Kurtaramamıştım işte. İkimizide kurtaramamıştım. Birde kıza güven bana demiştim yetmezmiş gibi.Vicdan azabından içim yanıyordu. Düşüncelerimi kesen şey evin önünde duran siyah lüks araba oldu.
Arabanın bir kapısından siyah smokinli bir adam çıkarken arka koltuğundan kenan çıkmıştı.
Kaşlarımı çatarak ona baktım. Ta ki arabanın diğer kapısından çıkan maviyi görene kadar. Koltukta doğrularak camı açmaya çalıştım.
Lanet olsun ki kapalıydı. İkiside beni görmemişti. Mavi halsiz bir şekilde kenan ile evin kapısına yaklaşıyordu. Onu getireceğini hiç düşünmemiştim. Keşke biraz erken gelselerdi.
Hızla ayağı kalkıp kapıyı açtım. Şansıma ki kilitlememişlerdi.
Merdivenlerden benim bile beklemediğim hızda indim.İnmem ile anı da tüm ev zil sesine boğuldu. Hızlıca kapıyı açıp karşımdaki maviye baktım.
Mavi benim açmamı beklemediği için şaşırmıştı. Kenan gözlerini devirerek içeri baktı.
" mavi!" Dedim. Mavi gözleri dolu bir şekilde bana sarıldı. " güzelim benim. İyi misin?"
"Ben iyiyim,asıl sen nasılsın? Bunlar sana bişey yaptı mı?" Mavi meraklı gözler ile bakarken arkadan kalelilerin sesini duydum. Arkama baktığımda en başlatında tahir duruyordu.
"Hayır,yapmadılar. Ama yapmalarını çok isterdim. Ruhumuzu o kadar yaktılar ki bedenimin yanmasını tercih ederdim." Dedim tahire bakarak.
Gözlerimdeki öfkeyi anlamış olacakki başını eğdi. Mavi ile ayrılıp konağın ortasına geldik. Kenanda kapıyı kapatarak yanımıza geldi.
" ablam,bu kızı niye getirdin?" Meliha hanım meraklı bakışlarını kenanın üzerinde gezdirirken onları umursamadım bile.
Tek derdim şu an maviydi. Ailesine acaba söylemişler miydi?
"Bu diye hitap ettiğin kişi senin yeğenin abla,benimde öz kızım." Dedi kenan. Mavi bunun üzerine öfkelenerek elimi daha sıkı tuttu.
"Bana kızım deyip durma! Sen benim babam değilsin. Benim babam da annem de şu an beni evde bekliyorlar zaten." Dedi. Haklıydı. Kim bilir nasıl bir psikoloji içindeydi.
"Seni öldü sanıp senden ümidi keşmiş olan annen ve baban mı mavi?" Bunu demesiyle bende sinirlenmiştim. Maviyi arkama alarak kenana baktım.
"Onun ailesi ve benim ailem bizden ümidi kesmez! Sen her ne kadar ona kızım desende o senin hiç bir zaman kızın olmayacak. İster dna testlerini tekrar tekrar önümüze ser,veya bizi geçmişe götür...
Ne yaparsan yap bu kız senin kızın değil. Onun ailesi ondan ümidi kesti desek bile ben varım! Ben onun tek ailesi olurum." Dedim. Kenan sinirlenmeye başlamıştı. Yüzünde belirginleşen damarla mavi elimi daha da sıktı. Ondan korkmuyordum. Canımı yeterince yakmıştı.
Elini havaya kaldırmasıyla refleks olarak gözlerimi kapattım. Sol yanağımda hissedeceğim acıya hazırlanıyordum.
Ama o el sol yanağım ile buluşmadı, canım yanmadı. Ne olduğunu anlamak için gözlerimi açtım.
Tahir dayısının elini tutmuş bana tokat atmasını engellemişti. Gördüğüm şeyin etkisiyile şaşkınlık ile onlara baktım.
"Dayı,yapma! Sinirli olduğu için ne dediğini bilmiyor. Bırak yalnız kalsınlar. Biz konuşalım." Kenan da aynı şaşkınlık ile tahire bakıyordu. Kimse ondan böyle bir davranış beklemezdi tabii.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz çığlıklarım
General Fiction"Hayat hayaller gibi güzel ve mutlu olsaydı, imtihanın ne anlamı kalırdı?" Hepimiz bir savaşın ortasındayız ve herkesin kendi cephesi kendi kalbi. - Kapak fotoğrafı bana ait değildir. İnstagramdan alınmıştır.(@gifsak)