağlıycak gibiyken şimdi birde canım acıyordu. Chris "Asıl sen iyi misin" diyerek hala gülüyordu. Daha sonra ağladığımı farketti. İyi misinleri ciddi bir hal almıştı.
-----------------------------------------------------------
Elliot ile önceki konuşmamızda hiçbir şey anlamamıştım. Ama şundan emindim ki okutmam gereken bir bölüm vardı yani Elliot'a.
Öğle en uygun zamandı. Ama arkadaşlarının yanındaydı. Ve konuşmalarını bölmek istemiyordum. Tanrım, o kadar küfürlü ve seviyesiz konuşuyorlardı ki... Hepsinin D sınıfından olmasına şaşırmamalıydı.
Ben de onlarla muhattap olmamak için Elliot'u çekip köşeye aldım.-Biliyor musun sen ve arkadaşların konuştuğunuz şeylere dikkat etmelisiniz. Bu iğrenç.
Oldukça umursamaz görünüyordu. Serçe parmağını kulağına götürüp esnemişti.
- Demek bana ihtiyacın var, biraz daha nazik yardım isteyebilirsin.
-Oku.
Diyip üzerine hikayemi attım. Bunu bağırarak söylemiştim. Arkadaşları farketmişti ve diğer koridordaki kişiler gibi gizliden gülüyorlardı. Bu utanç verici gelmişti. Elliot:
- Madem utanıyorsun, utanıcağın hareketler yapma.
Dedi. 'Berbat' diyerek mırıldandığını duydum. Eline kalem alıp hikayenin kenarlarına bir şeyler yazmıştı. Sonra hikayeyi bana uzatıp gitmişti arkadaşlarının yanına. Okuduğumda notları, istemesemde haklı olduğunu gördüm. Bu hareketleri bana birazcık Ian'ı hatırlatıyordu.
----------------------------------------------------------
Cuma nihayet kapıya dayanmıştı. Ryan'a fizik dersi anlatıyordum. Dışarda sağanak yağmur vardı. Sınıfta yalnızca biz vardık. Biraz titremeye başlamıştım. Ryan olayı farketmişti bana "iyi misin" demişti. Bende "Bilmiyorum" demiştim dalgınlıkla.
Hafif karıncalanmaya başlayan ayağıma dayanamayıp çeketimi almak için ayağa kalkmıştım. Ceketi üstüme geçirip öğretmen masasının üstüne oturmuştum. İçimden "çok hüzünlü" diye geçirmiştim. Ama sanırım farketmeden düşünürken ağzımdan kaçırmıştım. Ryan'a döndüğümde neyden bahsettiğimi soruyomuş gibi bakıyordu. Bu Ryan'ın tepkisiydi. Her zaman ki gibi her şeyden bi haber bakıyordu.Mesela Ian'la birlikte olsaydım eminim benden önce aynı şeyi derdi. Mike olsaydı, her lafa "abla" diye başlardı. Sanırım Elliot da "siktir git" derdi. Ya Chris? Muhtemelen ikimiz aynı anda "çok hüzünlü" derdik, ve gülerdik..
______________________________________
- Ren🐙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flowers Are Dead 🌺 [BİTTİ]
TienerfictieYanaklarındaki ıslaklık kızıl, keskin güneşte daha bir belli olmuştu. Çünkü Güneş artık onun yüzüne bakıyordu. Gözleri kısılmıştı. Gözlerindeki damlalar yağmur gibi birden bastırdı. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Donakaldım. Ve öylece izledim...