Özgür bir hayat yaşıyordum ve bu hayatı seviyordum. Ailemin iki sokak ilerisinde küçücük bir eve sahiptim. Çok zengin olduğumuzdan değil aslında, büyükannemden kalan bir evdi. Üniversite hayatımı yalnız geçirmem ve aldığım parayla yetinmem konusunda babam oldukça ısrarcıydı. Çalışmama gerek olmadığını söylüyordu. Fakat harçlıklarımı maaş gibi ayda bir kez veriyordu. Ben de bütün bir ay o parayla idare etmeye çalışıyordum. Bu konuda artık uzmanlaşmıştım.
Elimdeki poşetlere baktım. Ağır olsalar da yürüyebilirdim. Üstelik bir sürü yağlı şey yiyecektim ve peşin peşin spor yaparsam iyi olacağını düşünüyordum.
"Chanyeol!"
Kararmaya başlayan havanın yanında, çıt bile çıkmayan sokak korkmama yetmişti.
"Yifan! Cidden! Kamera nerede?!"
"Ne kamerası?"
"Şaka değil mi bu?"
"Ah, bir dakika."
Telefonunu çıkarıp bir şey yaptı ve kaldırıp şak diye fotoğrafımı çekti.
"Ne yapıyorsun?!"
"Fotoğrafını çekiyorum. İşte kamera!"
"Öyle mi? Bu bir soru değildi."
"Neydi öyleyse? Hep bir şeyler soruyorsun ve soru olmadığını söylüyorsun."
Bıkkınlıkla nefesimi bırakıp omuzlarımı düşürdüm.
"Bunu neden yapıyorsun?"
"Bu ifade çok ciddi..."
"Evet, çünkü ciddiyim. Neden bir anda etrafımda dolaşmaya başladın?"
"Arkadaş olmak istiyorum."
"Benimle?"
"Olamaz mı?'
"Bunca zaman varken şimdi?"
"Seni kaybedecekmişim gibi hissettim. Tatilde göremeyeceğim ve..."
"Ve?"
"Belki itiraf edersem..."
Ensesini ovuşturup başını eğdi.
"Neyi?"
Gözlerime o kadar dikkatli bakıyordu ki, uzun süre ona bakamıyordum. Bakışları utanmama sebep oluyordu.
"Senden hoşlanıyorum. Gerçekten hoşlanıyorum. Okul bitiyor ve seni göremezsem ölecek gibi hissediyorum. Çok aşığım diyemem. Birbirimizi tanımıyoruz değil mi? Bu inandırıcı olmaz."
"Yifan sen..."
"Bu söylediklerimi hiç söylememişim gibi yapsak olur mu?"
Tebessümle gözlerime baktı. Bu samimi itiraf nedense kalbime dokunmuştu. Ona karşı hislerim var mıydı? Tabi ki hayır. Fakat arkadaş olmak şimdi o kadar da korkunç görünmüyordu.
"Bunları söylememişsin gibi yapmamı istediğine emin misin? Gerçekten yapabilirim."
"Ahh hayır hayır. Sadece, söylemişim ama beni daha fazla utandırmamak için duymamış numarası yapıyormuşsun gibi davran."
"Tamam, bu karmaşık şeyi denerim."
Karşılıklı gülümsediğimizde rahatlayarak nefesini bıraktı. Onun gibi görünen birinin karşımda böyle olması hem komik hem de tuhaftı.
"Evine kadar eşlik edebilir miyim?"
"Tabi, lütfen."
"Hayır deseydin ne diyeceğimi düşünüyordum. Tanrı'ya şükür."