53

5.9K 419 272
                                        

Bu bölüm cinsel içerik bulundurur. Rahatsız olanlar, okumasın lütfen.

Kantinde her zamanki olan kargaşaya göz ucuyla bakıp kapıya döndüm merakla. Son beş on dakikadır Ji Yeon'u bekliyordum ve Jimin'in her dakika başı gelmeyecek galiba deyişi sinirimi bozuyordu.

Gelecekti biliyordum ama yalnız mı gelecekti emin değildim. Birazdan gelir de yanında o it olursa eğer elimden bir kaza çıkmayacağına dair söz veremezdim.

Oturduğum sandalyede kıpırdandığım sırada Jimin yine hatırlatıcı gibi malum cümleyi kurdu.

"Gelmeyecek galiba. Yoongi bence seni trolledi. Hadi kalkalım artık. Bu gürültü beynimi sikti bugün."

"Dün geceden kalmasın diyedir o."

Hoseok gevşek bir tavırla mırıldandığında gözlerim kantin kapısından kısa bir anlığına ayrıldı ve Jimin'e döndü.

"Dün gece de mi zıkkımlandı?"

"Hemde yalnız." diyerek düzeltti beni Hoseok.

Kollarını birbirine dolayıp bakışlarını bizden ayırdı Jimin.
"Benimle uğraşmayın. Geldi seninki."

Cümlesinin sonunu duyar duymaz bakışlarım kantin kapısına kaydı. İşte içeri girmişti ve yanında o it vardı. Eksik olsa şaşardım.

Gözleri kısa bir anlığına etrafta dolandı ve beni bulur bulmaz yanındakine bir şeyler diyerek ondan uzaklaştı. Neyse ki.

Yoksa gerçekten o çocuğu dövecektim. Hemde kantinin ortasında.

"Bence kesinlikle senin yerine beni tercih ederdi. Tabi beni tanımasına fırsat verseydin. Çok kıskanç adamsın Yoongi."

Cevap vermedim. Benim yerime Hoseok hislerimi tercüme etmişti zaten.

"Adamın bakışlarını görüyor musun? Resmen sana bakışlarıyla kapa o çeneni Jimin diyor. Hatta kapatmazsan ben sike sike kapatırım diyor. Hatta ve hatta-"

"Hoseok yeterli" dedim yanımıza yaklaşan Ji Yeon'u fark etmesini isterken. Kızın yanında ana bacı girmesine hiç gerek yoktu. Jimin'de olsa bi yere kadardı.

"Hoş geldin Ji Yeon. Gel otur yanıma."

Bunu diyen tabiki ben değildim. Masada Jimin varken ne mümkündü ki? Herkesten hızlı mod değiştirebilir ve herkesten önce lafa karışabilirdi. O Jimin'di.

"Selam."

Ji Yeon'un küçük selamı sonrası Jimin'in işaret ettiği yere oturmaması elbetteki beni mutlu etmişti. Ama masada boş olan tek yer orasıydı. Ayakta kalmasını istemiyordum. Jimin bile olsa yanına oturmasını tercih ederdim.

"Yoongi indir şu bacağını."

Ben hala Jimin'in yanındaki sandalyeye oturmasını beklerken bana yaklaşmış olan bedeninin farkında bile değildim.

Nedenini bilmeden bana dediğini yaptım ve birbirinin üzerine attığım bacaklarımı düz bir konuma getirdim. Hemen ardından ise onun kucağıma oturması masadakilerden önce benim şaşırmama sebep olmuştu. Ama elim sanki bunu yapmasını bekliyormuş gibi beline sarıldı.

O an Hoseok'un mırıldanışını duydum.

"Haasss..."

Gözlerim hala Ji Yeon'un üzerindeydi. Kucağımda olmaktan gayet memnun bir şekilde kantini süzerken başını bana doğru çevirdi ve gülümsedi.

"Bugün çıkışta ne yapıyoruz?"

İçimden bir ses bu gidişle çok başka şeyleri yapabileceğimizi söylüyordu ama dışıma yansıyan tek şey "sen ne istersen onu." olmuştu.

Just One Woman | MYGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin