Ayaklarımı masaya doğru doğrultup yanıma oturdu.
Gözlerime bakıyor bir şeyler fısıldıyordu.
Aniden gözlerimi açtım ve göz göze geldik.
Jm - "günaydın sevgilim."
Gülümseyerek ona karşılık verdim.
Ardından o da bana gülümsedi.
Jm - "doktorla konuştum Daeri, bu felcin strese dayanan bir şeymiş, nadir görülürmüş, öyle dedi, kurtulacaksın sevgilim."
Dudağıma yaklaştığında küçük bir buse kondurup geri çekildi.
Büyülü kalıyordum adeta.
Çok seviyordum, çok özlüyordum ama onun o sikik hastalığı her zaman üzülmemi sağlıyordu.
Düşüncelerimden sıyrılmak için gözlerimi kapattım.
Jimin'in yanımdan kalktığını farkedince gözlerimi açtım.
Çantadan haplarını çıkarıyordu.
Gözlerimi büyüterek ona baktım. Gerçekten günde on üç tane hap içtiğine inanmamıştım doğrusu. Ama gerçekten de içiyormuş.
Bir an içimden kendime küfürler saydırdım. Jimin'in yanında olamamıştım o zamanlarda. Ama o da bana az şey yapmamıştı.
Ne yapsam haklıydım sanki kendime göre.
İki tane hapı birden atınca seslenmeye çalıştım. Gözleri anında beni buldu.
Keşke kendimi üzmeseydim, keşke bir anlığına da olsa jimin'i unutabilseydim, ama bu mümkün olmazdı. Onun gülüşü dünyalara bedeldi ve ben onu görmeden duramazdım. Kahkası günümü en güzelinden yapardı.
Gözleri kısıldığı zaman öpmek isterdim onu. Aynı şekilde elmacıklarının pembeleştiği zamanda.
Küçük ellerine benim ellerimin büyük gelmesini isterdim ama benimkiler jiminden küçüktü. Maalesef o pek gerçekleşmiyordu.
Yanıma gelip başımı öptü. Tekrardan ayağa kalktı ve mutfağa gitti.
Jm - "yemek aldıımm hem de en sevdiğinden!"
Yanıma kutu kimchiyle geri dönmüştü.
Gözlerim adeta parlayınca bir gülümseme yerleştirdi yüzüne.
Chopstickleri eline alıp kimchiyi karıştırmaya başladı. En sonunda uçak yaparak azıma getirdi.
Gözlerimi devirdim. Sanki çoçuktum.
Ama hoşuma gitmiyorda değildi.
...
Dr - "aşkımm."
Jm - "efendim."
Dr - "bu gece yoongi gelecek buraya."
Jm - "ne?"
Soran gözlerle bana baktığında ellerimle oynamaya başladım.
Dr - "ya ne olacak, altı üstü bi yemek yiyeceğiz."
Jm - "pardon da o adam senin neyin oluyor da sen buraya çağırıyorsun?"
Dr - "lütfen jimin arkadaşım sadece, hem davet ettim bir kere."
Uflayıp ellerini göğsünde birleştirdi.
Ben de fırsattan istifade yüzüne doğru geldim ve dudağından öptüm.
Dr - "noluur aşkımm herşeyimm birtaneem!"
Jm - "sana bir sarkıklık yaparsa onu bu evden sağ salim göndermem."
Dr - "ama aşkım böyle deme ya, güzelsin tabiki der, dövecek misin öyle derse? Desin çünkü güzelim."
Hafif bir kızgın bakış attı.
Dudaklarımı büzüp kucağına oturdum.
Dr - "yoongi gittikten sonra bişeyler yaparız ha ne dersin;)"
Piç gibi gülümsediği için kahkaha atmıştım.
Üstünde biraz daha durdum, kollarımı boynuna doladım. Çene kemiğini emmeye başladım. Orasından bile tahrik oluyordu.
Gülerek geri çekildim.
Dr - "hemen de tahrik oluyorsun aşkım ya."
Üstünde iki saniye sürtündüm ve inlemesini duydum.
Jm - "seni bitch, şimdi böyle yapabilecek misin bakalım!"
Diyip anında üstüme çıktı ve ellerimi elleriyle koltuğa sabitledi.
Sabitçe ona bakıyor ve gülümsüyordum.
Jm - "hayatımda başıma gelen en güzel şeysin sen, iyiki benimsin."
Dr - "sen de benim."
Dudağımı emmeye başladığında karşılık verdim. Isırıyor ve acıtıyordu. Alt dudağım kanamaya başladığında boynuma yöneldi.
Yüzünün her tanesini incelemiştim o böyle yaparken. Ne kadar da güzeldi.
Boynumu bırakıp karnıma geçti. Alta doğru gidiyordu ki kalktım ve omuzlarından onu tuttum.
Dr - "şimdi değil sevgilim, yemek yapacağım."
Jm - "off, sikik akşam yemekleri!"
Kahkaha atarak mutfağa doğru ilerledim.
...
Yeni yb geldi, umarım beğenirsiniz sizleri seviorum muck🌹🔥
