Butterfly Lies Chase Them Away

723 71 38
                                    

Bölümü çok seviyorum

Acıyan gözlerimi zoraki bir şekilde açıp tavanı izlemeye başlarken duyduğum Calum'un sesiyle sağıma döndüğümde geniş sırtıyla karşılaşmıştım.

Burada olmasını beklemiyordum.

Bir elinde sigarasını tutarken diğer eliyle kulağındaki telefonunu tutuyordu. Birkaç saniye boş boş onu izledikten sonra bana dönmesiyle göz göze geldiğimizde hafifçe tebessüm edip telefonunu kapatmıştı. O yanıma gelmeden yataktan doğrulup balkona çıkarken sigarasını söndürüyordu.

Balkondaki sandalyelerden tekine oturup yüzüne bakmadan önce sigara izmaritleriyle dolu küllüğe gözüm takıldığında sinirle söylendim "Kendini öldürmek istiyor olabilirsin ama ben kahramanımın ölmesi için hazır değilim."

Belki de bana sadece karışmamam gerektiğini söylemesini bekliyordum ama dudaklarından ufak bir kıkırtının çıkmasına izin verip beni izlemeye başlamıştı. Calum'un değişik bir havası vardı ve ben onun etkisi altına girdiğime kendimi inandırmıştım.

Belki dün geceden sonra ona duyduğum şey hayranlıktı ama dahası olduğunu hissediyordum. Bu ürkünçtü çünkü bizden olmayacağını biliyordum. Calum asla benim gibi şımarık birini istemeyecekti, ben de o sırf beni bu halimle istemedi diye kendimi değiştirmeyecektim. Hem Becky vardı ve onu seviyordu.

Ah kimi kandırıyorum ki ona sadece hayrandım.

O sessizce yüzümü izlerken bana nasıl olduğumu sormadığı için minnettardım. Gece benimle kaldığı için minnettardım, dün yaptığı şey için minnettardım.

Şu an yanımda olup beni güvende hissettirdiği için minnettardım.

"Teşekkür ederim." diye fısıldadım sessizce bakışlarımı gökyüzünün insana enerji yükleyen maviliğinden çevirmeden. Onunla bu konuyu üstü kapalı bir biçimde konuşup bu balkona kilitlemek istiyordum.

"Ne zamandır birini dövmek istiyordum. Benim için zevkti." dediğiyle gözlerimi sağ eline çevirirken bir hayli kızarmış olduğunu görüp yüzüne bakmıştım.

"Benimle uğraşmak zorunda değilsin, biliyorsun değil mi? İstersen gidebilirsin. Zaten Becky ile olmak istiyordun."

Siktiğimin Becky'si

"Becky şu an konu dışı ayrıca..." gözlerini kısıp yüzümü incelemeye başlamasıyla yerimde kıpırdandım.

Plotoniğe bağlarsan üzülürsün, yapma Gloria.

Doğru cümleyi seçmek istermişcesine yüzüme bakmaya devam ederken çoğu kez ağzını açıp kapamış en sonunda "Dün gece ne olduğunu fazlaca merak ediyorum." demişti.

Cümlesini bitirir bitirmez hayal kırıklığına uğrarken beynimle savaş haline girmiştik. Yanımda olmayı sevdiğini söylemesini beklemek aptallıktan başka bir şey değildi. Yutkunup olayları önemsizmiş gibi anlatmaya başlamadan önce derince bir nefes alıp kafamı arkaya yaslayıp bacaklarımı korkuluklara dayadım.

"Partide Lena ve Max'i konuşurken duydum. Lena açık açık Brendon'la olduğunu falan söylüyordu. O sürtüğün sinirleriyle güzelce oynadıktan sonra da Brendon'ın yanına çıktığımda beni öpmeye falan çalıştı. Devamı bildiğin gibi."

Gözlerimi hala bana bakan Calum'a çevirdiğimde boynundaki damarın belirginleşmesi beni korkutmuştu. Yumruklarını sıkıyor ve duyamayacağım kadar sessiz tahminimce küfür mırıldanıyordu.

"Calum gerçekten bir daha bulaşmaya cesaret edemez. Brendon parasının arkasına sığınan korkak piçin tekidir." dediklerim sakinleşmesine pek yardımcı olmuş gibi durmayınca gelen deli cesaretiyle eline uzandığımda gözleri açılmıştı.

"Seninle konuşmak istediğim ayrı bir konu var. Aslında sanırım tavsiyene ihtiyacım var."

"Pekala, dinliyorum."

Elimi elinden çekmeden önce "Sakin misin?" diye sorduğumda "Oldukça." diye cevaplaması üzerine güldüm.

Onunla iskeledeki diyaloglarımızdan sonra yanında o kadar rahattım ve kendimi o kadar içten hissediyordum ki belki de Calum'dan hoşlandığımı düşünmemin temel nedenlerinden bazıları bunlardı. Yerimden kalkıp yaz mevsiminde olmamıza rağmen üşüyen bedenimle içeri girerken beni takip ediyordu. Balkon kapısını Brendon olayıyla beraber kilitlerken rahatlamış hissediyordum.

Odamdan çıkıp alt kata inerken aklıma Colin olaylarının gelmesiyle heyecanla ona dönmüştüm "Ne düşündüğünü tahmin edebiliyorum."

Kaşlarımı kaldırıp cevabını beklerken "Colin ve Becky?" demesiyle cevabını kocaman sırıtarak vermiştim. Arka bahçeye çıkıp kendimi salıncağa atıp kurulurken Calum çimlere oturmayı tercih edip vücudunu tamamen bana döndürdüğünde dalgaların sesi eşliğinde sadece birkaç saniye zihnimi onunla meşgul etmiştim.

Belki kusursuz diyemezdim fakat kendine has havasından etkilenmemeniz mümkün değildi. Calum Hood fazla havalıydı ve ben bunları eskiden onun hakkında düşündüklerimle karşılaştırdığımda fazlaca utanmıştım.

Hadi ama ilk geldiğinde bana sik gibi davranan kendisiydi.

"Bu bakışlarından saçma anlamlar çıkarmak istemiyorum ama Gloria gözlerinle beni taciz ettiğinin farkında mısın?!" Calum'un sesi beni kendime getirirken söylediği şeyle kahkaha atıp bacaklarımı kendime çektim.

"Hiç de bile."

Dudaklarından çıkan ilahi kıkırtıyla iç çekerken yaptığım şeye yine sövüyordum.

Ama sikik Calum'un kıkırtısı çok güzeldi.

"İşe gitmem gerektiğini biliyorsun Gloria. Beni taciz etmeyi bırakıp konuşmaya başlasan mı artık?" yüzündeki muzip ifadeyle ne kadar utanmaz bir kız olsam da yanaklarım ısınmaya başlamıştı.

"Kelebekler!" ağzımdan aniden fırlayan şeyle sorarcasına yüzüme bakarken devam ettim "Becky'e bakarken karnında kelebekler uçuşuyor mu?"

Aptal, aptal!

"Birinden mi hoşlandığını düşünüyorsun?"

Evet sanırım senden hoşlanıyorum.

Başımı sallarken gülümseyip ayağa kalkmasıyla salıncaktan kalkıp karşısında dikildim.

"Kelebekler yalan söyler, kovala onları." sıcak dudakları yanağıma değdiğinde karnımda pır pır eden kelebekleri kovmak için fazla geç kaldığımı fark etmiştim.

Siktir!

"Kızlar birazdan gelir güzelce dinlen. Akşam yanına çocuklarla uğrayacağız." omzumu sıvazlayıp giderken bahçenin ortasında öylece dikilip gözden kaybolan Calum'u izliyordum.

"Havada aşk kokusu var!" Leah'nın sesiyle yerimde sıçrarken kendimi gülmemek için sıkıyordum.

"Kes sesini!"

Demekki neymiş Glo Flo hanım büyük konuşmayacakmışsın

Sassy || HoodHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin